Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“O zaman her suçta bir tutku unsuru bulmak, bu tutkuyu da mazeret saymak yeterli.”
"Biliyorum. Bana tutku verecek herhangi bir şeye ya da kimseye artık rastlamayacağımı biliyorum. Birisini sevmeye kalkışmak önemli bir işe girişmek gibidir, bilirsin. Enerji, cömertlik, körlük ister. Hatta başlangıçta bir uçurumun üzerinden sıçramanın gerektiği bir an vardır. Düşünmeye kalkarsa atlayamaz insan. Artık bu gerekli sıçrayışı yapamayacağımı biliyorum."
Reklam
Çünkü onun derinliklerine ne kadar çok inersek, kendimizi de o kadar derinden hissederiz. Sadece hakiki insani varlığımıza ulaştığımızda ona yakın oluruz. Kim kendini iyi tanıyorsa onu da iyi tanıyordur; bütün insanlığın son sınırı o değilse hiç kimsedir. Onun eserine giden bu yolculuk bizi duygunun bütün araflarından, kötülüklerin cehenneminden, dünyevi acıların bütün basamaklarından geçirir: İnsanın acısından, insanlığın acısından, sanatçının acısından ve en sonuncusundan, en korkuncundan, Tanrı acısından. Yol karanlıktır, insan içinden tutku ve hakikat aşkı ile yanmalıdır, yanlış yollara sapmamak için: Onunkine girmeye kalkmadan önce kendi derinliğimizi baştan sona dolaşmalıyız. O haberciler göndermez, sadece deneyim bizi Dostoyevski'ye götürür. Ve onun şahitleri yoktur, bedeninde ve zihninde sanatçının şu üç mistik biriminden başka: Yüzü, kaderi ve eseri.
Bir karakterin yalnızca yüzde ellisini oynuyoruz. Gerisi biziz ve insanlara gerçekte kim olduğumuzu göstermekten korkuyoruz. Duygularımızı tüm gücüyle sergilersek aptal gibi görünmekten korkuyoruz. Ancak Shakespeare’in dünyasında tutku karşı konulmazdır, utanç verici değil.
Sayfa 40 - ren yayınlarıKitabı okuyor
Müzeyyen, ikinci çayını söylemiş, yeni bir sigara yakıyordu. "Ne çok içiyorsun Müzeyyen," dedim, "fosur fosur."
Asıl olan birdir ve bir esastır. Fakat nedense bir'i yarım sayar ve iki yaparak tamamlamaya çalışırlar. İki lanet bir sayıdır, kendine yetmez, hep üçe koşar ve sonra sil baştan.
Reklam
Bizim de buralarda kadınlarımız, icabında, ayıp, yasak, günah üçgeninde sıkıştırılmış vaziyetteydiler ama Müzeyyen bu üçgeni yırtmış, yırtarken kendi kendine bir şeytan üçgeni yaratmış...
"Aynadaki kadın benim zıttım," demişti, "ben ne kadar ev haliysem o, o kadar sokak. Ben sokulgan isem, o başını alıp giden. Ben gündüzüm, o gece. Çapkın, güçlü, özgür."
Ne olmuştu da, "Seninle dünyanın her yerine gelirim,"diyen Müzeyyen, durduğu yerden çekip gitmelere başlamıştı. Nerelere gidiyordu? Gelirken getirdiği bakışlar ne dalgaydı? Hangisi Müzeyyen'di? Ya da Müzeyyen kimdi? İlk tanıdığım kimdi, şimdiki kim?
Reklam
Herif rüzgârı kendinden menkul uçurtmanın teki. Ara sıra telleri takılır gibi kadına geliyor gece yarısı.
Çıt, çıt işte. Her şey iyi giderken konunun bir yerde boka sarması, kopması yani.
"Çıt"ın nasıl bir şey olduğunu henüz bilmiyordum. İçimden öyle geliyordu. Başka bir son düşünemiyordum. Böyle olmasını istemezdim ama hep olurdu. Dünyanın bütün Kızılderilileri yenilir, Spartaküs kaybeder, gün batarken sararır, kuşlar döner, Sadri Alışık denilen hergele, her filminde ağlardı. O ağladıkça ben de ağlardım. Nedenimi bilmez ağlardım. Ağladıkça Sadri'ye kıl kapar gıcık olurdum. Üçüncü şahıs olarak kalışına, hep gidici kadınları sevişine, bu gidiciliklerin bir mecburiyet gibi duruşuna, Sadri'nin bu mecburiyetlere, giden kişinin özgürlüğü olarak bakıp, ona ihanet etmemek için kendine ihanet edişine...
... Adalet hayatın rehberiyse, Kanla boyanmış savaş alanlarında, Suikastçının kılıcının ucunda, Adalet neyin adaletidir? Nerede bu yol gösterici ilkeler? Işığı neye benzer bu bilgeliğin? Güzel ve ürkütücü fâni dünyada, Kırılgan çocuklar sırtında taşır bu yükü. Hiçbir işe yaramayan tutku tohumları ekilmiş, Sadece iyilik, kötülük, suç ve ceza olarak lanetlenmiş, Hiçbir şey yapamadan sadece kafaları karışmış, Karşı koyacak gücün de iradenin de faydası yoktur. ...
Sayfa 115Kitabı okudu
İnsanın istekleri ateşlidir, hatta hayvanlarınkinden bile ateşlidir; insanlarda istekler tutku düzeyine yükselir. Gene de insan bilinci sürekli, baskın biçimde yerli yerinde kalır; tasarımlarla, düşüncelerle doludur.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.