Badiou, şiiri “şiir şiiri” olmaktan, felsefeyi de şiir felsefesi olmaktan kurtardığını iddia eder. Ama bu yalnızca görünüşte doğrudur. Zira onun çözümlemesinde gizem eninde sonunda bir metafordur; felsefe onda “şiirin düşüncesini”, yani şiir tarafından iki kere söylenmiş olan hakikat olayının düşüncesini, imge olarak bulur: durmaksızın diğer yanına geçilen sığ bir akıntının birbirinden ayırdığı ilkenin olumlaması ve metaforun şeffaflığı.
O güne kadar, adını bile duymadığım "bir Acem şairi"nden; gergin ve gerilimli, bir "yatılı" lise ortamında, iki rubai okuyup, allak bullak olmuştum: Dilimize 'Kilisli' Rifat Bey, "Divan" üslubuyla çevirmişti: ne yağlı ne gevşek; felsefesi katı -hatta merhametsiz- bir üslup; son derece yoğun, bir
Şeyh Galib klasik edebiyatımızın son büyük şairi olarak kabul edilir. Hayatı boyunca Mevlevi kültürü içerisinde bulunmuş ve nihayetinde Galata Mevlevihanesi’nin postnişinliğini de yapmıştır. Ehl-i tarik bir şair olmasının yanında III. Selim’le olan dostluğu bakımından da dikkat çeken bir isimdir.
SABAH ÜLKESİ: kültür, sanat, felsefe dergisi,