siz uyursunuz bütün gece, ben bir ilmek daha atarım gecelerden gecelere.. nedir bu din meselesi kuzum? İnsanları mutlu kılması gereken bir unsur, hayatımızın bir kabusu olup çıkıyor? ancak eceli gelen ölür, beyim! kimseyi tanımadığın ülkede yalnızlık zor değil, Benoit, ama tanıdığın herkesin çok yakının, ailen ve akraban veya arkadaşın olduğu bir muhitte dışlanmak kadar kötü bir şey yok. yahudiler, rüzgarla savrulan ve düştükleri topraklara bereket taşıyan tohumlara benzer. o gün bugün kalbimin doğusunda tüten duman, nerede olursan ol göğündeyim kanlı tarih her zaman. adamın omuzları ah! omuzları, David hayatında ilk kez omuzların konuştuğunu çaresizim, yardım edin diye bağırdığını gördü. iki ay önce altmış beş kilo girdiği kamptan kırk yedi kiloya düşmüş olarak çıktığı için bir iskelet gibi renksiz ve ruhsuz yürüdü çıplak kestane ağaçlarının arasında.Sevinemiyordu, iştahı yoktu, ağız tadı kalmamıştı, heyecansızdı, beklentisizdi, ayakları onu evine ulaştıracak istasyona doğru götürüyordu ama gönlü...Gönlü...Gönlü bir numaraydı hatırlayamadığı...Yaşlı çok çok yaşlı, arkasından ‘’bizim ihtiyar’’ diye söz ettiği babasından bile ihtiyar, 3233 yaşındaydı gönlü.. kaç ormandan geçti, içinde kaybolduğumuz o büyük takip içimizde bunca gurbet dururken yol etik uzaktaki alayı. "Hayat dediğiniz nedir ki? Hepimiz eninde sonunda ölecek değil miyiz? Bari yaşam süremizi şerefli emellerle dolduralım da, yaşadığımıza değsin." Koskoca yeryüzünde insanoğlunun birbirine eziyet etmeden yaşayacağı bir köşe bulunamaz mı acaba?
Annemin sessiz geceleri için! Kaşan şehrindenim Fena sayılmaz halim, Bir lokma ekmeğim var, biraz aklım, İğne ucu kadar da zevkim. Annem var, ağaç yaprağından daha güzel, Dostlar, akan sudan daha iyi
Reklam
Renksiz ve kısır bir hayat yaşamaktansa, acılı bir mutluluk daha iyidir. — buna da ketçap mayonez olmak isteyen biri çıkar mı?
Sohrap Sepehri - Suyun Ayak Sesi
youtu.be/4jqd3NFjDak Annemin sessiz geceleri için! Kaşan şehrindenim Fena sayılmaz halim, Bir lokma ekmeğim var, biraz aklım, İğne ucu kadar da zevkim.
Kasabadaki hayat renksiz ve soğuktu
1941 Ekiminde Nazi kuvvetleri Moskova ya yaklaşırken Pasternak başka yazarlarla birlikte Moskova nın takriben dokuz yuz altmış km doğusundaki 25000 nüfuslu küçük bir kasaba olan Sivastopol 'a götürüldü.
Sayfa 67 - Yapı kredi yayınları..Kitabı okudu
İnsanın somut olarak yaşadığı hayatın yanı sıra her zaman soyut olarak ikinci bir hayat yaşaması dikkate değer ve önemlidir... Sakince enine boyuna düşünme alanında, önceden onu tamamen ele geçiren ve yoğun bir şekilde etkileyen şeyler soğuk, renksiz ve uzak görünür: O yalnızca bir seyirci ve gözlemcidir.
Sayfa 138Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.