Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Selenay Erdem

Selenay Erdem
@selenayerdemm
İngiliz dil ve edebiyatı
11 okur puanı
Ağustos 2021 tarihinde katıldı
Ancak insanları duygusuzlaştıran, yalnızca her yere yayılmış dehşet ve bunun bilincinde olmak değil. Bundan daha öte bir şey. İnsanlar ölmüş ya da ölmek üzere olan bir toplumda yaşadıklarını biliyorlar. Duyguyu reddediyorlar, çünkü her duygunun ucunda eşya, para ve güç var. Çalışıyor ve işlerinden nefret ediyorlar, bu yüzden hissetmemeyi seçiyorlar. Seviyorlar, ama bunun yalnızca bir aşka benzer bir şey ya da çarpık bir sevgi olduğunu biliyorlar, bu yüzden hissetmemeyi seçiyorlar.
Sayfa 379
Reklam
272 syf.
·
Puan vermedi
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
Frankenstein Ya Da Modern PrometheusMary Shelley
8.4/10 · 13,9bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
208 syf.
·
Puan vermedi
(Spoiler içerir) George Eliot aslında gerçek kimliğini saklayan kadın yazardır. Viktorya Elizabeth döneminde kadınlar için çok katı ve ahlaki kurallar vardı. Kadınlar dönem koşulundan dolayı kimliklerini gizleyerek başarılı eserler ortaya çıkarmıştır. George Eliot bu dönemin şartlarını, toplumunu başarılı bir şekilde bize bu kitabında açıkca yansıtmıştır. Bu dönemde kadın "angel in the house" olarak tasvir edilir. Yani kadın ev işleriyle ilgilenmek, çocuk bakmak, yemek yapmak gibi sorumluluklara sahiptir. Erkeklerin bir iş sahibi olması için eğitim almaları önemlidir fakat kadınlar için bu söz konusu değildir. Kısaca kadınlar ataerkil toplumun kurbanlarıdır. Burada en önemli karakter Maggie'dir. Maggie dönemin tüm kurallarına aykırı bir karakterdir. Zeki, okumaya meraklı, araştırmayı seven, ev işleriyle pek alakası olmayan devrimsel bir karakterdir. George Eliot bu karakter sayesinde dönemin ataerkil sisteminden ne derece etkilenildiğini eleştirerek gösterir. Çoğu kişi kitabın saçma şekilde bittiğini eleştirse de, Eliot toplumun bu devrimsel karaktere sahip olan Maggie gibi kadınlara daha hazır olmadığını fark etmiş ve bu şekilde en sevdiği kişi olan kardeşi Tom ile beraber Floss nehrindeki selde hayatlarını kaybetmeleriyle kitabı sonlandırmıştır.
The Mill on the Floss
The Mill on the FlossGeorge Eliot · Engin Yayıncılık · 2018275 okunma
"Bütün diğer dramatik gösteriler gibi savaş da seyirci bulamasaydı, mutlaka ortadan kalkardı."
Reklam
500 syf.
·
Puan vermedi
Emily Bronte, yaşadığı çağa her bakımdan ters düşer. Victoria Çağı'nın tüm geleneklerıni, tüm ahlak kurallarını altüst eder. Her şeyden fazla ölçülü davranmaya, törelere uymaya, en beylik anlamda aklı başında davranmaya özen gösteren bir çağda, Emily çılgın bir aşk tutkusunu anlatır. Heathcliff de, Catherine de, o çağda hiç kimselerin söyleyemeyeceği sözleri söylerler, hiç kimselerin yapamayacağı şeyleri yaparlar. Ve buna karşın, inandıncı ve gerçek olmanın yolunu bulurlar gene de . Bir yazar, çevresindeki töreleri, insan ilişkilerıni, davranışlarnıı inceleyerek ya da kendi kişisel yaşantısından esinlenerek, kendi başından geçenleri biraz değiştirerek roman yazar genellikle. Oysa Uğultulu Tepeler, ne nesnel gözlemlerden, ne de öznel deneyimlerden kaynaklanır. Sadece ve sadece düş gücünün yarattığı bir mucizedir. Uğultulu Tepeler her daim 'Yazılmış en iyi AŞK kitaplarından biri' olarak reklam edildi, sunuldu bize. Fakat ben bu kitapta aşktan başka ve aşkla bir araya gelemeyecek duygular okudum. Dolayısıyla bu bir aşk kitabı değildir benim nezdimde...
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Martı Yayınları · 201242bin okunma
"Kötü bir yürek en sevimlileri bile çirkinden de kötü yapar."
"Dünyada yapayalnız olan kimselerin bu denli açgözlü oluşuna akıl ermez doğrusu!"
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.