Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
[Bismillahirrahmanirrahim] Sana Kitab'ı indiren O'dur. O'nun {Kur'an'ın} bazı âyetleri muhkemdir ki, bunlar Kitab'ın esasıdır. Diğerleri de müteşâbihtir. Kalblerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onu te'vil etmek için ondaki müteşâbih âyetlerin peşine düşerler. Halbuki O'nun te'vilini ancak Allah bilir. İlimde yüksek pâyeye erişenler ise: "O'na inandık, hepsi Rabbimiz tarafındandır" derler. {Bu inceliği} ancak aklıselim sahibleri düşünüp anlar. [Âl-i İmran Suresi~7.Ayet Meâli]
Kuranı anlamak için ilahiyatlar te'vil yapabilecek gençler yetiştirmeliler. Tefsir ezberleyen değil
Reklam
Şeytanı dinleyen bir nefis, kusurunu görmek istemez. Görsede, yüz te'vil ile te'vil ettirir.
Kur'an ayetleri ile felsefenin verileri arasında çelişki bulunabilir. Bu durumlarda Arap dilinin inceliklerine başvurmak ve buna göre ayetleri te'vil etmek gerekir
Sayfa 46 - İşaret Yayınları
Müteahhirin uleması ise, bu ekol İmam Eş’ari ve İmam Maturidi ile başlar ve günümüze kadar gelir. İtikadi alanda reyci yani te'vil ve tabir taraftarı, ameli alanda ise selef-i salihini taklit ederler. Bu ekolün, itikadi alanda müteşabih ayetleri te'vil etmelerinin haklı gerekçeleri vardır. Bunlardan en önemlileri, Yunan felsefesinin İslam âleminde ciddi tahribatlar vermesine set çekmek ve Kur’an içinde ki müteşabih ifadeleri kullanarak avam insanlarda fitneye sebebiyet vermek isteyen teşbih ve tecsim fırkalarının önüne geçmektir. Bu ve buna benzer sebeplerden dolayı, tevil ve tabire izin verilmiştir. Selef-i Salihin dönemlerinde böyle içtimai yaralar ve sakıncalar olmadığı için, tevil ve tabire ihtiyaç ve gerekçe de hissedilmemiştir. Zaten her iki ekol de hak ve sadık ekollerdir.
Uç Te'vil yapanlar için
"Gazâlî, nasların, lafzın dildeki muhtemel anlam dairesindeki hiçbir manasının delalet etmediği yerlere hamledilmesini Allah ve peygamber adına yalan söylemek olarak niteler ve bunun küfür olduğunu da açıkça ifade eder."
Sayfa 85
Reklam
İslâm'ın -başta Yahudilik ve Hıristiyanlık olmak üzere- öteki dinlere ilişkin görüşünü özet halinde vermek için şunları söyleyebiliriz: Birçok Müslüman, Kur'ân'ı okumalarında öteki dinleri eleştiren kısımlara vurgu yapmayı ve öteki dinleri öven âyetleri göz ardı etmeyi veya te'vil etmeyi tercih ederler. Kur'ân'daki belli bazı âyetlerin dinî dışlayıcılık lehinde güçlü bir durum ortaya koyduğunu inkâr etmek mümkün değildir. Ancak, çok sayıda âyet de, öteki dinlere karşı açıklık lehinde çok geniş bir yer ayırr. Müslümanların bu konuda takındıkları tavır, büyük ölçüde Allah'ın hakikatine ilişkin anlayışlarına dayanır. Allah'ın rahmetinin gazabını aştığını ve O'nun hidayeti peşinde olmaya çalışan herkesi kuşattığını düşünenler için Allah'ın bütün dinlerdeki hi dayetini görmek kolaydır. Buna karşılık, Allah'ın emirler yağdıran ve bunlara -hiç sorgu sual etmeden- uyulmasını bekleyen cebbâr ve biraz intikamcı bir melik olduğu görüşünde olanlar, kurtulmuşlara yalnız kendilerinin (kendi dinî cemaatlerinin, siyâsî partilerinin) dahil olduğunu düşünmekte çok daha rahat olabilirler. Dışlayıcı hakikat iddialarına karşı bazan en iyi yaklaşım sadece gülüp geçmek ve İşi Allah'a havale emektir.
Sayfa 313Kitabı okudu
Mealist: Sünnet Kuran’ı açıklar ve detaylandırır diyorsunuz. Bu sözünüz, Kur'an apaçık bir kitaptır ayetine ters değil mi? Hoca: Kur'an, indiği Peygambere apaçık bir kitaptır. Bizler, bu Kitâbı tam olarak anlayabilmek için, bu Kitâb'ın Peygamberine müracaat etmek zorundayız! (Övgüler ve selam Allah'ın Peygamberine olsun!) Aksi takdirde, şu ayet gibi ayetler lüzumsuz olurdu(!): "(Kur’ân’ın) bir kısım ayetleri muhkemdir, ki bunlar kitabın esasıdır; diğerleri ise MÜTEŞÂBİHTİR. Kalplerinde eğrilik bulunanlar, fitne çıkarmak ve onu (kişisel arzularına göre) te'vil etmek için ondaki müteşâbihlerin peşine düşerler. Halbuki onun te'vilini ancak Allah bilir; BİR DE İLİMDE YÜKSEK PAYEYE ERİŞENLER..." (Ali İmran 7) Hoca: Anlayabilmeniz için bir örnekle basitleştireyim; Mesela, gaz çıkardığınızda abdest alır mısınız? (Tabi ki alırım diyecek!) Mealist: Kuran’da gaz çıkardığımızda abdest almamızı emreden hiçbir ayet yoktur! Biz abdest almayız! (Bu şaka olmalı; kamerayı nereye gizlediniz?) Hoca: Tüh sana (tükürük) utanmaz adam! Bizim de bir limitimiz var! Sapıklık da bi yere kadar! Okumuyorum sana ayet-hadis! Ver baklavayı da geriye... Bu ümmete en büyük zararı veren iki adam vardır; İbni Sebe, Şİİciliğin mimarı, İbni Teymiye ise, SELEFÎciliğin mimarıdır... Her ikisi de, peşine takılan kana susamış vampirlerin günahlarının bir mislini ceza hanelerine yazdırmaya devam ediyor... "...Kim kötü bir işe aracılık ederse, onun da ondan bir payı olur. Allah her şeyin karşılığını vericidir." (Nisa 85)
İbn Rüşd ise, ikili gerçeği kabul ediyor ama felsefeyi değil, dini ölçü alıyor, gerekirse te'vil yoluna gidilmesini öneriyor.
80 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Allah Resûlü aleyhisselam buyurdular ki "Allah teâlâ’nın yarattıkları ve nimetlerini tefekkür edin, fakat Zât'ı üzerinde düşünmeyin! Zira siz, O'nun kadrini(lâyık olduğu şekilde) aslâ takdir edemezsiniz." Sultan İmam-ı Rabbânî Hazretleri "Allah ötelerin ötesi; ötelerin ötesinden de ötesi, ondan da ötesi, her ötenin
Allah Teala Ne Değildir?
Allah Teala Ne Değildir?Müderris · Kudema · 20205 okunma
653 öğeden 431 ile 440 arasındakiler gösteriliyor.