352 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Spoiler içerebilir George Orwell’ın kalemiyle tanıştım sonunda. Öncelikle kitap tasarımındaki sıçanlar merak uyandırmıştı ben de. Hatta Winston sıçanlardan çok korktuğunu söylediğinde mutlaka bir şey çıkacak diye tahmin etmiştim. Kitabı okurken bu kadar sıkı gözetim altında insan beynini kontrol altına alamayacağını düşündüm. Kitabın sonunda insanın beynine hasar vererek kontrolü ele geçirmeleri Winston’un doğruyla yanlışı, iyiyle kötüyü düşüncelerinde bir arada bulundurmasına gerçeği bilmesine rağmen yalanı gerçek gibi benimsemesi inanılmazdı. Geçmişi değiştiriyorlar buna inandırıyorlar ve tekrar değiştirip tekrar inandırıyorlar bu döngü asla kırılmıyor. Bu döngü sayesinde canlı kalıyor varlıkları aslında. Kitabı okumaya devam ettiğim süre içinde aklımda olan kıymetli bir cümle vardı: “Tarihini bilmeyen bir millet yok olmaya mahkumdur.”-M.Kemal Atatürk
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2023167,5bin okunma
Peygamberimizin ömründe tek bir dakika bile insanlardan gizli kalmamış, uykusuna varıncaya kadar her ânı, her hâli, her sözü, her davranışı, insanların sürekli gözetimi altında cereyan etmiştir. İnananlar, onun hayatından kendilerini Rablerinin rızasına ulaştıracak bir şeyler bulup örnek almak için, inkâr ehli ise bir açığını yakalayabilmek için onu sürekli gözetlemişlerdir. Bütün hayatı böylesine sıkı bir gözetim altında tutulan bir insanın söz ve davranışlarında düşmanlarının diline dolayabileceği en küçük bir olumsuzluğun dahi görülmemesi, başlı başına bir mucizedir.
Sayfa 186
Reklam
*BU YAZIYA HAYRAN KALACAKSINIZ‼* Kullandığınız her sözcükle bir anlaşma imzalarsınız. Hem kendinizle hem karşınızdaki ile hem de tüm evrenle! *Bir insan gelecekte ne yaşayacağını merak ediyorsa* *Bugün ne konuştuğuna baksın.* Muhtemeldir ki bugün en çok konuştuğunuz şey yarının deneyimi olacak. Peygamber Efendimizin bir hadisi
Sabahtan akşama kadar ders üstüne ders görürdük. Derslere ancak gözetim altında spor yapmak için ara verir, akşamları ödev yapmakla geçirirdik. Sonraları fark ettiğimiz üzere, bu yoğunluğun bir nedeni de öğretmenlerin, "Boş durana şeytan iş bulur" sözüne duyduğu sarsılmaz inançtı. Tamamen erkek çocuklardan oluşan bir ortamda, ergenlerin sürekli gözetim altında tutulması ve "bedenen bitkin düşürülmesi" gerektiğini, yoksa hormonların güdümüne girerek farklı tarzlarda aşk ve cinsellik ilişkilerine sapacaklarını biliyorlardı. Özellikle burslu çocuklar için çok sıkı bir eğitim programı vardı
Her bir insandan yalnızca bir tane vardır; bu, cinsiyet, ırk, tür ve tüm diğer ayrımlardan bağımsız bir olgudur. Bu bireysellik bizim hem sıkı gözetim altındaki hapishanemiz hem de göz ucuyla baktığımız cennetimizdir. Varolmamızın değil, yaşamamızın nedenidir.
İmparatorluk toprağına eriştiğinde, Belisarios karısını Bizans’tan gelmiş buldu. Gözden düşmüş olan karısını gözetim altına aldı ve ortadan kaldırmak için birbiri ardına girişimlerde bulundu. Ama her seferinde, bana sorarsanız gözlerini karartan tutku nedeniyle geriledi ve başarılı olamadı. Dedikodulara göre, karısı onu tutsak etmek için sürekli
Reklam
142 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.