kübra

56 syf.
8/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
bana öyle geliyor ki ernaux bunu yazacak kadar cesareti jane austen mirasını koruyarak taşıdı. tutku ve saplantı arasındaki o ince çizgide dolanan bir kadının, bu denli açık bir dille olay örgüsünü anlatması kanımca hiç kolay değil; ernaux’ya dair en sevdiğim şeylerden birisi de bu.
Yalın Tutku
Yalın TutkuAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20224,123 okunma
Reklam
104 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Dans ederek toplum vebalarından kurtulabilir miyiz?
Jean Teule
Jean Teule
Bugün son zamanlarda okuduğum ve bölümüme dair izler bulduğum bir kitaptan bahsetmek istiyorum: Dansa Davet. 1953 doğumlu Fransız karikatürist, senarist ve yazar Jean Teulé’in Sel Yayıncılık tarafından basılmış ve Elif Gökteke tarafından çevrilmiş olan “Dansa Davet” adlı eseri aslında gerçek bir olaydan esinlenilerek yazılmış: Dans
Dansa Davet
Dansa DavetJean Teule · Sel Yayıncılık · 202040 okunma
64 syf.
10/10 puan verdi
·
32 saatte okudu
Peki ya ben annemi doğurabilir miyim?
Annie Ernaux, yalnızca kendi hayatından yola çıkarak, aslında bütün kadınların hayatını gözler önüne sermekle kalmaz; aynı zamanda yaşadığı ait olduğu sosyal çevresini de bizlere aktarmayı amaçlar. Yapıtlarının bu özelliğinden ötürü onlara birer otososyobiyografi diyebiliriz. Bu terimi yazar bizzat kendi bulmuştur. Bu terimle demek istediği,
Bir Kadın
Bir KadınAnnie Ernaux · Can Yayınları · 202315 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
612 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
insanlığı yitirilmiş insan
Osamu Dazai’nin meşhur İnsanlığımı Yitirirken adlı romanından ilhamla ele alınan bu manga, romanı yansıttığı kadar eklemeler yapılarak daha da içinden çıkılmaz bir hale getirmiş. eğer önce romanı sonra mangayı okursanız uzun bir süre etkisinden çıkamayacağınızı garanti edebilirim. çizimler, atmosfer ve sahnelerden dolayı 16 yaş altı okurların okumamasını tavsiye ederim. özellikle japonya’nın kültürünü, o zamanın yozlaşmış toplumunu, cinsiyet rollerini, ve hatta dazai’nin içinde bulunduğu buhranı ve siyasi partileri komünizm üzerinden örneklendirerek daha detaylı bir şekilde sunmuş bize junji ito.
İnsanlığımı Yitirirken (Manga)
İnsanlığımı Yitirirken (Manga)Osamu Dazai · Gerekli Şeyler Yayıncılık · 2022517 okunma
144 syf.
8/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Analiz yaparken içten içe en çok sinirlendiğim ama bir o kadar da sevdiğim o kitap: The Taming Of The Shrew/ Hırçın Kız. Shakespeare yine döneminin en büyük sorunlarından olan toplumsal normlar ve kadının toplumdaki yerini ele almış. Baş karakterimiz Katherina “cadaloz” olarak ün salmış ve kimsenin evlenmek istemeyeceği türden bir kadın. Fakat, kime göre neye göre? Kitap isminin de asıl çevirisinde olduğu gibi “Cadalozu Evcilleştirme” tabiri, kitap içerisinde birçok kez “Kate”i evcilleştirmek olarak geçmekte. Yani, Katherina bir kadın olarak değil aksine bir hayvan olarak görülüyor. Evde kalmış (bkz: çıplak ayakla dans etmek metaforu, o yüzyılın evde kalmışlık bildirisi), cadaloz, topluma uymayan, erkek hegemonyasına baş eğmeyen, dik başlı ve sivri dilli olduğu için de sürekli laf yiyen bir kadın. Eğer diyalogları dikkatli okur ve incelerseniz, bir kadının en aşağı şekilde küçümsendiğini kelime oyunlarından anlayabilirsiniz. Bu açıdan okuması çok keyifli bir kitap fakat bir kadın olarak okuması -şahsen- epey zor geliyor bana. Aynı zamanda kardeşi Bianca da Katherina’nın tam tersi. Tabii ilk başlarda. Sessiz, sakin, laf dinleyen, sözden çıkmayan o Bianca, en sonda ablasının kadınların yerinin neresi olduğu hakkında çektiği o nutuk kendisini nasıl irrite ediyorsa bunlara karşı çıkıyor. Olduğu karakterin tam tersi haline dönüşüyor. Evcilleşmek mi evrilmek mi, işte bütün mesele bu.
The Taming of the Shrew
The Taming of the ShrewWilliam Shakespeare · Wordsworth · 04,288 okunma
Reklam
Reklam