Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Fırtınayı getiren sözler, en sessiz söylenen sözlerdir. Güvercinin ayaklarıyla gelen fikirler yönetir dünyayı.
Söylenen sözler, dinlenen sözler; paylaşılan sözler, birleştiren, rahatlatan ya da yaralayan sözler... Sözcükler engin bir güce sahiptir: Kelimeler, ıstırabın girdabına kapılmış, duygulanımlarına ve gerek bedensel acı gerekse de ruh acısı olan acılarına ses vermeye inanılmaz derecede ihtiyaç duyan hastalara yardımcı olabilir, yol gösterebilir, onların yüreklerine umut ya da umutsuzluk serpebilir.
Sayfa 12 - YKY Çeviren: Meryem Mine ÇilingiroğluKitabı okuyor
Reklam
Her söylenen söz, bir biçimde insanın kendi kendini onaylaması. Karşısındakine birşey anlatmak istese de, gene kendi gerçeğini, bilmişliğini ya da doğru algılayışını kanıtlamak için söylenen sözler...
152 syf.
·
Puan vermedi
Muhtemelen şuan yaşadığım hayata dair kısa bir film izledim. Sizde öyle düşünüyor musunuz? Kitabı okurken kahramanlar ve sergiledikleri davranışlar sizede tanıdık geldi mi? Kitabı okuduğum her sayfada tanıdık gelen şeylerin ard arda gözüme çarpması!! inanılır gibi değil... Bir çoğunuz kitapta fark etmişsinizdir. Din ve yalanlarla dolu bir
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246,9bin okunma
Herkes bir başka dili konuşuyor. Ya da anlamaya çalışıyor. Aynı dili konuşan iki kişi yok. Her sözü, insanın kendisi için söylediğine inanıyorsun. Her söylenen söz, bir biçimde insanın kendi kendini onaylaması. Karşısındakine bir şey anlatmak istese de, gene kendi gerçeğini, bilmişliğini ya da doğru algılayışını kanıtlamak için söylenen sözler.
Aynı dili konuşan iki kişi yok. Her sözü, insanın kendisi için söylediğine inanıyorsun. Her söylenen söz, bir biçimde insanın kendi kendini onaylaması. Karşısındakine birşey anlatmak istese de, gene kendi gerçeğini, bilmişliğini ya da doğru algılayışını kanıtlamak için söylenen sözler. Bir bedenin üzerinde dolaşan her el, kendi bedenini okşamak istercesine dolaşıyor öteki beden üzerinde.
Sayfa 12 - YKYKitabı okudu
Reklam
Boşunadır, sağır kulaklara söylenen akıllıca sözler.” Goethe.
7.cilt
1666. Nu'mân İbni Beşîr radıyallâhu anhümâ şöyle dedi: Abdullah İbni Revâha radıyallâhu anh'ın baygınlık geçirmesi üzerine kız kardeşi, "Vah dağ gibi kardeşim, vah şöyle şöyle olan kardeşim" diye onu överek yüksek sesle ağlamaya başladı. Abdullah İbni Revâha ayıldığı zaman kız kardeşine; "Senin hakkımda söylediğin her övgü için ben, ‘sen gerçekten böyle biri misin?’ diye sorgulandım" dedi. Buhârî, Meğâzî 44. ... Hz. Peygamber'in büyük şâiri Abdullah İbni Revâha radıyallâhu anh'ın, o baygınlığı atlatır atlatmaz, başucunda Câhiliye kadınları gibi ağıt yakıp duran kız kardeşi Amre'ye, hakkında söylediği her övgü cümlesi yüzünden kendisinin sorgulandığını bildirmesi çok ciddî bir ikazdır. O, "Sen bana üzüldüğünü göstermeye çalışıyor, aklın sıra iyilik yaptığını sanıyorsun, halbuki ben senin bu söylediklerinin hesabını vermek zorunda kalıyorum" demek olan bu sözleriyle niyâhanın sorumluluktan başka ölen için herhangi bir faydasının olmadığını çok kesin şekilde anlatmıştır. Dolayısıyla da önce kız kardeşinin sonra da bütün müslüman kadınların bu gereksiz davranıştan iyice uzaklaşmalarını istemiş olmaktadır. ... 3. Ölenin iyiliklerini sayıp dökerek ağlamak (nüdbe) da yasaktır. 4. Öleni övmek maksadıyla söylenen sözler, onun sorgulanmasına ve kınanmasına sebep olur.
"Boşunadır, Sağır kulaklara söylenen akıllıca sözler."
7.cilt
1661.Ömer İbni'l-Hattâb radıyallâhu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Arkasından koparılan feryat (ve yakılan ağıt) sebebiyle ölüye kabrinde azâb olunur." Bir rivâyette (Tirmizî, Cenâiz 23) "ölüye ağlandığı sürece" denilmektedir. Buhârî, Cenâiz 34; Müslim, Cenâiz 28. Ayrıca bk. Tirmizî, Cenâiz 23. ... Arkasından kendisi için ağlanmasını vasiyet etmek câhiliye dönemi Araplarının âdetlerindendi. Bugün de ne yazık ki, görenek adına câhil insanlar böyle vasiyetlerde bulunabilmektedirler. Özellikle küçük yerleşim birimlerinde çoğu yaşlı kadınlar cenâze evine giderler, dönüşlerinde de "Analarına (veya babalarına) falancanın çocukları , gelini nasıl ağladı nasıl ağladı, bir görseydiniz" diye bu kötü, anlamsız âdeti takdirle anarlar. Dindar insanlar arasında bile gözlemlenen bu durum, hadislerdeki "azâb" tehdidini, ağlamayı vasiyet edenlere yönelik olarak yorumlamanın son derece isabetli olduğunu göstermektedir. ... Bazı âlimler ise, ölenin arkasından iyiliklerini sayıp dökmenin eski Arap âdetlerinden olduğuna dikkat çekmişlerdir. Ancak onların iyilik diye sayıp döktüğü öyle şeyler vardır ki, İslâm onları yasaklamıştır. Bu tür sözleri söyleyenle beraber, arkasından söylenen kimse de azâb olunur. Bugün de ölülere yakılan ağıtlarda öyle sözler söyleniyor ki, -Allah korusun- insanı dinden imandan eder. Bir kötülüğü veya haramı övenler, şecaat arzederken sirkatini söyleyenler hiç de az değildir.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.