Elleri değince ellerime, yüreğime dokunmuş gibi hissederdim, biliyor musunuz? Gözlerimdeki plasentaydı onun elleri. Aramızda kalsın ama sadece onun elini tutunca heyecandan ölecek gibiydi mitakondrilerim. Hücre çekirdeğim gibiydi elleri. Yüzüme en çok onun ellerinin yakıştığına dair yemin edebilirdim. Hani nasıl desem, evsiz kalmıştım sanki ve onun elleri benim sığınağımdı karlı bir kış gecesi. Şiir sevdirirdi elleri. Ölmeden evvelki son durağımdı....