Saçları rüzgârda savrulan genç bir cadı annesinin süpürgesini göklere doğru sürüyor. Dev bir robot, onu yüzyıllar süren uykusundan uyandıran askerlerin üzerine maden eriyiği boşaltıyor. Şehirli bir işçi, 1960'larda geçen çocukluğunu anıyor. Kobe üzerindeki gökler, ürkmüş bir kalabalığın üzerine ateş püskürten vızıltılı ölüm araçlarıyla doluyor. Gelişmekte olan bir yazar, tuhaf bir antika dükkânından ilham alıyor. Seyyah bir savaşçı, savaşla tarumar olmuş bir yerde vahşi bir kurt-çocuktan etkileniyor. Bir grup genç, çalkantılı lise yıllarında aşkı ve kaybetmeyi keşfediyor. Bir kızın ailesi, birdenbire salyalar akıtan domuzlara dönüşüyor. Bir baba, bir anlığına da olsa, yerel bir bisikletli çetenin önüne dikilerek süper kahraman gibi davranıyor. İki kız, far gözleri ormanın üzerindeki gökyüzünde sarı çizgiler bırakan sırıtkan bir kedi-otobüsün içinde havada süzülüyor. Tanrılar ve canavarlar. Aşk ve kaybetme. Coşku ve umutsuzluk. Savaşın dehşeti. Çocukça meraklar. Stüdyo Ghibli'nin, kalp atışlarını hızlandıran, mutluluktan havalara uçuran, tuhaf, ürkütücü, tutkulu ve hepsinin ötesinde duygusal dünyasına hoş geldiniz.
kendini harcamak için yapılmıştır
kalabalıklara kalırsa
bir bacağını kaybetsin
kolu kopsun diye
kolaylıkla değiştirirler onu bir diğeriyle
sonra yepyeni bir başkası gelir
sonsuza dek sürer gider böyle
Farklı insanlarla tanışmayı, farklı insanlarla sohbet etmeyi sever misiniz? Ben hep sevmişimdir. Herkesin hayata dair en az bir sağlam duruşu, bir sözü vardır söyleyebileceği. Her tanıdığım insanın iyi yönünü alsam diye düşünürüm. Kim korkar o zaman hayattan cebimde milyonlarca tılsım varken? Her yeni yazar hatta her çevirmen de benim için
- ...Peki, Thrasymachus'a göre çözüm nerede? Yani, toplumlar güçlünün yönlendirmesi içinde olmanın ötesinde başka bir şansa sahip mi?
- Thrasymachus'a göre çözüm bireyin bilinçlenmesinde. Bilinçlenmiş bireylerin sayısı çoğaldıkça, toplum daha bilinçli algılayıp düşünüp daha bilinçli davranmaya başlar.
- Eğer sizi doğru anlıyorsam, bugün aynı şeyi siz söylüyorsunuz. Bireyin bilinci donanınca, zenginleşince, onun algılaması değişir. Algılaması zenginleşen insan robot olarak davranmaktan vazgeçer, çok yönlü düşünmeye başlar.Çok yönlü düşününce, davranışlarını daha gelişmiş bir planlama içinde gerçekleştirir. Bireyin bilincinin donatılmasının onun algılamasını değiştireceğini, bireyin algılamasının değişmesinin onun düşünüşünü değiştireceğini, bireyin düşüncesinin değişmesinin de onun eylemini değiştireceğini söylüyorsunuz.
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
1.
Zerdüşt, uzun süre dağda inzivada kalmıştır. Varlığın, hayatın anlamını anlamıştir. Lakin artık bunu anlamak kendisine yetmemektedir. Güneş nasıl bir enerji ise ve bu enerjisini yayiyorsa ve hayata enerji vererek onu var ediyorsa, onu aydinlatiyorsa; Zerdüşt de anladiklarini aktarmasi gerekmektedir. Ve Zerdüşt dağından aşağıya, insanların
Herşey Savaştan İyidir (Çeçen İnguş Gazetesi 06.09.1991)
-Yoldaş general, siz Rus ordusunda hizmet ettiniz. Dünyada hep Rus askerinden korkuyorlar. Rus ordusunun savaşçı karakterini anlatır mısınız?
-İki tür savaşçıdan korkmak gerek. Biri davasını anlayan savaşçı. Böyle savaşçı neyle, nasıl karar alacağını bilir. İkincisi korkak savaşçı. O
Momo;küçük ama büyük, cesur, savaşçı karakterimiz...
Herkesin bir Momo'su olabilseydi acaba hayatımız nasıl olurdu?
Elimizden kayıp giden zamanı değerlendirmeyi, boş yere tüketmemeyi acaba öğrenebilecek miyiz?
Momo bir çocuk kitabı gibi görünebilir evet ama aslında muhatabı büyükler. Dikkat edin diyor, zamanın kıymetini anlayın diyor, her cümlesiyle farkındalığımızı artırıyor ve bunu küçük bir kız aracılığıyla yapıyor. Zaman geçtikçe sıradanlaştığımızı, hayatı bir robot haliyle yaşadığımızı anlıyoruz. Ne kadar ruhsuz olduğumuzu, hayal dünyasından fersah fersah uzaklaştığımızı anlatıyor bize Momo. Ve sonunda yine dayanamayıp biz yetişkinler için büyük bir savaşa giriyor ve son bir şans veriyor bizlere. Kaybettiğimiz zamanları bize hediye ediyor. Umarım bu şansı iyi kullanırız.
Teşekkürler Momo bizleri kendimizle başbaşa bırakmadığın için...
MomoMichael Ende · Pegasus Yayınları · 201765,9bin okunma