Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Genç kadına sinsi sinsi bakıp, hayret içinde, "Bu aynı kadın mı? Düğün gecesi kalbimi fetheden kadın bu mu? Beni geceler, haftalar boyunca şehvetten deliye çeviren bu kadın, o kadın mı? Neden artık hiç heyecan vermiyor bana? Nesi var? Neden bu kadar huzursuzum, sıkkınım, hoşnutsuzum?"
Sayfa 406Kitabı okudu
Reklam
Oğlunun büyüdüğünü anladığın an, onun ağabeyi ol!
Sayfa 308Kitabı okudu
Bir günah çukurundayken ailenin önünde imanı bütün biri gibi davranmak niye?
Sayfa 290Kitabı okudu
20yy Başlarında Orta Doğu'da Bir Babanın Kızına Bakış Açısı
Bu evlilikten rahatsızdı: Kızlarının evlenmesini istemediği için değil; çünkü her baba gibi, o da kızlarını sakınmak, korumak istiyordu. Ne var ki, evliliğin, onları koruyup kollamanın tek yolu olmamasını isterdi adam. Allahın, kızları evlilik gerektirmeyecek şekilde yaratmış olmasını veya kız çocuğa sahip olmamış olmayı diliyor olabilirdi içinden. ......... “Bana kız babası olmanın ne olduğunu mu soruyorsunuz? Kötülüğün karşısında savunmasız kalmak gibi bir şey!''
Sayfa 285Kitabı okudu
Neden hepiniz evlenmek için acele ediyorsunuz ki?
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
Evde, sadece evin nasıl yönetilmesi gerektiğine ilişkin konularla ilgili olarak değil, çok daha önemsiz nedenlerle öfkeye kapılabilirdi. Evdeyken kontrol altında tutmadığı bu ani öfke patlamaları, evin dışında frenleniyor ve medeniyet icabı en mükemmel şekilde kullanıma sokuluyordu. Öyle anlaşılıyor ki, dışarıda, başkalarının önünde sergilemeye çalıştığı özdenetim, hoşgörü, nezaket, zarafet ve saygı, başkalarının ona olan sevgi ve saygısına merakı, onu yoruyor; bu amaçla gösterdiği çabanın oluşturduğu baskı, evdeki öfke patlamalarıyla çıkış yolu buluyordu. Sık sık ve nedensiz öfkelendiğinin farkında olduğu halde, bundan pişmanlık duymazdı. Önemsiz şeylere öfkelenmenin, öfkelenmeyi haklı kılacak daha ciddi sorunları önlediğine inanırdı.
Sayfa 144Kitabı okudu
Hatasını, daha büyük bir hata yapma pahasına gizlemeye çalışırken, hiç düşünmeden, “Yapmak istediklerini, sonuçlarını hiç düşünmeden yapıyorsun.''
Sayfa 131Kitabı okudu
Kadın, gülerek, “Ne biçim bir adamsın sen? Dışarıdan bakınca dindar ve saygın ama içeriden sefil bir şehvet düşkünü!''
Sayfa 105Kitabı okudu
Düşünce ağır bir yüktü ve dinine dair bilgisinin ne kadar kıt olduğunu ortaya çıkarıyordu. Bu hafızın meydan okurcasına, "Özde mi, sözde mi?" diye sorması, onu bu nedenle çok rahatsız etmişti.
Reklam
Sultan Abdülaziz’in Avrupa Gezisi
“Ne var ki her işe burnunu sokan ve her konuda ahkâm kesen ulema takımı Al-Osman sultanının ayağı Darü'l harp toprağına basamaz diye tutturmuştu. Halkın yanlış yönde etkilenmemesi için bu engelin aşılması gerekiyordu. Sonunda kurnaz saray mabeyincileri bir çözüm üretti. Padişah'ın ayakkabılarının, çizmelerinin altına ayrı bir bölüm yapıldı ve İstanbul toprağıyla dolduruldu. Böylece koskoca ülke büyük bir sorundan kurtulmuş oldu. Padişah gâvur toprağına ayak basmayacaktı.”
Sayfa 217 - İnkılâp Kitabevi, İstanbul, 2022Kitabı okudu
Peki, nasıl oluyor da böyle oluyordu? Aslında Mısır’da, Libya’da neler dönüyordu? Suriye’deki meselenin üstüne niye atlamıştık? Hani şu, van münüts’teki moderatör vardı ya… Davos’ta Başbakanımızın fırça kaydığı Amerikalı gazeteci David Ignatius… Washington Post’ta şunları yazıyordu: “Arap Baharı’nı yönlendirmek için geri planda kalmayı tercih eden Amerikan yönetimi, bu işe en uygun kişi olarak Tayyip Erdoğan’ı seçti. Çünkü Tayyip Erdoğan İslamcı partilerde saygın bir yere sahip… Beyaz Saray yönetimi, Obama’nın ilk yurtdışı gezisi için Ankara’yı düşünürken, bunları hesapladı. Obama ve Erdoğan, Mısır, Libya, Suriye ve İran olaylarıyla ilgili çok sıkı işbirliği yürütüyor. Sadece bu yıl içinde 13 defa görüştüler.” Demek ki neymiş? Van münüts falan derken, arka planda bunlar oluyormuş!
Geçmişine yoğun bir nefret ve tiksinti duyarak bakıp, bu duyguyla mücadele edemeyeceğini anladı. Geçmiş, yok saymak istediği fakat elinin ara ara gittiği bir çıban gibiydi. Dahası, unutması mümkün olmayan şeyler de vardı. - Necip Mahfuz, Saray Gezisi
Sayfa 117 - iletişim yayınlarıKitabı okudu
Galiba öyle
Her erkeğin yaşamında biraz çamura bulanmışlık vardır. Perdeyi indiren herkes bunu görür.
Hepimiz için öyle değil mi?
Geçmiş yok saymak istediği fakat elinin ara sıra gittiği çıban gibiydi.
Sayfa 88 - YasinKitabı okudu
447 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.