Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
294 syf.
8/10 puan verdi
Ali Taksim - Wendigo “Bana şeytan diyorlardı ama yanılmışlardı. Ben Wendigoydum.” Artova Kasabası, Yeşil Nehir Ormanı'nın gölgesinde, sakin ve huzurlu bir yerdi. Ancak, bir postacının bir kapı eşiğinde kanlar içinde yatan bir ceset bulması, bu huzurun acımasızca sona erdiğinin işaretiydi. Olay yeri, sessizliği yırtan sirenler ve kaotik bir
Wendigo Gölgenin Laneti
Wendigo Gölgenin LanetiAli Taksim · Oleksa · 20248 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
~OTOPSİM~ Seellaamm #fournier le tanışma kitabımla sizlerleyimm Sırf kapağı hoşuma gitti diye aldığımı itiraf edeyim Değişik bir anlatım tarzı var, tabi ilk kitabın günahı olmaz diyip bir başka eserine daha şans vericez artıık. Alışık olmadığım bir tarzda olmasına rağmen beğenerek okudum. Kısa ama dolu dolu, sindirmesi zor kitaplardan.. Yazar kitabında kendini bir kadavra olarak tanımlıyor. Detayları okuyucuya mizahi bir şekilde vermesi hoşuma gitti ama her ne kadar mizahiyse de şöyle bi düşününce tüyler ürpertmiyor değil Fournierle otopsi masasında yaşadıklarına, yaşayamadıklarına,çevresine, anılarına şahit oluyorsunuz. Kısa, güzel yolculuklardandıı. Şans verebilirsiniz bencee, kitapla kalııınn
Otopsim
OtopsimJean-Louis Fournier · Yapı Kredi Yayınları · 20191,633 okunma
Reklam
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Siz bir Narsiste aşık oldunuz mu
Öldürmek gerçekten bıçakla silahla yada kanla olmuyor. Öğretmen Zümra Ecrin bir narsist ama böyle olmasının sebebi hayatın getirdikleri… Tüyler ürpertici sürükleyici bir hikaye. Kitabın sonu doğru şok içinde kalıyorsunuz. Sizi harika bir hikaye bekliyor. Korku ve heyecan severlere kesinlikle öneriyorum
Aydın Benli
Aydın Benli
Bir Narsistin Cinayet Günlüğü
Bir Narsistin Cinayet Günlüğü
Hakan Aydın
Hakan Aydın
Bir Narsistin Cinayet Günlüğü
Bir Narsistin Cinayet GünlüğüAydın Benli · Mergen Yayınları · 20239 okunma
288 syf.
·
Puan vermedi
Her seferinde yazardan bir kitap okumak istesemde bir türlü kısmet olmamıştı. Bu son kitabını görünce bir yerden başlamak gerek dedim ve alıp okumaya başladım. Sürükleyici ve sade bir dille yazılmış olan bu kitapta, daha önce hiç rastlamadığım bir kurguya denk geldim. Bu beni inanılmaz heyecanlandırdı. Okurken büyük keyif aldım. Sonnur’un yaşadıkları tüyler ürpertici ve bir o kadar üzücü, Saime’nin kim olduğunu öğrendiğimdeki şok olma halim ve Ufuk adlı karakterin yaptığı kurnazlıkları okurken kısaca etkilendim. “Kader insanı nerelere sürüklüyor.” dedirtti.
