Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Arif Dirlik (1940-2017): Marksist Bir Düşün İnsanı İçin Bir Portre Denemesi
Arif Dirlik’le (1940-2017) düşünsel tanışmam 2001’de, ünlü ‘İmparatorluk’ kitabıyla oldu. Hardt ve Negri, kitapta Arif Dirlik’e gönderme yapıyordu. İlk kez duyuyordum adını. Şaşırmıştım. O zamanlar, internet çok yaygın değildi, yaygın olsa bile pek de fark etmezdi; çünkü birçok kaynak internette erişilebilir değildi. 2005 yılında üniversite
‘Yabandan Gelen Adam’
Türkiye’de ‘Yabandan Gelen Adam’ adıyla gösterilmiş bir Sergio Leone (1929-1989) filmi olan ‘‘Giù La Testa’, üzerinden yıllar geçmesine karşın, anlatımbilim açısından çözümlenmeyi hakediyor. ‘Yabandan Gelen Adam’, bir ‘spagetti batı filmi’ örneği. Spagetti batı filmleri, İspanyol ve İtalyan sinemacılarca çekildiğinden bu ad veriliyor. Filmin
Reklam
Ötekilerin Felsefe Tarihi: Eskil Çin Düşüncesi Üstüne
Eskil Çin felsefesi, Çin’in 21. yüzyıldaki yükselişine dek, felsefe tarihinde eskil Yunan merkezli felsefe tarihyazımlarına bir ek gibi görülüyordu ve sık sık bu felsefenin ‘Batı’nınki gibi çağdaş, ileri, gelişkin vb. olmadığı satıraralarından sezdiriliyordu. Her tür resmi tarihyazımının marazlarından felsefe tarihyazımı bile muaf değil. Batı,
Vietnam-Amerikan Savaşına Yönelik Liberal Tarihyazımının Eleştirisi
Sovyetlerin yıkılmasından sonra, sosyalist tarihyazımının özü olan sınıfsal bakış ve emek eksenli yaklaşım itibarsızlaştırıldı; onun yerine, tarihe, özgürlük, merkez-çevre, kimlikler gibi maddi temeli olmayan, idealist öğeler tıkıştırıldı. Sovyetlerin çöküşüyle hâlâ tam anlamıyla hesaplaşamamış olan sol tarihyazımı, boynunu büktü ve bunları
Türk'ü, onun bunun sözü ile değil, gözleriyle görüp tanımış olan Fransız yazarı Piyer Loti, Trablusgarb ve Balkan Savaşları sırasında, Bâtı alemi, Türk'lere Ortaçağ taassubu ile kin ve nefret iftiraları savururken, şöyle haykırıyordu: «Yanılıyorsunuz, bindiğiniz dalı kesiyorsunuz. Vahşi kuzey akınlarına karşı Batı medeniyetini Türk' ler müdafaa ediyorlar. Dünyada, tarihte Batıya ilk defa dinî ve içtimai müsamaha medeniyetini getiren Türk'lerdir. Türk'ler yakın doğunun en temiz, kuvvetli medeniyet unsurudur. Türk'lerin çekildikleri bütün yerlerde ne nizam ve ne intizam kalmıştır. Türk'ler batının muhtaç olduğu dostudurlar. Ağırbaşlılığı doğruluğu, cesareti kahramanlığı, asaleti seven Türk' leri de sever.» | Yılmaz Boyunağa, Türk-İslâm Sentezi, Yağmur Yayınları, 2. Baskı: 1975, s. 294.
Sayfa 294 - Yağmur Yayınları, 2. Baskı: 1975Kitabı okudu
328 syf.
·
Puan vermedi
Erkek nefreti ve kadın tapısı aşılamak için yazılmış, yalan, çarpıtma ve yanlılıkla dolu sözde bilim kitabı. Kitabı bana kimin tavsiye ettiğini unuttuğum için kendisine söyleyemedim. Buradan kitabı tavsiye etmiş veya beğenerek okumuş olan herkese söyleyeyim: Bu şekilde kitap okursanız bilim adına daha çok aldatılırsınız. Aynı yazar tarafından
Kadın Beyni
Kadın BeyniLouann Brizendine · Say Yayınları · 2011672 okunma
Reklam
Fakirlik ve çaresizlik içinde eşkıyalığa yönelen Hobsbawm'un ilkel asileri gibi korsanlarımız da İç Deniz'in ekonomik sıkıntılarının ve nüfus baskısının bir sonucuydu. Zor şartlarda hayatta kalma mücadelesi veren, ezici bir sosyal düzenin mağduru topraksız köylülerden dağa çıkmayanlar şansını denizde deneyecek ve Mağrib'i Akdeniz'in Vahşi Batı'sı yapacaklardı.
Sayfa 369Kitabı okudu
1979'da Brejnev dışişlerindeki en büyük saldırganlığını sergiledi. Sovyet liderlerinin sosyalist rejimin Müslüman köktencilere kaybedilmesinden korktukları bir iç­ savaştan geçmekte olan Afganistan'ın işgal edilmesini emret­ti. Bir bakıma bu, Afganistan Sovyet blokunun parçası olmasa da Brejnev Doktrini'nin uygulanmasıydı. Fakat müdahalenin büyük bir hata olduğu görüldü. Afganlar vahşi bir direniş başlattılar. Arazi zorluydu ve pek çok Sovyet askeri neden bu ülkede olduklarını anlayamadıkları için kararlı bir tutumla savaşmıyorlardı. İşgal, SSCB ile Batı, özellikle ABD arasındaki ilişkileri soğuttu. Başkan Jimmy Carter işgali onaylamadığını göstermek için Amerikalıların 1980'de Moskova' da düzenle­nen Olimpiyat Oyunları'na katılmalarını önledi. 1988'de, se­kiz seneden fazla sürerek bir pat durumuna yol açan faydasız bir savaşın ardından, Sovyet birlikleri belirlenen hedeflere ulaşamadan Afganistan' dan çekildiler.
Sayfa 271Kitabı okudu
Yunanistan’ın Dizaynı
1950’lerin sonunda Atina oldukça fakirleşmiş bir kentti. İkinci Dünya Savaşı’nda Naziler tarafından altüst edilmiş, sonra da komünizmin kökünü kazımak ve Yunanistan’ı batı yanlısı sıcak bir turizm cennetine döndürmek adına ittifak kuvvetleri tarafından girişilen vahşi saldırılarda nüfusunda onda biri öldürülmüştü. Nihayet ülkenin komünizmden tamamıyla kurtarıldığı anlaşılınca da kendi haline terk edilmiş, başkent tüm Yunanistan gibi sefalet ve istikrarsızlıkla baş başa bırakılmıştı. Sonra da aynı Almanlar ve ittifak devletleri vatandaşları ucuz tatil yapmak için bu toprakları yeniden ayakları altına almışlar, yunanlar da suratlarına bir gülümseme yerleştirip onları ağırlamışlardı.
Sayfa 102Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.