Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Refah Partisi 12 Eylül darbesinden sonra MSP'nin yerine kurulmuş bir Milli Görüş partisiydi. 1987 seçimlerinde barajı geçemeyen (%7) RP, 1991 seçimlerine yanına MÇP ve IDP'yi de alarak girdi. 1991 seçimlerinde %16 oy alan RP, 1994 seçimlerine tek başına katıldığı halde %19 oy almayı başardı. Bu, RP'nin düzenli bir şekilde
Sayfa 231Kitabı okudu
208 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Mayıs ayının son gününden hepimize merhabalar, iyi akşamlar. Yeni gün, yeni ay ve yılın devamı bizlere huzur, bereket ve sağlık getirsin diyelim ve başlayalım. Yazarı daha evvel okumuş muydunuz bilmiyorum ama kapanışı onunla yapmak istedim bu ay için ve daha sonradan Kemal Tahir okumaya devam edeceğim. Yazarımızın yani Ali Kuzu’nun hayatını bu
Mossad
MossadAli Kuzu · Kariyer Yayınları · 201641 okunma
Reklam
Herzberg, bir çalışanın hijyen faktörleri sağlanmadan motive olamayacağını savunur . Hijyen faktörleri; maaş, ulaşım, şirket politikası gibi temel ihtiyaçlardan oluşur. Şirketlerin takımlar üzerindeki motivasyonlari düşünürken, öncelikle hijyen faktörlerinin sağlandığından emin olması gerekir.
Sayfa 176 - ScalaKitabı okudu
Kendine odaklan!
Kişinin edindiği donanım, ne toplumsal ne de bireysel olarak güce dönüşmediği sürece beş para etmiyor. En azından bizim toplumumuzda. Gerçekten atasözü müdür bilinmez ama bu topraklarda belki de en tehlikeli bir deyişimiz var ki o da “İki Türk bir araya gelse devlet, iki Yahudi bir araya gelse şirket kurar.” diye. Evet, özellikle çocukluktan itibaren hemen hemen hepimizin zihinlerine sıkı sıkıya kazınmış bir cümle. Bu deyiş, gerçekten bizim zihniyetimizden mi türemiş bu da bir muamma. Özellikle postmodern bir çağda yaşadığımızı hatırlayacak olursak bu ideoloji bizi pek çok şeyden mahrum bıraktı. Ne sürekli olarak önümüze konulan “kızıl elmalar” için bir şeyler yapabildik ne de modern dünyanın ulusal sınırları olmayan şirketlerini kurabildik. Sadece boş söylemlerle avunduk ve yerimizde saydık. Türkiye dış politikası gibiyiz... İçimize kapanıp bireysel olarak kendimiz için güç toplamak yerine müdahale edemeyeceğimiz başka başka dev dertler peşinde koştuk. Peki sonuç? Bir şeyler başabildik mi? “Tek gerçek, devlet” diyen bizler, istediğimiz müreffeh devleti inşa edebildik mi? Peki bireysel anlamda bizi tercih edilebilecek şekilde öne çıkaracak gücü elde edebildik mi? …
256 syf.
·
Puan vermedi
Öz yurdumda parya
Mezhep savaşının Ortadoğu'yu yakıp yaktığı bir dönemde Kahramanmaraş'ta Alevi köylerinin tam ortasına 25 bin kişilik Suriyeli Mülteci kampı yapmaktaki amaç ne? Niye Alevi köylerinin tam ortası?  Bu ülkede başka arazi mi kalmadı? İç barışın bu kadar tahrip edildiği, etnik ve mezhepsel hassasiyetlerin bu kadar kabartıldığı bir ortamda
Suriyeli Sorunu
Suriyeli SorunuBekir Öztürk · Altaylı Yayınları · 20172 okunma
447 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Merhaba güzel bir eserin daha sonuna gelmiş bulunuyorum. Kapitalizmin aslında söylenildiğinin aksine gerçekten merkeze insanlarını alıp insan emeğinin sömürülmesini önlemek için geçerli bir sistem olduğunu anlatıyor. Kitap aslında yazarımızın makalelerinden seçilmiş bölümlerden oluşuyor.! Kitap gayet güzel bilgilerden oluşuyor okumanızı tavsiye
Kapitalizm: Bilinmeyen İdeal
Kapitalizm: Bilinmeyen İdealAyn Rand · Plato Film Yayınları · 200473 okunma
Reklam
Bile isteye , devlet eliyle bağımlı olmak..
