Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çıldıracağım! Susu'm, Susiciğim, gidiyorum şimdi. Ama bir kelime, sadece bir kelimeyle cevap ver bana. Sence saçma olsa da, benim için bu kelimenin ne kadar değerli olduğunu bilemezsin. Bir kelime söyle; "Seni seviyorum", "Nefret ediyorum senden" de veya küfret, ağzını boz; odandan kov beni ama bu kadar sessiz, soğukkanlı, sakin ve kayıtsız olma.
Organik kimya canlı ve ölü madde arasındaki sınırı sildi artık. Insanları canlı ve ölü diye ayırmak yanlış: canlı-ölü insanlar ve canlı-canlı insanlar var. Canlı-ölüler de yazar, gezinir, konuşur, bir işler yapar. Ama yanlış yapmazlar; makineler de yanlış yapmaz, ama onlar sadece ölü olan şeyleri yaparlar. Canlı-canlılar yanlış yapar, arar, soru sorur, acı çeker. Yazdığımız şey de öyle: gezinir ve konuşur, ama canlı-ölü ya da canlı-canlı olabilir. Gerçekten canlı olan, hiçbir şekilde ve hiçbir şeyle durdurulamaz, saçma, “çocuksu” sorulara yanıtlar arar. Yanıtlar inandırıcı olmayabilir, felsefi açıdan yanlış olabilir yanlışlar en değerli doğrulardır: doğru makineye hastır, yanlış canlıya hastır, doğru sakinleştirir, yanlış huzursuzluk verir. Yanıtlar kesinlikle olanaksız da olabilir -daha da iyi: soyut sorularla uğraşmak inek midesi ilkesiyle yapılanmış beyinlerin ayncalığıdır, bilindiği gibi, bu mide geviş getirebilir.
Sayfa 245Kitabı okudu
Reklam
"ARZULAR ve AKIL..."
- "... İnsanın şuurlu olarak zararlı, anlamsız, son derece budalaca bir isteğe kapıldığı bir durum vardır: Sadece akla uygun şeyler isteme zorunluluğu olmayıp, en aptalcasından bile olsa, istemek hakkına sahip olmak. Bu saçma, aptalca olan istek, bazen dünyadaki bütün nimetlerden değerli olabilir bizim için. Bazı zamanlar bize açıkça zarar verdiği, çıkarlarımızla ilgili akla en yatkın olana ters düştüğü halde bu istekler, diğerlerinden daha çok yarar sağlayabilir. Çünkü, bizim için en değerli olan şeyi, kişiliğimizi korumaktadır. Bazı insanlar bunun, bizim en değerli yanımız olduğunu söylerler. İsteğin bazen akılla bir noktada birleştiği de olur; aklı kötüye kullanmayıp, gerektiğinde ondan faydalanabilirsek, bu birleşme çok yararlı sonuçlar verebilir. Ama şu da var ki, isteğin akılla ciddi bir çekişmeye girdiği zamanlar vardır ve… Ve… Bilir misiniz, bu durum hem çok yararlı, hem de övünülecek bir durumdur..."
Aşkın nesnesini, karşımızda yatan bedene hapsolmuş bir varlık zannederiz. Ama ne yazık ki, aşkın nesnesi, o varlığın, uzayın bütün noktalarındaki, geçmişteki ve gelecekteki uzantısıdır. O varlığın filan yerle, filan saatle bağ­lantısına sahip değilsek, ona sahip olamayız. Bütün bu noktalara ulaşmamız ise imkânsızdır. Bu noktalar bize gösterilse, onlara kadar uzanabilirdik belki. Ama el yordamıyla arar, bulamayız onları. Ardından da güvensizlik, kıskançlık, zulüm gelir. Saçma sapan bir iz peşinde değerli zamanlar kaybederiz ve gerçeğin yanından fark etmeden geçeriz.
Sayfa 95 - Yapı Kredi Yayınları-11.Baskı
Geri164
970 öğeden 961 ile 970 arasındakiler gösteriliyor.