Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bende çok kitap okurum ama bu kitap farklı be Yağız'ımm
"Sana kopya vermeyeceğim Yağız. Ne teklif edersen et, cevabım hayır." "Öyle deme ama, seni kendime aşık edersem fikrin değişebilir." Kaşlarımı kaldırdım. Bu nasıl bir özgüvendi böyle? Egonun tatlı halatları üzerinde cambazlık yapıyordu resmen bu çocuk. "Öyle bir şey asla olmayacağı için değişmez, merak etme." "Böyle diyorsan kesin öyle olacak, çok kitap okurum ben oradan biliyorum." "Okuduğun kitaplar sana gerçeklerden bahsetmez, aksine seni suratına bir tokat gibi çarpacak hayattan korur. Ne yazık ki yalnızca birkaç saatliğine..."
Sayfa 143 - Yağız kuşum ♡Kitabı okudu
"bir adam tanıdım, kafasız bir kadına yaşamının yirmi yılını verdi. her şeyi feda etti ona; dostlarını, emeğini, dürüstlüğünü bile.. ama bir akşam, kadını hiç sevmemiş olduğunu anladı. canı sıkılıyordu, hepsi bu. insanların çoğu gibi canı sıkılıyordu." tokat gibi resmen, oturup üstüne bir süre düşünmüştüm ilk okuduğum vakit.
Reklam
Allah’tan belasını istemiş resmen :)
Öyle bir aşk bekliyordu ki hayattan, yüzünde birdenbire patlayan bir tokat gibi, onu serseme çevirsin. Eli ayağı tutulsun, kesilsin.
"bir adam tanıdım, kafasız bir kadına yaşamının yirmi yılını verdi. her şeyi feda etti ona; dostlarını, emeğini, dürüstlüğünü bile.. ama bir akşam, kadını hiç sevmemiş olduğunu anladı. canı sıkılıyordu, hepsi bu. insanların çoğu gibi canı sıkılıyordu." tokat gibi resmen, oturup üstüne bir süre düşünmüştüm ilk okuduğum vakit.
Tokat gibi resmen ...
Neden geçsin sefâletlerle, haybetlerle, ezmânın? Neden azmin süreksiz, yok mudur Allah'a imanın?
“Bayan” değil KADIN.
Ona madam diye hitap edilmesinden nefret ediyordu ve bu kelimeyi her duyduğunda tokat yemiş gibi oluyordu. “Artık genç bir kız ya da genç bir kadın değilsiniz, bundan böyle bir sonraki kategoriye aitsiniz” anlamına gelen bu kelimeden resmen tiksiniyordu!
Reklam
Resmen okuruna tokat atıyor
Hangi günahı işledin de doğdun? Hangi suçu işledin de varsın? Acında kaderin gibi sebepsiz.
Sayfa 37 - Metis YayınlarıKitabı okudu
“Asıl olarak cinsellik çevresinde dönen ve dürtüleri resmen —ve çok iyi biçimde— dürtükleyen bir kayasa da vardır, en azından misyonerlerin müdahalesine kadar vardı. Bölgenin kuzey ve orta kesimlerinde bu kayasa hiçbir zaman kökleşmemişti, yalnız Vakuta Adasının en güneyindeki birkaç köyde âdetti. Kamali deniyordu buna, kimali sözcüğünün yöresel
lşe 20. yüzyılın en meşhur romanlarından birinin, E.M. Forster'ın A Passage To India' sının [ Hindistan'a Bir Geçit] açılış cümleleriyle başlayalım: Marabar Mağaraları hariç -onlar da otuz kilometre ötededir­ Çandapur kenti olağanüstü hiçbir şey sunmaz. Ganj Irmağı kentin içinden değil, yanından geçer. Kent, ırmak yatağı bo­yunca
Sayfa 19 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
İnancımı yitirdiğim anlar olmuştu benim de. Duygularım susmuştu. Hiçbir şeyi düşünemez hale gelmiştim ve hayatım bir kısır döngüye sürüklenmişti. Her gün aynı şeyleri yaparak, günler birbirini kovalayıp duruyordu. Sanki birileri ışıkları söndürmüştü ve her yer karanlıktı, hiçbir şey göremez olmuştum. Tarifi imkânsız pişmanlıklarla ve acılarla
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.