608 syf.
10/10 puan verdi
Kitabı sonsuz bir sevgi ve merakla bekledim. İlk ve özel basımını almak nasip oldu… Ashab-ı Kehf hepimiz biliyoruz… kabul ediyorum ki Kuran-ı Kerim’den ziyade aklımda daha çok filmi ile yer etmiştir… Yedi uyuyanlar… filmden bildiğimiz isimler yok. Azatlı köle Vitalis, çok sevdim onu yeri geldi güldürdü yeri geldi düşündürdü zeki bir adam…Kandilci Feliks genç akıllı , görmediği bir aşkı var uyanınca karşılaştığı…Lahit kopyacısı Linus , yakışıklı şansız evladına özlem dolu…Yazıcı köle Simonides , akıllı onurlu bilgili… Çoban Fazelis ,katıksız saf … Gezgin Al-Mina , muhteşem hikayesi var… Barbar Subay Geta , acı dolu iman dolu bir hikaye ve yedi uyuyanlara katılması… Kehribar bir köpek, yolcularını toplayıp yazarın adını verdiği geçitten geçirerek 309 yıllık uykuya yarenlik eden … Nazan Bekiroğlu kitaplarında daha doğrusu romanlarında hep o yazılan zamana gitmiş adım adım anı yaşamışımdır… Kutlu yolcular , uykuya dalmadan önce nasıl karanlık bir dünyadan kaçmışlarsa , uyanınca şekilleri değişen halleri yaşamları aynı olan bir zamana uyanıyorlar… 309 yıllık uykudan ziyade uyandıklarında ki Roma onları daha çok şaşırtıyor… Sonu şaşırttı… en azından bildiğimiz okuduğumuz Ashab-ı Kehf gibi değil… Her zaman olduğu gibi haddim değildir bir kitabın incelemesini yapmak… bir okuyucu olarak yazarın tüm kitaplarını kütüphanemde bulunduran biri olarak naçizane fikir ve duygularımı paylaştım… okunulası kitapları için kendisinin emeğine yüreğine sağlık… Okuyan kitapseverlerede iyi okumalar dilerim… 
Nazan Bekiroğlu 
Kehribar Geçidi (Ciltli)
Bilseniz ne çok seviyorum ki Nazan Bekiroğlu hocamın kalemini. Yerli Yersiz Cümleler ve Mücella' nın ardından yıllarca hasretle bekliyordum yeni kitabını. Beklediğime de alasıyla değdi doğrusu. 605 sayfalık harika bir roman okudum. Gerçi üç roman okumuşum gibi hissettim.
Akıcı, şiirsel dili ile beni benden aldı. Okumadım da sanki her bir karakteri ile o günleri i yerleri yaşadım. Öyle güzel anlatmış, öyle başarılı tasvirler yapmış ki...
Her bir karakterini ayrı ayrı anlatmış. Acaba hangisi diğerlerinin önüne geçip baş kahraman olacak diye kitabın sonuna kadar düşündüm durdum. Her bur karakteri bizden biri oldu, onları tanıdık, anladık, sevdik, gönülden destek olup duygularını paylaştık... Kandilci Feliks, Efesli yontucu Linus, gezgin Al-Mina, yazıcı köle Simonides, barbar yüzbaşı Geta, azatlı köle Vitalis, uykusuz çoban Fazelis, çoban köpeği Kehribar ve onlara sonradan katılan kilise arşivcisi Sebastian...
MS 300 lu yıllarda Roma'da yaşananlar, Hristiyanlığın yayılması ve Hristiyan olanlara yapılan zulümler, günün sosyal, demografik yapısı ve koşulları. Zulümden kaçarak bir mağarada geceleyip uyuyan 7 kişi ve bir köpek tam 309 yıl sonra uyanırlar...
Hikaye hikâye içinde, rüya rüya içinde.
Üç roman edecek güzel bir kurgu ve mükemmel bir anlatım. Ben okudum çok beğendim sizlere de tavsiye ederim.
Benim gibi #nazanbekiroğlu seven bir grupla birlikte okuduk.
Nazan Bekiroğlu
