Sevdiğim şarkı ile konuşuyorumdur
Seni bir kez daha dinlemek isterim.
Trabzon, kıyıda demirlemiş, her biri aşağı yukarı ikişer grostonluk dört paslı askerî nakliye sefinesi ile, mazı ve akçaağaçlar içinde âdeta kaybolan Fâtih Câmii ve çevresindeki, herbiri mütevâzı birer mimârî şâheseri olan küçük evler ile, başta Zağnos Paşa’nınki olmaküzere taş köprüleri ve nice câmi ile, Küçük Ayvasıl Kilisesi, hükümet binâları,
"Şam kentinin dört büyük kapısı vardır...
Kader kapısı, Çöl Geçidi,
Felaket Mağarası, Korku Kalesi...
Ey kervan, oralardan geçme,
Ya da şarkı söyleyerek geçmekten sakın.
O sessizliği duydun mu?
Kuşların ölmüş olduğunu,
Ama yine bir şeyin kuş gibi cıvıldadığı
O sessizliği..."
Çöl, zannettim ki yaratıldığı gece de bundan farklı değildi ve bu şarkı çölün de insanın da az evvel aynı ciğerden koptuğu o ilk nefestendi.
Sayfa 352
ama bana bu şarkı ve bu gece sonsuza değin sürecek gibi geldi.
Sayfa 353
Sandım ki Raşida şarkısını söylerken çöl şarkı olmuş, kendisini söylüyor, sonra durup yine Raşida'yı dinliyor.
Sayfa 353