Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yaşamın yapısında umut ve inanca bağlı olan ve onların bir halkasını oluşturan bir öge daha vardır: cesaret, ya da Spinoza'nın adlandırmasıyla, direnme gücü. Belki de direnme gücü belirgin, daha açık bir anlatım, çünkü günümüzde cesaret daha çok yaşama yürekliliğini değil de ölme yürekliliğini göstermede kullanılıyor. Direnme gücü, umut ve
http://www.narteks.net/psikoloji/atil-hareketsiz-duran-yasam-olmeye-egilimlidir-erich-fromm.html
Kafası ve ayakları olmayan bir cesedin parçaları daha.. Belden ayrılmış bir gövde ve tek kol.. Havanın püskürttüğü sıcaklıkla kokan ceset parçaları..
Sayfa 36 - Uğur Tuna Yayınları
Reklam
"Gönül almak mı? Benim senin gönlünü almaya çalıştığım yok, sadece ihtiyacın olacağını söylüyorum. Çok dik kafalısın Lily, çok!" "Annem gibi, değil mi baba?"
Sayfa 42 - Uğur Tuna Yayınları
Ceset parçalarındaki otopsi sonuçları düşüncelerimizi yanıltmadı. Cinayet aletlerimiz farklı. Katil bel kısmıyla çok oynamışa benziyor. İlk denediği cinayet aletini tespit edemedik ama diğeri testerenin bir türü olan hızarın diş izlerine rastladık. Ayrıca meme uçlarında herhangi bir iz de yok. Koluna gelirsek, sol el parmaklarının eklemleri kırılmış ve aynı kola ait dağlanmış kabarcıklar görülüyor. Tabii bir de Tollygilin bulduğu kemikler var bunlar da bu kıza ait.
Sayfa 53 - Uğur Tuna Yayınları
Ekip için artık bir şey belirgindi. Katilin şeytani bir zekaya sahip olması ve kurbanlarına karşı soğukkanlılıkla yaklaşan bir yaratıktan farkı olmadığı.
Sayfa 54 - Uğur Tuna Yayınları
Kulübe, zemin katıyla birlikte iki katlıydı. Kurbanlarından kalan kafa ve ayak atıklarını zemin kattaki raflara dizer ve karşısına geçip eğlenirdi.
Sayfa 95 - Uğur Tuna Yayınları
Reklam
"Kolay değil Tolly. Ayrılan et ve kemikler, kurumuş kanlar gözümün önünden gitmiyor. Mesela düşündün mü maktullerin kafasına ve ayaklarına ne yapıyor katil diye?"
Sayfa 102 - Uğur Tuna Yayınları
Acımasız adam durdu, ellerini ayarladı ve devam etti. Yarım bırakılan işi sevmezdi katil ve bu yüzden kızı kulübeden dışarıya çıkardı. Kızı kulübenin duvarına sabitledi. Kimsenin aklına gelmeyeceği şekilde kurbanını et gibi dilim dilim doğrayacaktı. Katil aynı sözü yineledi öfkeyle, "yüzümü çizmek ha!" dedi yanında getirdiği hançeri Katie'nin boynunun bir ucundan sokup diğer ucundan çıkarırken. Kurbanı yarı canlıydı. Katil, kurbanının kafasını oynatınca kesik iyiden iyiye açıldı. Vücudunu kafasıyla tamamlayan kurbanının başını ufak bir çıtırdamayla tamamen koparmıştı. Katie, kafasız haliyle bir süre katilin sabitlediği yerde durdu, ardından yere yığıldı. Yüzüne fışkıran kanlar ona huzur veriyordu.
Sayfa 119 - Uğur Tuna Yayınları
Sinirini alamamış bir şekilde baltayla üst üste vuruyordu. Kurbanın belini ayırdı. Belden aşağı kalan iki bacak... Kafası olmayan, yarım kalan bir gövde...
Sayfa 120 - Uğur Tuna Yayınları
"İşler olağanüstü durum alıyor. Katil kurbanlarına ne kadar kızıyorsa o derece de işkence yapıyor" dedi tiksinerek konuşan hukukçu Bay Doran.
Sayfa 128 - Uğur Tuna Yayınları
Reklam
Hırçın kız Rian da girmişti o deliğe. Bu onun mum olduğu anlamına gelmiyordu, hırçınlığı kat kat yükseliyordu. Rahibeden diğer arkadaşları gibi korkmuyordu. Cesur, azimli, zeki ve en önemlisi de dayanıklı kız. Vazgeçmeyip baş edecekti. İstediği kadar tıksın, sorun değildi onun için.
Sayfa 129 - Uğur Tuna Yayınları
Herkes rahibenin büyüklüğünü görecekti, bunu işkence ya da cinayetle kanıtlıyordu. Eh, haksız da sayılmazdı. Kendisini Tanrı ile denk tutan kadın.
Sayfa 130 - Uğur Tuna Yayınları
Dördüncü Deneyim: Saf Farkındalık Tekniği Sandalyenize rahatça yerleşin, ellerinizi iki yana koyun. Gözlerinizi kapatın ve sağ elinizin fark edin. Elinizi hareket ettirmeyin. Sadece farkına varın. Sağ elinizde hissettiklerinize odaklanın. Nabzınızı ya da herhangi bir kas hareketi hissedebiliyor musunuz? Herhangi
92 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.