Erken Kaynedenler
Rastgele bir numara çevirdim, genç bir kız açtı. + Pardon devlet memuru musunuz? - Sapık mısın?” + Hayır. Memur musunuz? - Değilim. + Güzel. Ben sapık değilim siz de memur değilsiniz. Peki o zaman bu şehrin en işlek caddesi neresi acaba? Herkesin bir gün mutlaka geçeceği cadde. - Ne bileyim, İstiklal Caddesi herhalde. Sen kimsin? + Bu hayatta rastgele çevirdiği telefon numaralarında karşısına çıkan seslerden başka kimsesi kalmamış biriyim. Belki de ben senin şuuraltınım.” - Kaç yaşındasın sen? + Beni boş ver. Konu ben değilim ki. Hiçbir zaman da olmadım. Asıl sen kimsin? Senin heyecanların neler, tutkuların neler, hayal kırıklıkların neler? Şu hayatta başın sıkıştığında ilk kimi ararsın? Seni karşılıksız seven insan kimdir, ne bok yersen ye seni bağrına basacak insan kimdir? Eğer böyle biri varsa bu akşam onu ara, halini hatrını sor bu vesileyle. Yoksa sen de bir gün benim gibi yapayalnız kaldığında, ufacık bir şeyi danışmak için bile arayacak kimseyi bulamazsın. Bu sözlerimi harcanmış yıllarımın manifestosu olarak kabul edebilirsin. Çünkü büyük bir tecrübeyle konuşuyorum, tecrübe ıstıraptır güzelim ve zannettiğinden çok daha fazla ıstırap çektim. İstersen sonra yine araşalım, daha 64 dakika bedava konuşma hakkım var çünkü..
Sayfa 13
Kadın Erkek ilişkisi ve Aile İçi Şiddet Konulu Kısa Tiyatro Oyunu
KADIN ERKEK İLİŞKİLERİ BİR KESİT Koca işinden evine gelir evde karısı onu beklemektedir. Ve sahne başlar: (Not: k.'ları kadın e.'leri erkek olarak okuyunuz) e. Karıcım ben geldim.
Reklam
Sana, çocuğum, sana...
Merhaba yavrum. Ben annen. Şu an sen yoksun. Belki hiçbir zaman da olmayacaksın bilemiyorum orasını. Ama ben sana yazıyorum. Annen böyle işte hep yazar yavrum. Belki bir gün okursun sen de. Bugün 17 yaşındayım. Eh bir daha 17 olup sana bir şeyler yazamayacağım ya sonuçta... Acaba bunu okuyacak mısın? Okuyorsan şu an kaç yaşındasın? Baban kılıklı biri misin, hoş baban hangi kılıktaki.. :D (muhtemelen şu an bir kız için yanıyordur ya da YGS kasıyordur yavrum. Umarım okurken YGS de ne? Dersin. Ay hadi inşallah, siz daha güzel bir Türkiye'de okuyun yavrum.) Babana ne kadar benzesen de bir parçamsın sen benim. Yanında olamazsam, ola ki toprak üstünde değilsem ve sana bu satırlar sana ulaşırsa şunu bil ki annen hiç bir zaman Vazgeçmedi. Sen de VAZGEÇME! Umarım benden aldiğın genle ömrün boyunca okur, izler, yeniliklere açık olur, araştırır ve de herkesin iyiliği için çalışırsın. Ben senden doktor olmani istemiyorum. Ben senden hukuk oku da demiyorum . Mutlu ol yavrum sen. Soranlara: "Büyüyünce de Mutlu olacağim ben", de. Hep bir tebessümle gez. Ben sana yazarim arada, sırada bir yerlere... (anneannen geldi bak odama dur yarim kesmek zorunda kaldim :D :)) .. Seni seviyorum. Seni tanımadan, görmeden, sesini daha duymadan çok seviyorum. İyiki var olacaksın. Var olursan sana yazilan bu satirlarin bir gün sana ulaşmasini temenni ederim. Kendine daima iyi bak... Her an'ın, her duygunun; sevmenin, üzülmenin, nefret etmenin, aşık olmanın her şeyin tadini çikar! . Annen 11.08.2017 Geleceğe mektup volume:1
Nasıl başladı, ne vakit başladı, bilemiyorum. Ama ilk belirtiler, dokuz yaşımda iken patlak verdi. Misafirlerle bahçede oturuyorduk. Yaşlı bir zat saati sordu. Aksi gibi, kimsede saat yoktu. Eniştem içeri, saate bakmaya koştu. Ben o aralık: “Üçü yirmi geçiyor” diyivermişim. Bu tutturuşa, önce kimse şaşmadı. Boğazda, geçen vapurlara bakıp zamanı
— Ey Ebuzer! Sen gerçekten bu Muaviye'nin yaptıklarına ve söylediklerine şaşmıyor musun?.. Sanki Allah'a ait olmayan bir şey varmış gibi, benim elimdeki servete, Allah’ın malıdır diyor. Anlaşılan Muaviye, halkın servetini de ele geçirmek ve müslümanları mahvetmek için bu sözleri söylüyor! Ebuzer: — Sen onun bu sözü söylediğinden emin
Rastgele bir numara çevirdim, genç bir kız açtı. “Pardon devlet memuru musunuz?” “Sapık mısın?” “Hayır. Memur musunuz?” “Değilim.” “Güzel. Ben sapık değilim siz de memur değilsiniz. Peki o zaman bu şehrin en işlek caddesi neresi acaba? Herkesin bir gün mutlaka geçeceği cadde.” “Ne bileyim, İstiklal Caddesi herhalde. Sen kimsin?” “Bu hayatta rastgele çevirdiği telefon numaralarında karşısına çıkan seslerden başka kimsesi kalmamış biriyim. Belki de ben senin şuuraltınım.” “Kaç yaşındasın sen?” “Beni boş ver. Konu ben değilim ki. Hiçbir zaman da olmadım. Asıl sen kimsin? Senin heyecanların neler, tutkuların neler, hayal kırıklıkların neler? Şu hayatta başın sıkıştığında ilk kimi ararsın? Seni karşılıksız seven insan kimdir, ne bok yersen ye seni bağrına basacak insan kimdir? Eğer böyle biri varsa bu akşam onu ara, halini hatrını sor bu vesileyle. Yoksa sen de bir gün benim gibi yapayalnız kaldığında, ufacık bir şeyi danışmak için bile arayacak kimseyi bulamazsın. Bu sözlerimi harcanmış yıllarımın manifestosu olarak kabul edebilirsin. Çünkü büyük bir tecrübeyle konuşuyorum, tecrübe ıstıraptır güzelim ve zannettiğinden çok daha fazla ıstırap çektim. İstersen sonra yine araşalım, daha 64 dakika bedava konuşma hakkım var çünkü.”
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.