Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ey Kudüs'ün gölgeleri ezanlarını duyur bana Ben esir , sevdalı şehit Demir parmaklıklar arkasından ezanına muhtaç Ben ne seni satarım ne de düşmanla barış imzalarım Ben Kudüs'ün Rabbi ' nin dini ile dinlenmişim Ey Kudüs'ün gölgeleri , ezan sesini duyar bana!
Reklam
Ey Kudüs'ün gölgeleri kalk ve beni kurtar Artık soruların çok sessiz benimle konuşmaz oldu. Mahpus olduğum için bana kızgın mısın? Yoksa mücahitlerle şehit olmadığım için mi bu kızgınlık? Sakın ola zulme, zorbalığa ve tuğyana boyun eğme Ey Rıdvan cenneti, kalbim senin için çok üzgün Ey muhabbet, mağfiret ve gufran şehri Yeryüzünün ve
Sayfa 182 - EkinKitabı okudu
Ey Kudüs
Ey Kudüs' un gölgeleri, cennetlerin cenneti Sesini ve gür ezanını duyur bana Zafer yakındır, siyonist düşman ise bizden uzak Kassam direnişçilerinin kalpleri iman ve sebat ile dolu Ey Kudüs'ün gölgeleri ezanlarını duyur bana Ben esir, sevdalı şehit
Ey Kudüs'ün gölgeleri ezanlarını duyur bana ben esir, sevdalı şehit Demir parmaklıklar arkasından ezanına muhtaç Ben ne seni satarım ne de düşmanla barış imzalarım
Sonunda ben de, aşırı sevap yüzünden felçlenip kıkırdadığım zaman Anahtarcıbaşı Petros, bana Cennet'i açıp şöyle diyecek: «Gir sevdalı Zorba, gir koca şehit Zorba, sen de gidip meslektaşın olan Zeus'un yanına uzan da dinlen mübarek! Hayatında çok çektin
Sayfa 303Kitabı okudu
Reklam
... Ey Kudüs'ün gölgeleri ezanlarını duyur bana Ben esir, sevdalı şehit Demir parmaklıklar arkasından ezanına muhtaç Ben ne seni satarım ne de düşmanla barış imzalarım Ben Kudüs'ün Rabbi'nin dini ile dinlenmişim Ey Kudüs'ün gölgeleri, ezan sesini duyur bana!
Sayfa 183Kitabı okudu
Zilletsiz, ayaklarının üzerinde, başın dik kalacaksın . Çünkü sen adalet ve mizan şehrisin. Saklı incilerin ve altınların cevherisin sen. Toprakların asla sadece çamur değildir.
O şehit ki Allah katında ebedi diri kalır. O şehit ki ayağını üzengiye koy- muşsa bir kez, Allah hesap sorası değildir ondan. O şehit ki can vermekten lezzet duyar. Öyle bir lezzet ki oğul, diriltilä tekrar be tekrar can vermek ister. Törensiz ve kefensiz ölür, varlıksız ve bedensiz yaşar. O ki burada bir göz yumar, sonra huzur-1 Nebi'de bir göz açar. Hamza'ya nasıl özenmeyeyim, Yasir ile Sümeyye'yi nasıl anmayayım oğul? Şehâdet onların sevdalı sesinde imanın bir değil, bin kez dirilmesi iken ha- sat zamanında heybemi neden doldurmayayım? Bana cat veren, emanetini almak istediğinde yahut Sevgili kendisini kavuşmam için bana gel ettiğinde, gözümü kırpmadan kab edersem, neden bana itiraz edersin ki oğul? Susuzun suya kavuşmasına, hasretin hasretle buluşmasına mâni mi ola caksın? Sevgili, 'En şerefli ölüm, şehitlerin ölümüdür.' derken beni o şereften mi mahrum bırakmak istersin oğul? Geceleri ay ışıdığında, Hamza'nın üzerine sağanak inen nurlar benim üzerime inmesin mi; şehitlerin baş ucunda Rahmanî neşide- ler okuyan melekler benim başıma gelmesin mi? Oğul, unut- ma, yıldızlar, başka bir kıyıda doğmak için batarlar ama şe hitler daima nur içinde yatarlar.
Sayfa 154Kitabı okudu
Ey Kudüs’ün gölgeleri ezanlarını duyur bana ben esir sevdalı şehit demir parmaklıklar arkasından ezanına muhtaç ben ne seni satarım ne de düşmanla barış imzalarım ben Kudüs’ün Rabbinin dini ile dinlenmişim ey Kudüs’ün gölgeleri ezan sesini duyur bana
Sayfa 183Kitabı okudu
Reklam
Onun nasibine öyle biri düşmeliydi ki en az Abdullah kadar risâlet davasının âşığı olmalıydı. En az Abdullah kadar bir sevda insanı, en az Abdullah kadar yiğit, cesur, korkusuz, hasbî biri olmalıydı. En az Abdullah kadar şehâdete sevdalı ve âşık olmalıydı. Eşleştiren Efendimiz (sas) değil miydi? Elbette güzeli güzele verecek ve seçtiklerini birbirlerine yakıştırtacaktı. Onun kardeşi: "Allah'ım! Bana müşrik eli değdirme!" diye dua eden, duası kabul olduğu için de Recî' kuyularının başında şehit olduğunda Allah'ın (cc) arılar göndererek onun cesedini müşriklerden koruduğu Âsım b. Sâbit'ti. Efendimiz (sas) bir yiğidi, başka bir yiğide kardeş kıldı. İkisinin kardeşlikleri herkese bambaşka bir örnek oldu.
Sayfa 258 - siyer yayınlarıKitabı okudu
Efendimiz, muhacir-ensâr kardeşliğinde onu Neccâroğulları'ndan Hâris b. Simme'ye kardeş kıldı. Bu Ensârî yiğit bambaşka biriydi. Kur'ân'a âşık, şehâdete sevdalı, Efendimiz'e (sas) derinden vurgun bir yiğit sahâbî idi. O bu sevdasını Bi'rimaûne'de şehit olarak noktaladı. Suheyb bu ensâr kardeşini hiç unutmadı ve bir ömür onun adını vefa ile andı.
Sayfa 83 - siyer yayınlarıKitabı okudu
Ey Kudüs'ün gölgeleri ezanlarını duyur bana ben esir, sevdalı şehit
Suheyb-i Rumi Medine'de
Kur'an'a aşık, şehadete sevdalı, Efendimiz'e (sav) derinden vurgun bir yigit sahabi idi. O bu sevdasını Birimaûne'de şehit olarak noktaladı. Suhey bu ensår kardeşini hiç unutmadı ve bir ömür onun adını vefa ile andı.
Sayfa 83 - " Onlar. Peygamber'in ikliminde yetişen, Nebevi bahçede yoğrulup kıvama eren, Risaletin nurlu potasında elmaslaşan, Hayatın farklı alanlarından abideleşen bir nesil"...Kitabı okudu
Ey Kudüs'ün gölgeleri ezanlarını duyur bana Ben esir, sevdalı şehit Demir parmaklıklar arkasından ezana muhtaç Ben ne seni satarım ne de düşmanla barış imzalarım Ben Kudüs'ün Rabbi'nin dîni ile dînlenmişim Ey Kudüs'ün gölgeleri, ezan sesini duyur bana!
Sayfa 183Kitabı okudu
28 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.