Hasan'ın bir elinde kılıç, bir elinde sancak vardı.
"Savulun bre!" diye bağıra bağıra burçlara tırmanıyordu.
Birkaç ok, birkaç kılıç yarası almıştı, ancak hiçbir acı hissetmiyordu.
Burcun tepesine ulaştığında, "Bismillah" dedi ve elindeki sancağı dikti.
Arkadaşlarına gülümsedi:
"Fetihtir elhamdülillah!"
Bunlar son sözleri oldu. Bir eli bayrak diğerinde, bir eli kılıcında kalmıştı. Hâlâ gülümsüyordu.