Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sapasağlam başlıyorum
Bir gün doğduk,bir gün öleceğiz, aynı gün,aynı an..
Sayfa 70 - Altın kitaplar
132 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Beni derinden sarsan bir kitabın incelemesini yapamayacak olmanın endişesiyle ve sizlere kitabı en doğru biçimde aktarabilmek umuduyla incelememe başlıyorum. Deli nedir,deli kelimesine bir tanımlama yapabilmek mümkün müdür,şu bozuk düzende akıl hastası olarak nitelendirilmek bir övünç ve gurura mı işaret eder? vb.Öncelikle bu soruların cevabını
İnilti
İniltiBedia Tuncer · Matbaa Teknisyenleri Basımevi · 19641,366 okunma
Reklam
Sapasağlam başlıyorum
Bazen omuzlarınızdaki yükün ağırlığı elle dokunabileceginiz kadar görünür oluyordu..
Sayfa 81 - Altın kitaplar
Sapasağlam başlıyorum
Doktorlar insan bedeninin kutsallığını aklınıza gelebilecek her şekilde ihlal eder , insanların en zayıf En ürkütücü, en mahrem anlarına tanık olurlar insanın dünyaya geldiği ana da eşlik ederler , hayata veda ettiği ana da
Sayfa 58 - Altın kitaplar
Sapasağlam başlıyorum
RAB'bin eli üzerimdeydi ve RAB ruhuyla beni dışarı çıkardı ve kemiklerle dolu bir vadinin ortasına koydu. Beni onların arasında her yöne dolaştırdı. Vadinin her Yanında etrafa yayılmış tamemen kurumuş pek çok kemik vardı Ve RAB bana ,"ey ,insanoğlu ,"dedi, "Bu kemikler dirilebilir mi ..
Sayfa 33 - Altın kitaplar
Kendimin şarkısı
Övüyorum kendimi ve şarkısını söylüyorum kendimin, Neyi yakıştırıyorsam kendime sen de yakıştıracaksın, Çünkü bana ait her zerre bana olduğu kadar sana da ait. Aylaklık ediyorum ve davet ediyorum ruhumu, Eğilip gönlümce aylaklık ediyorum bir yaz çimenini inceleyerek. Dilim, kanımın her zerresi, bu topraktan olma, bu havadan, Burada doğmuşum, yine burada doğmuş ana babadan, onların ana babası da öyle, Ben, otuz yedi yaşında sapasağlam, başlıyorum, Ta ölene dek durmamayı umut ederek. İnançları ve ekolleri askıya alıyorum, Bir süre geri çekiyorum, yettiler bana her ne iseler, ama asla unutmadan, İyiyi de barındırıyorum içimde, kötüyü de; izin veriyorum konuşmaya her tehlikeli şeyi, Barındırıyorum ket vurulmamış doğayı, hakiki kudretiyle.
Reklam
Sapasağlam başlıyorum
Uzman doktor beni aniden durdurdu. '' Paul, burayı gerekenden iki milim daha derinden kesersen ne olur biliyor musun?'' diye sordu göstererek. Bütün noroanatomi taslakları gözümün önünden geçiyordu. '' şaşılık mi? '' '' hayır''dedi doktor arkadaşım.''kilitli kalma sendromu! '' Sadece iki milim daha ve hastamız şuuru yerinde olduğu halde, göz kasları dışında bedeni tamamen felç olacak ve sadece göz kırparak iletişim kurabilecekti.arkadasim başını mikroskoptan kaldırmadan devam etti. '' çok iyi biliyorum, çünkü bu ameliyatı üçüncü yapıșımda bizzat başıma geldi! ''
Sayfa 105Kitabı okudu
Aç Kalkılan Sofralar Çağı öyküsünden
Kalemi anneme uzatıyorum. Anne, diyorum. Büyüyorum. Değişmiyor hiçbir şey. Senin kıyafetlerini giymiş gibiyim. Hiçbiri üzerime bol gelmiyor. Alnımı alnına yaslamışım da bahtın bulaşmış gibi. Elimle saçlarını okşamışım, aynan olmuşum. Kırılıp dökülsem de karşında sapasağlam duruyorum. Sana benzemekten korkuyordum oysa. Güzel olman üzülmene de üzüntünü gizleyebilmene de yetmiyor. Neden? Mutluluğu es geçiyorsunuz. Ya ben, ya ben de es geçersem? Kalem duygulardan arınsın diye babama yazmaya başlıyorum. Baba, diyorum. Devamı gelmiyor. Karalayıp tekrar yazıyorum, baba, yırtıp atıyorum. Baba dediğimde konuşma bitiyor aslında. Her şeyi anlayacak zannediyorum. Ama anlamıyor. Be ni ne den gör mü yor sun diye yazmak istiyorum ama olmuyor. Buradan gitmek istiyorum, hikâyesini benim başlatmadığım her yerden gitmek istiyorum, diyemiyorum bir türlü. Onu nasıl bırakırım, ailemi nasıl... Ulan harbiden bir insan nasıl gider? Bu kadar düşündüğüm için belki de hiçbir yere gidemiyorum. Oysa bu fikir üşüşünce insanın aklına, hesap etmeden çekip gitmeli. Babamın düşünmeden istifa ettiği gibi. Bir hayat nasıl iyileşir? Eğer annem bütün bu değişime alışabilseydi belki iyileşebilirdi. O iyileşse belki ben, belki ninem. Biz iyileşsek belki babam. Hatta sadece babam iyileşse bu hepimizin iyileşmesini sağlayabilirdi. Hiçbirimiz iyileşmedik. Çünkü erkekler sevgi göstermeyi, kadınlar yetinmeyi bilmez ve hayat çocuklar için hep zordur. Babası iyileşmeyen, annesi giden çocuklar için, benim için.
Sayfa 102
148 syf.
5/10 puan verdi
Farzı misal: Şehirlerde özellikle kalabalık caddeleri mesken tutan; hırpani kılıklı,saç sakal birbirine girmiş ,önünde tası yahut avucunu açmış -Allah aşkı için sadaka-isteyen bir dilenci gördünüz/gördüm. İlk tepkimiz irkilerek geri çekilme,ikinci tepkimiz elimiz tersi ile kış kışlayıp; -hadi oradan Allah versin. -boyundan posundan utan sapasağlam
Siddhartha
SiddharthaHermann Hesse · Can Yayınları · 202038bin okunma
Sapasağlam başlıyorum
" Kitaplar artık en yakın sırdaşlarım, dünyaya yepyeni pencereler açan yüksek çözünürlüklü merceklerimdi. "
33 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.