Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.7
Kütüphanede istediğim kitap olmayınca, ikinci kitaba da karar vermemiştim ve kitap seçmek için çok az zamanım vardı. Kitaplar arasında beni çeken bir eser erken gözüme ilişti ve hemen aldım. Bir günde de okudum. İkinci dünya savaşı yıllarını da konu alan eserde yazdığı şiir kitabı yüzünden arma kararı çıkartılan edebiyat öğretmeni Mustafa Ural ' ın hikayesinin anlatıldığı eseri, zevkle okudum. Yazarımızın sade, anlaşılır ve akıcı dili çok güzeldi. Yakalanmamak için kaçış süreci, arkadaşlarının dostluğu ve ondan kaçışının konu edildiği ve yaşadığı süreçte karısının tutumu... Düşünmeye hafif sevketmedi değil, nasıl olmalıydı, nasıl davranmalıydı diye. Sonunun açık bırakılması sanki bizim hayal gücümüze bırakılmış. Özetle beğendim teşekkürler @RıfatIlgaz
Merhabalar Bugün sizlere
Türk edebiyatından bir eser yorumu ile geldim.
#Rıfatılgaz kaleminden "Karartma Geceleri"
Kitap bizi 1940'lı yılların karanlık günlerine götürüyor.
Ülkede
İç karışılık Dışarıda 2 . Dünya savaşı...(O yıllar da İnsanlar için Çay, Şeker, Ekmek ne kadar büyük nimet miş o dönemde. Şimdi bizler ne kadar şanslıyız diye düşünmeden edemiyorum. )
Hem Öğretmen Hemde bir şair olan Mustafa Ural ise yazdığı şiirler nedeniyle polis tarafından aranmaktadır. Kitap dada onun kaçış öyküsünü okuyoruz. Bir şiir için insan Hapse atılır mı? Eziyet görürmü?
Kitap bizi 1940 lı yılların İstanbulunun soğuk ve karatılmış sokaklarına gecelerine götürüyor. Türk edebiyatı için mutlaka okunması gereken bir eser okumanızı öneririm.
Rıfat Ilgaz, 12 Eylül Askeri Darbesinden sonra Cide'deki evinden alınarak İnebolu üzerinden Kastamonu'ya Kantar Karakolu'na getirilir. Karakol yönetimi bir yazarın da gözaltına alındığını duyumsar. Rıfat Ilgaz sorguya alınır. Sorgucu "Sizin Yazar olduğunuz söyleniyor, doğru mu? diye sorar." Rıfat Hoca yanıtlar
Günler nasıl da çabuk geçiyor. Daha dün değil miydi, ben sizi yine bir şiir gecesi sonrası ballandıra ballandıra şiire davet etmiştim.Günlerden cumartesi , #hercumagecesişiir sonrası yeni bir #şiirkitabı nın verdiği huzurla yazıyorum size. Dün gece Türk yazınından seçilmiş #umutşiirleri okudum. #nazımhikmet #saitfaikabasıyanık #cahitsıtkıtarancı
#okudumbitti
#RıfatIlgaz
#ŞekerKutusu
#152Sayfa
#EkimAyı8ciKitap
Şeker kutusu Rıfat Ilgaz'ın kalemiyle tanışma kitabım oldu. Kitaba ismini veren hikaye ile başlayan kitapta toplam 15 hikaye yer alıyor.
Şeker kutusu tebessüm ettirirken aynı zamanda değer yargılarımızı da sorgulatan bir hikaye. Size hediye edilen birşeyi başkasına hediye eder
Tek kelime ile bayıldım. Keşke daha önce okusaydım. Okudukça gülümseten bir yandan düşündüren çok kaliteli bi eser. Öykü severlerin mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum. Kitap yirmi bir öyküden oluşuyor. Yazar dönemin aksayan yönlerine mizahi hicivli bir ayna tutmuş. En sevdiğim öykü kitaba adını veren Garibin Horozu oldu. Okumanızı tavsiye ediyorum keyifli okumalar dilerim.
