Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çalışmanın son üç bölümünde Türkiye düşünce dünyasının farklı bölmelerinin; Soğuk Savaş’ı, ABD politikalarını, ABD’deki fikir tartışmalarını nasıl yorumladıkları ve Türkiye’de hemen her alanda varlığını hissettiren ABD’nin bu etkisini nasıl karşıladıkları üzerinde durulmaktadır. Bu bağlamda dördüncü bölümde, Türkiye’de siyasi düşüncenin önemli
Özellikle 2. Meşrutiyet dönemi her bakımdan çok canlı bir düşünce yaşamına ev sahipliği yapmıştır. Belki de çağdaş dönemde bu zamanki kadar canlı, birbiriyle diyalog halinde ve kurucu bir düşünce yaşamı bir daha gerçekleşmemiştir. Muhalefet hareketinin başarıya ulaşıp, Meşrutiyet sistemi tekrar geri getirildiğinde imparatorluğun Kahire, Konya,
Reklam
Âkif'in "Nasrullah Kürsüsünde" vaazını yayımlayan Sebilürreşad dergisi üç baskı yapmıştır. İl basımevinde ve Açıksöz matbaasında binlerce nüsha basılarak ülkenin en ücra köşelerine kadar dağıtılmıştır. O günlerde Ankara'da yayımlanmakta olan Sebilürreşad dergisinin 314. sayısında şöyle bir bilgi verilmiştir: "Nasrullah Kürsüsündeki vaazı yayımladığımız sayımız ikinci defa basılmışsa da büyük bir kısmı batı ordusuna gönderildiğinden o da bitmiştir. Müsait bir zamanda üçüncü bir defa basılacaktır. Akif'in "Nasrullah Kürsüsünde" vaazı Anadolu'nun bütün illerine, sancaklarına, kazalarına; yöneticilere, müftülere ve komutanlara gönderilmiştir. Kahvelerde, camilerde, evlerde, kışlalarda, meydanlarda yüksek sesle okutulmuş; Anadolu'daki millici gazetelerde yayımlanmış; ayrıca kitaplar, broşürler biçimindej basılarak her yere ulaştırılmış, elden ele dolaşmıştır.²³⁷
Sayfa 153 - PdfKitabı okudu
Rusyadaki referandum süreci aklıma gelince tekrar paylaştım.
Eşit olmayanlar arasında iki isim var. Onlardan biri Tatar Türkleri diğeri müslümanlardır Bunlar en çok ezilenler en çok ayak altına alınanlardır. Hiç kimse hiçbir şey bunu benim yüreğimden koparıp alamaz ne olursa olsun o tükenmeyecek. Ben bittiğim zaman ancak benimle sönecek işte o sevgi o yaratılış beni bir yerden başka bir yere atıyor. Benim hayat yoluma çizgi çiziyor. O çizgide bütün gücünü halkın için harca!
İslamcı kitlelere bu şekilde başlayan tavizler dizisi DP'nin bütün iktidarı boyunca sürecektir. Arapça tedrisata göz yumulacak, tarikatlar nispeten serbest bir ortama kavuşacak, dinci çevreler tatmin edilecektir. DP'nin tutumu kendisine ve temsil ettiği ekonomik düzene bir şey kaybettirmemekte, bilakis halkın desteğini sağlamakta, dinli-dinsiz ayrımının güçlenmesi partinin işine gelmektedir. İslamcı akımın sözcüsü durumundaki kişiler ve yayın organları (ki bunların DP'yi desteklemesi sadece Tanrı aşkına değil, çoklukla maddî çıkar uğrunadır) iktidarı göklere yükseltmekte yarış halindedir: Sebilürreşad dergisine göre "Din düşmanlığı terörüne DP son vermiştir. DP iman ve itikat cephesinin partisidir. Elli yıldır baskı altında tutulan Müslümanlık DP sayesinde kurtulmuştur." Fetih dergisi "Müslüman Türk Milletinin DP'yi iktidardan düşürmeyeceğini; şu halde maneviyat düşmanlarını da (CHP'yi) iktidara getirmeyeceğini" yazmaktadır.(282) İslamcı akımların en katı temsilcisi olan Nurcular bile 'dine serbestiyet verdiği' gerekçesiyle DP'yi destekleyecek, Menderes'i yeşil bayraklarla karşılayacaklardır.
Sayfa 326Kitabı okudu
Türk gençliğinde görmek istediği vasıflar şöyle sıralanmıştır. 1.Beden yapısı 2.Ruh yapısı 3.Tahlil ve terbiye 4.İlim 5.Çalışkanlık 6.Ümit ve azim 7.Dindarlık 8.Ahlak 9.Vatan sevgisi
Reklam
Asım’ın nesli; imamlı ruhen ve bedenen sağlam yapılı, akıllı, gerçekçi, dindar, dürüst, bilgili, marifetli, faziletli, yiğit, kahraman, cesur, mert, çalışkan, azimli, ümitli, kendine güvenen, vatanperver, milliyetçi, milli birliği koruyan, inkılapçı, ve teşkilatçı, Batının müsbet ilmin öğrenmiş kendi özbenliğini kaybetmemiş, geçmişine bağlı, ileriyi gören, hukuka saygılı, hoşgörülü, âlicenab, müşfik, duygulu ideal bir Müslüman Türk genci tipidir denilebilir.
Sebilürreşad
Dönemin İslamcı yazarlarının toplandığı Sebilürreşad dergisi Enver Paşa’yı üç yüz milyonluk İslam dünyasının hak ve hürriyetlerini kazanmak için çalışan bir kahraman olarak takdim etmektedir.
SÜRGÜN - VATAN ŞAİRİ
Kuşkusuz en meşhur sürgünlerden birisi de “vatan şairi” Mehmet Akif’tir. Ali Kemal’in İzmit’te linç edilmesi, kendisinin TBMM’den tasfiyesi ve Eşref Edip’in Sebilürreşad dergisi nedeniyle yargılanması üzerine Mısır’a yerleşen M. Akif, yıllarca Mısır’da sürgün hayatı yaşamıştır.  Sürgün döneminde geçim sıkıntısı ve eşinin müzmin bir asabi hastalığa yakalanmasından dolayı büyük problemler yaşayan Akif’in en büyük ızdırabı başıboş kalan çocuklarını istediği gibi yetiştirememek olmuştur. 1936 Haziran’ında hastalığı nedeniyle Türkiye’ye dönen Akif, altı ay sonra İstanbul’da hayata gözlerini yumacaktır. 
Mehmet Akif'in sahibi olduğu Sebilürreşad dergisi başından beri İttihatçı politikaları desteklemiştir.
Geri113
205 öğeden 196 ile 205 arasındakiler gösteriliyor.