Son günlerde okuduğum ve beni etkileyen bir kitapla geldim. Kemal Tahir’in Rahmet Yolları Kesti.
Edebiyatımızda eşkiyalık konusunda iki tür anlatım var. Birincisi eşkiyayı, kahraman olarak anlatan eserler. Karacaoğlan’dan İnce Memed’e uzanan bir anlatı. Eşkiyanın haklı bir sebeple dağa çıkmadı ve halka hizmet etmesini anlatır.
İkinci türde
bidünyakitapgrubu olarak gideceğimizden dolayı tiyatroya gitmeden önce okuyayım dedim. İyiki de okumuşum. Okan Bayülgen in haylaz ve beğenilmeyen onlarca özelliği vardır, doğru, ama entellektüel kişiliği de saygı duyulacak seviyededir. O nedenle harika bir oyun olduğunu zaten okumadan evvel tahmin ettim. Ki
Oğuz atay bu kitabında Üniversite'de hocası olan Mustafa İnan'ı anlatıyor.
Türkiye'de biyografik Roman türünün ilk örneklerinden biridir bu kitap.
Kitapta bir profesör ve bir öğrenci'nin birbirleriyle olan sohbetlerinde Mustafa İnan'nı tanımaya başlıyoruz.
Kitapta kronolojik bir anlatım yok. Hem geçmiş anlatılıyor hem
Birinci kural yaradana hangi kelimelerle tanımladığımız kendimizi nasıl gördüğümüze aynı tutar şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak utanılacak utanılacak bir varlık geliyorsa aklına demekki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla yok eğer tanrı dendi mi evvela aşk merhamet ve şevkat anlıyorsan sen de bu vasıflardan bolca mevcut
Kitabımın Türkçe baskısı için şu birkaç sözü yazmamın istenmesi beni çok onurlandırdı. Türkiye'yi 1958'de genç bir öğrenci olarak ilk kez ziyaret ettiğimden beri, bir yapıtımın Türkiye'de yayınlanması benim için hep bir tutkuydu. O yaz, İstanbul' dan İskenderun'a, İzmir' den Kars ve Hopa'ya dek, aralarında birçok
"İyi durumda olduğumuzun neredeyse hiç farkında olmayız: Bunun hem iyi hem de kötü tarafı var - çünkü o zaman kötü durumda olduğumuzun da farkında oluruz."