Ben Sonnur Ben Saime
Ben Sonnur Ben SaimeAyşegül Çiçekoğlu · Müptela Yayınları · 013 okunma
10/10 puan verdi
Beyin Yıkama ve İşkence Totaliter Rejimin Vahşeti
Totaliter bir rejimin gölgesinde ezilen bir toplumda, Winston Smith adında bir adamın tüyler ürperten hikayesi... Büyük Birader adındaki her şeyi gözetleyen ve kontrol eden bir diktatörün yönetimi altındaki bu distopik dünyada, gerçeklik çarpıtılmış, propaganda her köşede kol gezmekte ve Düşünce Polisi her an pusuda beklemektedir. Bireysellik yok edilmiş, insanlar tek bir ideolojiye göre şekillendirilmeye çalışılmıştır. Winston ise bu sisteme karşı içten içe bir isyan duygusu beslemektedir. Özgürlüğünü korumak için amansız bir mücadeleye girişir. Yasak bir aşk yaşayarak ve geçmişi anlatan bir günlük tutarak sisteme karşı direnmeye çalışır. Ancak Winston'ın isyanı sonucunda trajik bir kader onu beklemektedir. Düşünce Polisi tarafından yakalanan Winston, işkence ve beyin yıkama yoluyla Büyük Birader'e ve onun ideolojisine boyun eğmek zorunda kalacaktır. Bu roman, sadece sürükleyici bir kurgu eseri olmanın ötesinde, totaliter rejimlerin tehlikeleri üzerine bir uyarı niteliğindedir. Yazar, yarattığı distopik dünya ile günümüz toplumları arasında paralellikler kurmamızı sağlayarak, özgürlük ve bireysellik kavramlarının önemini sorgulatmaktadır. totaliter rejimlerin karanlık dünyasına dalmak ve özgürlük ve kölelik arasındaki mücadeleyi yakından görmek istiyorsanız, bu kitap tam size göre. Sizi derinden sarsacak ve okumanın keyfini bambaşka bir boyuta taşıyacaktır.
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2023166,6bin okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
Indiana'daki Breaden Heigs'ta tüyler ürpertici ilk cinayet işlendiğinde, yerel yetkililer cesedin vahşi bir hayvanın kurbanı olduğuna karar verir. Ama ölümler git gide çoğalır. Castiel, Sam ve Dean doğaüstü bir varlık tarafından mı yapıldığını araştırmaya başlarlar. Varlık hep erkekleri hedef alıyordur. Ama hedef değişir yeni doğum yapmış kadınlara ve bebeklerine de zarar vermeye çalışır. Castiel, Sam ve Dean'in işi zordur. Çünkü varlık onlardan daha hızlıdır. Ama sonunda her şey normale dönüyor tabi. :) Kesinlikle okuyun diyorum yine. Kitapları da okumak ayrı zevk veriyor. Tavsiye ederim. Kesinlikle okuyun derim. Kitaplı günler. :)
Supernatural - Soğuk Ateş
Supernatural - Soğuk AteşJohn Passarella · Artemis Yayınları · 202021 okunma
Reklam
256 syf.
8/10 puan verdi
Yine Agahta'nın muhteşem kurgusu ile, bir film tadında kitap okudum. Bir cinayet romanı ancak bu kadar profesyonel yazılır Agahta bunun için yaratılmış Dili, anlatım bütünlüğü ve kurgusu ile mükemmel bir eserdi Hercule Poirot ünlü bir dedektiftir. Doğu Ekspresinde yolculuk yapmaya başlar, planlarında İstanbulda inmek ve biraz seyehat etmek vardır. Fakat Istanbul seferi sonrası tüm vagonlar dolar, tek bir boş kompartıman bile kalmaz ve bir cinayet işlenir. Dostu tarafından tekrar trene davet edilen Poirot kendini bir cinayetin çözümünde bulur. Üstelik cinayetin tek bir kişi tarafından işlemediği düşünülür. Trendeki herkesi incelemeye alan dedektif sonunda cinayeti 2 şekilde çözümler. Tüyler ürperten bir sonuç ortaya çıkar Aşırı heyecanlı bir kitaptı, elimden bırakamadım ve büyük bir keyifle okudum. Cinayet okumayı seven herkese tavsiye ederim Katili tahmin etmeniz bile biraz uzun bir süreç olacak
Doğu Ekspresinde Cinayet
Doğu Ekspresinde CinayetAgatha Christie · Altın Kitaplar · 201926bin okunma
458 syf.
9/10 puan verdi
Tek kelimeyle EFSANE bir kitap!!
