Sana ben anlatırdım
Şarkıların dilini.
Sen burada, sen burada olsaydın.
Gelirdi kulağına.
Unuttukça mutluyum.
Mutluyum unuttukça
Derdi bir ses, sıcacık..
Ama ben mutluluğa
İçimden inansaydım.
Sana ben anlatırdım
Şarkıların dilini
Sen burada , sen burada olsaydın
Gelirdi kulağıma
Unuttukca mutluyum,
Mutluyum unuttukca
Derdi bi ses, sıcacık...
Ama ben mutluluğa
İçimden inansaydim.
"Sen körsün, kör! Ölüsün işitmiyorsun! Seni nasıl bir cennetle sarmalayacaktım, bilemezsin. Cennet benim içimdeydi, onu ayaklarının altına serecektim. Ama sen beni sevmedin, olsun bundan ne çıkardı ki? Her şey bu şekilde, nasıl istersen öyle kalırdı. Tek yapman gereken benimle bir dostunmuşum gibi konuşmaktı, neşelenseydik, birbirimizin gözlerinin içine bakarak neşeyle gülseydik. Öyle yaşayıp gitseydik. Bir başkasını sevecek olsaydın da, ne yapalım, severdin! Onunla güle oynaya gezerdin, ben de sokağın bir köşesinden bakardım... Ah, her şeye razıyım, yeter ki bir kez olsun gözlerini açsın! Bir an için, yalnızca bir an! Az önce önümde durup senin sadık karın olacağım diye yemin ettiği zamanki gibi bir baksa bana! Ah, bir bakışta her şeyi anlardı!"