Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Z VİTAMİNİ Olay Örgüsü 1999 yılının son günüdür. Saat 19'da İsmet İnönü Bakanlar Kurulunu toplamıştır. Hasan Âli Yücel başbakan, Ahmet Emin Yalman Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı, Falih Rıfkı Atay Millî Eğitim Bakanıdır. İnönü'nün kardeşi Rıza ve oğlu Ömer de bakanlar arasındadır. Kabinede hayali isimler de vardır. İçişleri
BİR ZAMAN YOLCUSU: SELİM PUSAT (RUH ADAM ROMANI) Ruh Adam, Atsız'ın tarihî romanlarına göre hayli değişiktir; bir tür post modern romandır. Bu sebeple romanı incelerken biz de farklı bir yol izlemeyi tercih ettik. Selim Pusat'ın ve Romanın Hikâyesi: Selim Pusat adını ilk defa 08 Haziran 1951 tarihinde, Orkun dergisinin 36. sayısında
Reklam
TOZLU SAHİFELERDEN ÇIKIP YÜREKLERE YERLEŞEN KAHRAMAN: KÜR ŞAD (BOZKURTLARIN ÖLÜMÜ) Olay Örgüsü İncelemeye geçmeden önce romanın genişçe bir özetini vermek faydalı olacaktır. Olay 621 yılında, bir yaz gecesi başlar. Yüzbaşı Işbara Alp'ın buyruğundaki Gök Türk erleri bozkırda uyumaya çalışmaktadırlar. Ertesi gün Çin'e akın
Yavrum, bu üçüncü mektubum. Daha senden bir cevap yok. Acaba mektuplarım güzel ellerine ulaşmıyor mu?
Ne için varım?
Bu iki dünya ehlinin, yani sadece dünyayı yaşayanların da, dünyada sadece yaşayanların da mottolarının küçük bir farkla nasıl aynı olabildiğini meselesine unutmazsam geleceğim ama önce iki cami arasında beynamaz, daimi huzursuzlar diye tarif edebileceğimiz bir üçüncü taifeden bahis açalım. Bunlar 'ne için varım' sorusunu kendisine soran ve fakat bu soruya bir türlü cevap bulamayanlardır. Yahut soruyu sorup cevabı bulup bir türlü o cevabın gerektirdiği gibi olamayanlar. Yahut bulduğu cevabın hakkını verişi ne yapsalar sürekli kılamayanlar. Med-cezir gönüllüler, dilemmâ ruhlular, çelişki yumakları, benim sevgili kardeşlerim. Gönülleri bırakmaz ki eşkıyalık etsinler, nefsleri bırakmaz ki evliya olsunlar. Bunların bütün yapabildikleri evliyanın haline hakikatini sezemeseler de gıpta ile iç geçirmek, eşkıyanın haline bakıp gerçek olmadığını bilseler de hevesle yutkunmaktır. Bu dünyada bir yaralı kuş gibi, ay sonunu getiremeyen bir kiracı gibi yaşarlar. Kanatları olmasa uçmak gibi bir dertleri olmayacağı için, yolculuğu fark etseler eğlenip kalmayacakları için belki de mutlu olacaklar. Ama hem uçmanın ne olduğunu bilip kanatları kırık olduğu için uçamadıklarından hem de yolu bilip yolcu olduklarını unutarak kaldırım taşlarında oturup kalışlarından mutsuzlardır. Mottoları yoktur; sayıklamaları şudur: "Bu dünya yalan, hayat çok kısa, yaşama dediğin bu değil!"
Sayfa 22 - Profil Kitap YayıneviKitabı okuyor
Kraliçesi olmayan bir kovanda hayat artık bitmiştir ama üstünkörü bakıldığında o da diğer kovanlar gibi canlı görünür. Arılar, öyle güneşinin sıcak ışığı altında, kraliçesi olmayan kovanın etrafında, diğer canlı kovanların etrafında döndükleri gibi güle oynaya dönerler; bal kokusu yine uzaklara kadar yayılır, arılar yine içeri, dışarı uçarlar.
Sayfa 394Kitabı okudu
Reklam
Atsız Uyarılarına Devam Ediyor: Soruşturmaya ve hakkında dava açılmasına rağmen Atsız uyarılarına devam eder. 19 Ağustos'ta yazdığı yazı Ötüken'in Eylül sayısında çıkar: "Bağımsız Kürt Devleti Propagandası". 8-29 Mart 1967 tarihlerinde Yeni Gazete'de tefrika edilen "Barzani'nin Karargâhında” başlıklı yazı
TARİHLER VE OLAYLAR (1960-1975) 13 Ocak 1960: Atsız, Falih Rıfkı Atay'a yayın yolu ile hakaretten İstanbul Toplu Basın Mahkemesi'nde yargılanıyor. 27 Mayıs 1960: İhtilal. 38 subay ve general iktidara el koyuyor. İhtilal bildirisini, 27 Mayıs sabahı 04:36'da, 1944 sanıklarından Alparslan Türkeş okuyor. Cemal Gürsel Devlet Başkanı,
Atsız Tekrar Süleymaniye Kütüphanesinde: Atsız aleyhindeki konuşma ve yayınlar nihayet 1952 Mayıs'ında semeresini (!) verecektir. Olaylar şöyle gelişir: "Türk Milliyetçiler Derneği, 3 Mayıs kutlamalarına katılması ve bir konferans vermesi için Atsız'ı Ankara'ya davet etti. Konferansın konusu 'Devletimizin Kuruluşu'
Öner ve Yücel Davası: 31 Mart 1947'de Atsız, Zeki Velidî ve arkadaşlarının beraatıyla sonuçlanan Irkçılık-Turancılık Davası'nın yankıları 1947 yılında başlayan Öner ve Yücel Davası ile devam etmiştir. Dava, 29 Ocak 1947'de İçişleri Bakanı Şükrü Sökmensüer'in TBMM'deki bir konuşması ve Fevzi Çakmak'ın 05 Şubat
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.