Öncelikle okuduğum ilk Grange kitabıydı o yüzden bu kadar heyecan normal mi bilmiyorum ama kesinlikle en iyi polisiye-gerilim kitaplarım içinde ilk üçe girer. Başlarda içine girmekte çok zorlandım çünkü bana ilk 150 sayfada falan verilen bilgilerin ne işime yarayacağını anlamamıştım. Bu durum elimden bırakmama sebep olan kitaplardan değildi kesinlikle, merakla devam ettim. Kitabın yarısından sonra inanılmaz bir gerilim ve heyecan beni tamamen içine aldı ve dün sabah dörde kadar okudum en sonunda pes edip son yüz sayfa kala bıraktım. İyi ki o son sayfaları yeni bir güne saklamışım. Tüm olayın seyri öyle bir noktaya evrildi ki nefesimi tutarak, karakterlerle birlikte korkarak, gözlerimi satırlardan bir saniye bile ayırmadan okudum her sayfayı. Kafamda kurduğum kötü bir son vardı çünkü mantıklı olan buydu ya da bunun biraz daha iyileştirilmiş versiyonu evet tam da öyle oldu diyecekken hala beni bekleyen sayfaları görünce pusuya düştüğümü anladım. Belki ben yazarın kalemiyle yeni tanıştığım için belki de normal bir olay örgüsü beklediğim için bilemiyorum sonunu asla tahmin edemedim. Beni resmen tokatladı, öyle bir şok yaşadım neler olacağını anladığımda. Muhteşem bir kitaptı. Bir katilin ruhuna bu kadar yaklaştıracak başka bir şey okuduğumu sanmıyorum. Verilen her detay tüyler ürpertici ama hayranlık vericiydi. Yazarın okuduğum ilk kitabı evet ama asla son olmayacak.
Siyah Kan
Siyah KanJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap · 201512,2bin okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Annie Ernaux'un ilk romanı olan Boş Dolaplar, 1974 yılında yayımlanmış Roman başkahraman Denis Lesur'ün tüyler ürperten kürtaj sahnesiyle başlıyor. " Yirmi yılın sonunda gele gele buraya gelmek.Kimsenin kabahati değil.Bir tek benim, baştan sona benim suçum.Kim miyim ben? Önce bakkal Lesur'ün kızı, sonra her daim sınıf birincisi.Ve pazar günleri beyaz soket çorap giyen bön kız, burslu öğrenci.Sonraysa...kaçak kürtajcı tarafından içine edildiği için sonrası olmayabilir." syf 15 Bu cümleler Denise Lesur'ü bize tanıtan cümleler. Denis Lesur, tıpkı Annie Ernaux gibi, hem ev olarak yaşanan, hem de kafe-bakkal olarak işletilen bir yerde anne ve babasıyla yaşar.Boş Dolaplar da yazarın diğer romanları gibi otobiyografik özellikler taşıyan bir roman. Denis'in anne ve babası işçi sınıfındandır.İşlettikleri kafe-bakkal da işçi sınıfına hizmet eder. Anne ve babası Denis'i en iyi eğitimi alabilmesi için özel okula yollar.Denis geldiği sınıf ile ortasına düştüğü burjuva sınıfı arasında sıkışır kalır.Sıkışmışlığının öfkesini ailesine yöneltir.Yaşadığı yeri, sürekli nefret ve tiksinti ile anar.Okulda ise akademik başarısıyla öne çıkmaya çalışır. Üniversite dönemine gelindiğinde, cinsel deneyim arayışındaki Denis'i kürtaj masasında buluruz. Küçük bir kızın genç bir kadın olma yolunda hikâyesini okurken, sınıf farklılığının yarattığı çatışmaların, kendi özünü inkâra, içsel hesaplaşmalara götürdüğünü görüyoruz. Çok severek okuduğum bir Annie Ernaux kitabı oldu, Boş Dolaplar.
Boş Dolaplar
Boş DolaplarAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20221,840 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.