"Yan tutma niteliği vardır mizahın. Biri şu taraftandır, biri bu taraftandır. Birinin güldüğüne diğeri gülmez, ağzı kapanır, yüzü mahkeme duvarına döner. Biz sandalyesi çekilenden yana mıyız, sandalyeyi çekenden yana mıyız?
Mizah bir tavırdır, tutumdur, davranıştır. Yani topluma, hatta doğaya bakma biçimidir." #RıfatIlgaz
Hababam Sınıfı…
Çok beğendiğim bir kitap. Okurken kahkaha attığım yerler oldu. Kitap çok akıcı ve eğlendirici. Sıkılmadan okuyacağınız bir kitap.
#rıfatılgaz
#hababamsınıfı
LÜZUMLU ADAM 1: Sait Faik çözüm romanı
YALNIZ HATTA YAPAYALNIZ büyük hikâyeci Sait Faik Abasıyanık’ın sıkıyönetim mahkemeleriyle, sivil polislerle, ucuz Rum kızlarıyla, büyük aşklarla, derin yalnızlıklarla, meyhane masalarıyla, kıraathanelerle, arka sokaklarla, denizle, martılarla, balıkçılarla, sigara dumanıyla, hayal kırıklıklarıyla ama en çok da yazma tutkusuyla dolu, naif
Kucuk bir kasabanın sosyal ve ekonomik duzeninin,bir ask seruveni paralelinde anlatılıyor.
RıfatIlgaz'in ne cok yönlü bir yazar oldugunun kaniti. bacaksiz serisi, siirleri ve de habanam sinifi basarilarinin yaninda karadenizin kiyiciginda cok da kendini duyurmus bir roman degildir; ama toplumcu gercekciligin dibini gördügümüz roman da budur.
Sabahattin Ali niteliginde, öykünün sonuna kadar bizi ayakta tutan, "hadi lan iyi bir sey olur belki" diye beklestiren ve de sonunda icten ice "olmasin" dedigimiz seyin catir catir oldugu; hayatin hic de öyle pembe hayallere mahal vermeyecek kadar acimasiz olabildiginin kaniti da denebilir.
Biyografi okumak , okuduğunuz biyografinin sahibi ile karşılıklı saatlerce sohbet etmek gibidir. Çaylar biter,kahveler tükenir ama o tatlı sohbet hiç bitmesin istersiniz. Rıfat Ilgaz'in kendi yaşamını yazdığı Sarı Yazma aynı zamanda doğduğu yer olan Kastamonu/Cide ile özdeşleşmiş sarı yazmadan almış adını. Bir yazarın doğumundan, aile efradindan, çocukluk hayallerinden ,delikanlılık heyecanlarını kadar satır satır herşeyi yazmış sonuna kadar tüm açık yürekliligiyle. İnsanca yaşadığı tüm duygularını, tüm hayal kırıklıklarını ,parasizligini , yoksulluğunu dönemin yönetimlerinin eksikliklerini,gaddarliklarini da içine katarak ve özellikle ikinci Dünya Savaşı'nin tüm zorluklarını yaşayip ve bunu yazdıklarını aktarmasi okuyucuyu o dönemin içine cekiveriyor. Ve okuyucu anlıyor ki şimdinin yoklugudur o dönemdeki varlık.
.
Sevgili Mehmet Saydur hocam aracılığıyla tanışıp , birebir anılarını da oğlu sevgili Aydın Ilgaz dan dinleyince Rıfat İlgaz in yazmaya okumaya ve dahi yazana var olan saygım.bir kat daha arttı.
Anladım ki bu ülkede yazana ve okuyana hiçbir zaman cahil kadar değer verilmemiş. Bu sadece bizim yaşadığımız dönemin sorunu değilmiş.
.
Eğer siz de Rıfat İlgaz la karşılıklı samimi bir sohbet istiyorsanız okuyun Sarı Yazma yi. Nasıl güzel anlattığına tanıklık edeceksiniz o yılları.
.
#okumatavsiyesi #rifatilgaz
