Şair Nabi'nin Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem aşkı
Sakın terk-i edebden, kûy-i mahbüb-i Hudâdır bu, Nazargâh-ı ilâhîdir, makâm-ı Mustafâdır bu! Mura'âti edeb şartiyle gir Nâbî bu dergâha, Metâf-i kudsiyândır, bûsegâh-i Enbiyâdır bu! Edepsizlik yapmaktan çok sakın, burası Huda'nın/ Allah'ın sevgilisinin şehridir. Burası, Allah'ın rahmetle nazar ettiği, Muhammed Mustafa'nın makamıdır. Nâbî, bu dergâha, hürmet ile edebini takınarak gir. Meleklerin tavaf ettiği, peygamberlerin eşiğini öptüğü yerdir burası.
Şair Nâbî, 1678 yılında, devlet adamları ile beraber Hac seferine çıkar. Kâfile Medine'ye yaklaşırken Nâbî, heyecandan uykusuz hâle gelir. Kâfilede bulunan bir paşanın gafleten ayağını, Medîne-i Münevvere'ye doğru uzattığını görür. Bu durumdan çok müteessir olarak meşhûr na'tini yazmaya başlar. Sabah namazına yakın kâfile Medine-i Münevvere'ye
Sayfa 106 - ERKAM YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
Ne güzel beyittir!..
Sakın terk-i edebden kûy-i mahbûb-i Hudâ'dır bu Nazargâh-ı ilahîdir makâm-ı Mustafa'dır bu ""Saygıyı terketmekten sakın! Burası Allah'ın Sevgilisinin mahallesidir. Burası Allah'ın nazar ettiği yer, Muhammed Mustafa (sallahu aleyhi vesellem) makamıdır."
Sayfa 12 - MostarKitabı okudu
Sakın terk-i edebden kûy-ı mahbûb-ı Hudâ'dır bu Nazargâh-ı İlâhî'dir Makâm-ı Mustafâ'dır bu ~Nâbî
Sakın terk-i edebden kûy-ı mahbub-ı Hüdâdır bu Nazargâh-ı ilâhidir Makâm-ı Mustafâdır bu
"Sakın terk-i edebden , kûy-i mahbûb-i Huda'dır bu! Nazargâh-ı ilahîdir, makâm-ı Mustafâ'dır bu."
Reklam
46 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.