-Ben işin "teknik yapısını" ortaya koymak istiyorum. Esas mesele "Batı emperyalizmi ile bir alışveriş meselesidir". Adam bakıyor, bizim tarafta ulusal politika yok: Ne iktisadi, ne siyasi, ne askeri ve ne de kültürel. Şirketse, bir Batı şirke­tinin arkasına yamanmak zorunda; öğrenciyse, yabancıdan burs isteyecek; çünkü bizim devlet artık sosyal falan değil, "ben sana bir şey veremiyorum, git başının çaresine bak" di­yor. O da Erasmus bursuna veya Cola'ya başvuruyor. Eğitim düzeni mi? Ulusal eğitim politikasına özellikle boş veriliyor. İslamcı şemsiyenin "tutkal vazifesi" görmesi için çaba harcanıyor. O zaman öğrenci de, profesör de ya­bancının kapısını çalıyor ve yavaş yavaş hain kontenjanına doğru yol almaya başlıyor. Şahıs olsun, şirket olsun, sivil toplum örgütü olsun "ken­di toplumundan" destek alamıyor. Çünkü içeride ulusal ve entegre ne iktisat, ne kültür politikası var. IMF, AB organları ve dışarıyla yapılan tek yanlı anlaşmalar bizim içeride ulusal ve bütünleştirilmiş politikalar izlememizi engelliyor.
Sayfa 147 - Tarihçi Kitabevi Yayınları 1. Baskı 2012Kitabı okudu
318 syf.
·
Puan vermedi
Evreni Kolonileştirme Serüveni: Uzay Baronları
#varlıkergen varlikergen.com bilimkurgukulubu.com adresinde yayımlandı:
Varlık Ergen
Varlık Ergen
Washington Post’ta gazetecilik yapan ve özellikle sansasyonel konularda uzmanlaşan Christian Davenport, “Uzay Baronları” isimli kitabıyla bizlere “içeriden” haberler sunuyor. Turkuvaz Kitap’tan çıkan ve çevirisi Orçun Demir tarafından üstlenilen kitap, dünya
Uzay Baronları
Uzay BaronlarıChristian Davenport · Turkuvaz Kitap · 2018166 okunma
Tüketici ekonomisi ve şirket kapitalizminin politika­sı insanı meta biçimine saldırganca ve libidinal olarak bağlayan ikinci bir insan doğası yarattılar. Sahip olma, tüketme, küçük aletleri, aygıtları, araçları, makineleri kullanma ve sürekli yenileme ihtiyacı halka sunulmuş ve kabul ettirilmiştir; çünkü bu malları kendini yok etmek pahasına bile olsa kullanmak, biraz önce tanımladığımız anlamda, “biyolojik” bir ihtiyaç haline gelmiştir. Bu ikin­ci doğa, insanın her zaman yoğun bir şekilde malla dolu bir pazara olan bağımlılığını bozacak ve belki de orta­dan kaldıracak herhangi bir değişikliğe engel olacaktır; bu bağın yok olması, insanın bir tüketici olarak satın alarak ve satarak kendini tüketişinin ortadan kalkması demektir. Demek ki, bu sistem tarafından üretilen ih­tiyaçlar dengeleyici ve muhafazakâr ihtiyaçlardır: karşı­devrim içgüdüsel yapıya sıkıca bağlanmış durumdadır.
86 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.