Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
St. Louis'nin karlı bir fotoğrafı gibi, ama, hayır, sıcak: vantilatörün yağı yeterli, ve çarşafları değiştiremeyecek kadar tembel, umursamayacak kadar deliyim. Anneme jileti gırtlağıma nasıl dayadığıma dair mektup yazardım insan yüzlerinin ne kadar korkunç göründüğüne bedenlerinin nasıl sertleşmiş katranı andırdığına dair fakat sevgili annem kanserden öldü Ben ta Costa Rica'dan yüzerek gelmiş yüz elli kiloluk bir fahişeyle yatarken ve demiryolu manevra istasyonlarında iş bulmak zorunda kaldım ve gırtlağıma dayanan son jiletin çeliğin tanrısallığını ve beklemenin tanrısızlığını anlayacağını düşünüp duruyordum.
96 syf.
9/10 puan verdi
·
34 saatte okudu
Yine bir şiir kitabı incelemesi ile karşınızdayım. Cümlelerimi yazmadan önce şairin, şiir hakkında şu dizesini kesit olarak yazacağım; ... “Mutluluk şiire yakışmaz, bazen okunan şiirin altını tuttuğun kalem değil, gözyaşın çizer.” ... Öncelikle hepimizin bildiği ama unuttuğu şiir türlerinden bahsetmek istiyorum bu inceleme de; •Lirik Şiir:
Küçük Temas
Küçük TemasSamet Temiz · Parana Yayınevi · 202423 okunma
Reklam
"Sevgili Bay Bukowski: Neden hiç siyaset veya dünya meseleleri üstüne yazmıyorsunuz?" Μ.Κ. "Sevgili M.K.: "Ne diye? Yani, yeni bir şey mi var? -yemeğin altının yandığını herkes biliyor."
sevgili bongo: bu benden alacağın SON mektup, cehennemin dibine kadar yolun var. beni terkeden ilk insan sen değilsin, siz beni terkedenler -MEZARDA GÖRÜRÜM SİZİ ANCAK! meggy
Şimdi, sevgili okurlar, izninizle fahişelere ve atlara ve içkiye dönmek istiyorum henüz vakit varken. Bu konular ölümü de içeriyorsa, kanımca, insanın kendi ölümünden sorumlu olması, ölümün, özgürlük, demokrasi, insanlık, milliyetçilik ve/veya diğer palavraların bir sonucu olarak gelmesinden çok daha az rahatsız edicidir.
zordur kazanmayı öğrenmek -her denyo iyi bir kaybeden olabilir. ve Brhams'ını be Bach'ını ve biranı. unutma fazla egzersiz yapma
Reklam
Hafif bir Alkol kokusu, üç beş hayat kadını ve bu kadınların elinde charles bukowski'nin alalalede basılmış gibi duran kitaplar'ı, evet bu fotoğraf 1 Nisan 2007'de hayatında ilk kez ara Güler ismini duymuş ve belki'de oruç arouba okumuş birisi tarafından çekilmedi çünkü etrafındaki herkesin Timaş yayınları okuduğu bir yerde entelektüel kaygı taşımak için daha yalnız kalmamıştı, tabiki bu yazdığım şey bir kusmuk parçası bir ironi aptalca bir kaç sözcüğün yeri ile oynamak ama daha da doğru'su entelektüel bir kaygı evet yanlış duymadınız Google'a bakıp birkaç şey okumak entelektüel bir kaygı tabi ki bu yazdığım şeyden ne anladığınız'la alakalı bir şey yani anlamak ve iman etmekde kutsal kitap yazarlarını tanımak için gerekli değil midir?, vaftizci yahya'yı bilmek gerekmez mi mesela, peki lütfen en son izlediğin şeyin zemine kafası çarpmış ve acı içinde çırpınan bir insan olmadığını söyle yoksa gerçekten elinde bir bukowski kitabı olan alımlı bir güzel kız olduğunu düşüneceğim, şiddet, pornografi, tüketim, haz, sisteme angaje olmak için kurduğun medeniyet bu yazım'dan daha mı mantıklı sevgili sen, lütfen söyle bana!
-Sevgili Bay Bukowski, neden hiç siyaset üzerine yazmıyorsunuz? - Sevgili M.K, ne diye? yeni bir şey mi var?- yemeğin altının yandığını herkes biliyor.
Sayfa 169Kitabı okudu
Bisiklet özlü sözler
“Hayat bisiklete binmek gibidir. Dengede kalmak için, hareket etmeye devam etmen gerekir.” Albert Einstein, Bilim İnsanı “Bisiklet turu dediğin, mutsuzluktan kalkan bir uçuştur.” James E. Starrs, Bilim İnsanı “Bir bisiklet alın. Kesinlikle pişman olmazsınız, şayet yaşarsanız.” Mark Twain, Yazar “Keyifsiz olduğunda, günün karanlık göründüğünde,
"sonra bir aydınlanma yaşadım. herhangi bir kadın eski ya da yeni bir sevgili sadece kaçtığım şeyin devamı olacaktı. ışıkları açmadım, güzeldi karanlık oda, sessiz, her tür savaştan uzak. yatakta kalıp televizyon seyrettim, televizyondan hiçbir zaman haz etmedim, ama arzuları ve sorunlarıyla bütün o insanları seyretmek beni eğlendiriyordu."
Reklam
Sevgili Lilly," diye yazdım. "Her zaman yaşamımın bir parçası olarak kalacaksın.."
Yazmıyormuş:)
"Sevgili Bay Bukowski: Yazmaya otuz beş yaşınızda başladığınızı söylüyorsunuz. Ondan önce ne yapıyordunuz? E.R." "Sevgili E.R. Yazmıyordum."
Sayfa 135 - PARANTEZKitabı okudu
Sorun, tabii ki, Demokratik Sistem in kendisinde değil, Demokratik Sistem'i oluşturan canlı unsurlarda. sokakta yanından geçen bir sonraki insanı al onu üçle ya da dörtle ya da 30-40 milyonla çarp ve hemen işlerin çoğumuz için neden işlemediğine dair iyi bir fikir sahibi olabilirsin. İnsanlık dediğimiz şeyin satranç taşlarına sahip olsaydım keşke... Çeşitli siyasi reçetelerden geçtik ve hepimiz şimdi gelmekte olan reçetenin neredeyse her şeye deva olacağını umacak kadar aptal olmaya devam ediyoruz. Sevgili yurttaşlar, sorun hiçbir zaman Demokratik Sistem değildi, sorun sizdiniz.
şimdi, sevgili okurlar, izninizle fahişelere ve atlara ve içkiye dönmek istiyorum henüz vakit varken. bu konular ölümü de içeriyorsa, kanımca, insanın kendi ölümünden sorumlu olması, ölümün Özgürlük, Demokrasi, İnsanlık, Milliyetçilik ve/veya diğer palavraların bir sonucu olarak gelmesinden çok daha az rahatsız edicidir.
Sayfa 172
203 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.