“Leylâ Jackson Read’den “Dorian Gray” unvanını kaldırmış ve ona kendi içinden “Altın heykel!” lakabını vermişti. Genç kızın İngiliz delikanlısını böyle çağırışında bir mezhepten başka bir mezhebe geçenlerin eski inançlarına karşı koydukları kinden bir korku vardı. Bu kin uzun vakitler kutsallığına inandığımız eşyanın bayağı bir tahtadan, bir taştan veya bir kâğıttan ibaret olduğunu anladığımız zamanki hayal kırıklığımızın bir tepkisidir.”
“Halbuki o saatte Necdet hiç çıkmadığı evinde Leylâ’yı beklemekten başka bir şey yapmıyordu.
Nasıl, yine Leylâ mı?.. Evet, yine Leylâ! Her şeye rağmen Leylâ! Aşk vardır ki tutkununu insanüstünlüğüne kadar yükseltir! Aşk vardır ki esirini şuursuzluğun ve hayvanlığın son basamaklarına kadar indirir. Necdet’i hükmüne olan aşk da işte, böyle bir aşktı.”
Aşığın psikolojisi ne kadar esrarlı ve karışık bir şeydir! Sevdiğimiz vakitlerde sanki ruh derinleşir derinleşir; öyle bir derinleşir ki adeta göz kamaştırıcı, baş döndürücü bir hal alır; bunun derinliklerine inmek ne başkaları ne kendimiz için artık kabil olmaz.
Öncelikle kitap ağır ve konu içeriği bakımından zayıf.
Kitabın milli bilinçden uzak ve İstanbul da yaşayan belli bir kesimin özenti bir hayat yaşayayım derken saçmaladığı,bunu ahlak dışı hareketlerle çevrelerine lanse ettiği toplumun benimsediği kültür ve genelleri hiçe sayan aşağılayan ufak bir azınlığın, erimesini ve yok olmasını isteyeceğiniz
Ne kadar alçak, ne kadar çirkin, ne kadar iğrenç manzaraları vardı bunların! İnsan denilen varlık bu kadar bayağılaşabilir miydi? İşte hepsi birden bir bataklığın içinde kaynayan kurtları, solucanları, sümüklü böcekleri andırmaya başlamıştı.
İnsanın kalbi ne acayiptir? Bir vakit onun ıstırabına sebep olan şey başka bir vakit sevinmesine sebep oluyor. Kalp denilen bu tükenmez ıstırap ve saadet kaynağı aslında kararsız ve mantıksız muhayyelemizin bir oyuncağı olduğu için bütün hareketleri hep onun heveslerine, onun cilvelerine bağlıdır."
ihlas, sadakat ve tevekkülü ile sembolleşen İsmail (a.s.); neslinden peygamberler gelen İshak (a.s.); azgınlık ve ahlaksızlıktaki taşkınlıkları sebebiyle "Sodom Gomore"yi yerin dibine geçiren Lut (a.s.)'ın ayetler ışığında ilahi tecelli akışlarıyla dolu ibretli kıssalarını bulacaksınız!