Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Seda Ediz

"Çocukluk ve cennet birbirine karışır çoğu zaman."
Sayfa 40 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Yoksul ailelerde, kaderin kapılarının bir başka geleceğe doğru açılmasının dört gözle beklendiği bir anın çocukluk boyunca bir gün mutlaka gerçekleştiği olur."
Sayfa 40 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
"Yıllar önce, bir başka yerde, "Okura ulaşmış yapıt tümüyle yazarının değildir artık, bir bakıma aynı yapıt da değildir; doğru ya da yanlış, öznel ya da nesnel, tinsel ya da özdeksel, her türlü yoruma açık olması nedeniyle çoğu kez yazarının bile usundan geçirmediği anlamlarla yüklü, karmaşık bir alandır", diye yazmıştım. Bugün de böyle düşünüyorum ama, o zaman da söylediğim gibi, yazarın kendi yapıtına ilişkin düşünceleri, bir yerde nice düşünce arasında bir düşünce olsa bile, nesnelliği çok su götürse bile, ilgimizi başkalarının düşüncelerinden daha çok çeker. Bu ilgi karşılıklıdır: yazar da görüşümüzü önemser genellikle. Arada bir eleştirmenle takışmayı göze alsa bile, okurla barışık olmaya özen gösterir."
Sayfa 40 - Can YayınlarıKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Hangi kültürel hayattan bahsediyorsun? Bizim tek derdimiz yaşamak, onun dışındaki her şey lüks. Sadece yiyecek ve çocuklarıyla başını sokacak bir yuva arayan karınca bir ulusa dönüştük." Naif bir şekilde sordum: "Peki, insanlar ne yapıyor?' Şaka yaparak şöyle dedi: "insanlar? Hiçbir şey. Kimisi bekliyor, kimisi çalıyor, kimisi de intihar ediyor. Bu şehir, aynı gerekçelerle üç seçeneği de sana sunar."
Sayfa 241 - Nemesis KitapKitabı okudu
"Herkesin âlemin -kendi âleminin- sırrını çözmek için bir anahtarı vardı. Hemingway denizin sırrını anladığı gün dünyayı anlamıştı. Alberto Moravia arzunun sırrını anladığı gün, Hallâc-ı Mansûr Allah'ı anladığı gün, Henry Miller seksi anladığı gün, Baudelaire laneti ve günahı anladığı gün."
Sayfa 167 - Nemesis KitapKitabı okudu
Reklam
Aynı ben...
"Sandalyeye oturduğunda bile bavullarına oturuyormuş gibi görünürdü. Bulunduğu hiçbir yerde rahat olmamıştı. Yaşadığı şehirler onun için trenin ne zaman geleceği belli olmayan istasyonlar gibiydi."
Sayfa 156 - Nemesis KitapKitabı okudu
"İnsan pencereyi dışarı bakmak için, gözleriniyse içeri bakmak için açar. Bakmak, özgürlükle aranı ayıran duvara tırmanmaktan ibarettir."
Sayfa 151 - Nemesis KitapKitabı okudu
"Hakir görülmemek için mağrurum. Seçme şansımız yok dostum. Sanatçılarına saygı duymayan bir millete mensubuz. Gururumuzu ve itibarımızı kaybedersek, okuma yazma bile bilmeyen zırcahiller bizi ezerler."
Sayfa 144 - Nemesis KitapKitabı okudu
Şairler de ressamlar gibi yaşadıkları ya da geçip gittikleri ve sevdikleri her yeri ölümsüzleştirme gibi karşı konulmaz bir alışkanlığa sahipler. Meçhul bir köye, bir gün bir şeyler yazdıkları bir kafeye ya da tesadüfen uğradıkları bir şehre sonsuza kadar âşık olup onları ölümsüzleştirebilirler.?
Sayfa 130 - Nemesis KitapKitabı okudu
"Sıfırdan başlamadım. Yeni bir yola girdiğimizde sıfırdan başlamış olmayız, sadece kendimizden başlarız. Ben kanaatlerimden başladım."
Sayfa 125 - Nemesis KitapKitabı okudu
Reklam
"Ben senin bilmediğin maziydim. Sen de hafızası olmayan ve yılların sırtıma yüklediği ağırlıkları üzerine yıkmak istediğim şimdiki zamandın."
Sayfa 84 - Nemesis KitapKitabı okudu
"Birisi geçmişimin dokusundaki zayıf bir noktadan parmağını geçirmiş ve açtığı delikten içeri bakıyordu sanki. Ben de o delikten bakıp kendimi dşardan görmek için tuhaf bir arzu duyuyordum. Ama yapamadım.Kendi büyük kader ânımı bulmuştum fakat açığa çıkardığı şeyi bilmek istemiyordum."
Sayfa 57 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
"Değişimi insanlar yaratır. Kendi yarattıkları şeyleri değiştirebilirler de."
Sayfa 37 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Açılmış mezarın etrafında korkuyla bekleşen bazı insanlar vardı. Kalabalığın arasına karışıp mezar içindeki kemikleri, onlarca yıl sonra tekrar gün ışığına çıkan beyaz iskeletleri gördüm. Hangisinin komünist hangisinin milliyetçi, hangisinin Japon, hangisinin Çinli kukla ordudan, hangisinin sivil halktan olduğunu korkarım ki eyalet parti sekreteri bile söyleyemez. Kafataslarının hepsi aynı şekildeydi, hepsi bir mezarın içine tıkıştırılmış kafatasları tam bir eşitlik içinde aynı yağmur altında ıslanıyordu.
Sayfa 280 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Bambaşka bir dünyası vardır inanan ruhun! Sevdiği şeyler için ancak inanan bir ruh acı çekebilir, sevebilir, kendisinin de, başkalarının da yanılgılarının cezasını çekebilir!"
Sayfa 814 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
380 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.