Ne güzel yakışır şiir diline,
Ne de muazzam bir sestir sendeki,
Dört mevsimi yaşatır,
Yaşayan her cana can katar;
Aslolanı gören gözler kamaşır.
Mısralara meydan okuyan kadın,
Uçurum gibidir gülüşünde kafiyeler.
Düşerim her defasında hırçın yamaçlarından,
Doyamam düşmelere, üşümelere.
Titrerim, iç çekerim kanarken tenim,
Bilmem ki ben bu
gül yüzünde göreli zülf-i semen-sây gönül
kara sevdada yiler bî-ser ü bî-pây gönül
Sayfa 479 - Ey sevgili! Gönül senin bir güle benzeyen yüzünde yasemin kokan zülfünü gördüğünden beri kara sevda ile perişan bir vaziyette koşup durmaktadır.
Bir mengenede sıkışık
Dövüyorlar kalbimi
Arka sokak bir Demirci dükkanı
İçerisi ağır mı ağır metal kokuyor
Ağır mı ağır hüzün
Balyoz ile çekiç ile hasret ile
İniyor her saniye
Her saniye binbir darbe
Sizin qızınızla görüşürük biz,
Gedirik gah yolla, gah kənar izlə.
Bunu mən bilirəm, siz bilmirsiniz,
O gəlir sizin öz icazənizlə.
Tələbə yoldaşı, rəfiqəsi var,
İşi də çox olur,bəzən dərsi də
Mənəm qızınızın,necə deyərlər-
Simsiyah bir kıyamet tohumu filizlenir mezarıma isminle atacağın topraktan
acılar sanki neden bu sevdada gizlenir
içim tutsaktı sana; ben uzaktan uzaktan