Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tokat gibi resmen ...
Neden geçsin sefâletlerle, haybetlerle, ezmânın? Neden azmin süreksiz, yok mudur Allah'a imanın?
Ona madam diye hitap edilmesinden nefret ediyordu ve bu kelimeyi her duyduğunda tokat yemiş gibi oluyordu. Ofisteki bütün çalışanlar da bunu gayet iyi bildiğinden ona Avukat Hanım veya matmazel diye hitap ediyorlardı. Sarah iki kere evlenmiş, iki kere boşanmıştı; yani elde var sıfırdı ve “Artık genç bir kız ya da genç bir kadın değilsiniz, bundan böyle bir sonraki kategoriye aitsiniz,” anlamına gelen bu kelimeden resmen tiksiniyordu!
Reklam
"bir adam tanıdım, kafasız bir kadına yaşamının yirmi yılını verdi. her şeyi feda etti ona; dostlarını, emeğini, dürüstlüğünü bile.. ama bir akşam, kadını hiç sevmemiş olduğunu anladı. canı sıkılıyordu, hepsi bu. insanların çoğu gibi canı sıkılıyordu." tokat gibi resmen, oturup üstüne bir süre düşünmüştüm ilk okuduğum vakit.
Siz de iyi alıştınız beni dürtmeye," derken yerin dibine girseydi daha iyiydi. Dudaklarının kenarı yukarı doğru kırıldı ve koca gamzeyi gözlerimin önüne serdi. Ağır hareketlerle gözlüğü çıkarıp katladı ve ceketinin iç cebine koydu. "Anlayamadım?" derken hala sırıtıyordu. "Kirazımı dürttün," derken daha ne kadar saçmalayacaktım acaba? Kendime tokat atıp toparlanmak istesem de adam hala bana o derin gamzelerle sırıtıyordu. "Kirazını mı?" derken kaşları sorar gibi yukarı kalktı. Kızardım. Ah, hem de öyle bir kızardım ki kulağımdaki kirazla aynı tonda olduğumdan emindim. Geri çekilmeden önce, "Kirazını dürtsem emin ol anlardın," dediğinde yemin ederim felç geçirdim. "Terbiyesiz," diye dişlerimin arasından resmen tısladım.
Sayfa 29 - muptela yayınları
"Siz de iyi alıştınız beni dürtmeye," derken yerin dibine girseydi daha iyiydi. Dudaklarının kenarı yukarı doğru kırıldı ve koca gamzeyi gözlerimin önüne serdi. Ağır hareketlerle gözlüğü çıkarıp katladı ve ceketinin iç cebine koydu. "Anlayamadım?" derken hala sırıtıyordu. "Kirazımı dürttün," derken daha ne kadar saçmalayacaktım acaba? Kendime tokat atıp toparlanmak istesem de adam hala bana o derin gamzelerle sırıtıyordu. "Kirazını mı?" derken kaşları sorar gibi yukarı kalktı. Kızardım. Ah, hem de öyle bir kızardım ki kulağımdaki kirazla aynı tonda olduğumdan emindim. Geri çekilmeden önce, "Kirazını dürtsem emin ol anlardın," dediğinde yemin ederim felç geçirdim. "Terbiyesiz," diye dişlerimin arasından resmen tısladım.
Sayfa 29 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
35 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.