Ne Güzel Demiş
Bir genç dedesine sordu:
"Siz eskiden nasıl yaşadınız?
Uçak yok, internet yok, bilgisayar yok, akıllı telefonlar yok, tablet yok, sosyal platformlar yok, sanal hayata dâir hiçbir aktivite yok, tv yok, kanka yok, araba yok..."
Dede cevaben: "Asıl siz nasıl yaşıyorsunuz?
Paylaşma yok, sevgi/saygı/edep/merhamet/şefkat yok, onur/haysiyet/gurur/karekter/şahsiyet/utanç/hâyâ yok, alçakgönüllülük/diğerkâmlık yok, zaman plânlaması yok, anne-babaya sevgi/saygı yok, komuşuluk/vefâ/sorumluluk almak yok...
Yok da yok!.."
spoiler!!!!!
Nurdan Damla'nın kaleminden bir eser.
Hz.Zeynep'in hayat öyküsünü edebi tonda romanlaştırarak önümüze sunuyor.
Yazarın daha önceden Hz.Fatıma kitabını da okumuş çok beğenmiştim ilk defa orada bir romanı okurken ağlamış bu şekilde 'Hz.Zeynep' kitabını da almıştım bitirmek şimdiye nasip oldu.
Hz.Zenep'in çocukluğu,genç kızlığı,en sonunda evlilik hayatı.
Ebul'as ile evleniyor Zeynep...
Edep,haya, sağı,merhamet dolu bir As'la.
Aynı zamanda kavimiyetci, geleneklerine bağlı,inat,hatta bu konuda kör bir As.
Evliliklerinin meyvesi Ümame ve Ali.
İlk evlatlarından sonra gelen son din İslam'la ortalık karışıyor. As'ın kafası karışık. Peygamber kızı hep vakar duruşuyla tek kötü laf edip gücendirmeden ona doğruları anlatıyor. Ama Ebu'l As ne aşkından ne dininden nede kavminden ne de inadından vazgecebiliyordu.
As nefis ile severken Zeynep gerçek aşkı bulmuştu ve bunu ona hep anlattı.
Bir tarafta putlara tapan adam diğer taraftan rabbe kulluk etmeye çalışan kadın.
Zamanı geldiğinde ise birbirlerine haram olduyorlar,araya 6 yıllık ayrılık,hicret, ölüm giriyor.
Bu uğurda 2 evlatlarını kaybediyorlar. Kitabın sonuna doğru yaklaşıyorsunuz ve korkuyorsunuz acaba iman etmeyecek mi diye.
Ebu'l As esir düştükten sonra görüyor gerçekleri.
Sonuna doğru Bişr'e iman ettiğini söylediğinde öğrenmiş oluyorsunuz müslüman olduğunu ve içiniz ferahliyor.
Kitabın buradan sonrayı acı tebessüm ve bol ağlamalı geçiyor.
Hz.Zenep'in şehit oluşu, ardından peygamber efendimizin kızının katili olan Habbar'ı bağışlaması...
İslamiyet'in güzelliğiyle kalbinizin genişlediğini hissederek okuyorsunuz.
Allahümme Salli ala seyidina Muhammed.
Sabır ve Vefa Timsali Zeyneb
Nurdan Damla
Dede haksız mı?
Bir genç dedesine sordu: "Siz daha önce nasıl yaşadınız? Uçak yok, Internet yok, Bilgisayar yok,Facebook yok,TV yok, Whatsapp yok, Cep telefonu yok. Tablet yok, Araba yok,Sosyal medya yok,Kanka yok.
Dede cevap verdi; "Asıl siz bugün nasil yaşıyorsunuz? Kuran yok. Namaz yok. Dua yok. Edep yok. Paylaşma yok. Merhamet yok. Saygı yok. Sevgi yok. Şefkat yok. Onur yok. Karakter yok. Utanç yok. Zikir yok. Alçak gönüllülük yok. Zaman planlaması yok. Komşuluk yok. Allah için sevmek yok. Anneye babaya saygı yok. Vefa yok. Sorumluluk almak yok.. Yok da yok. Yani evlad sizin zamanınızdaki yoklar bizim zamanınızdaki yoklardan çok.
Kadir gecemiz mübarek olsun
❣️İşte geldi...
Hoş geldi... demiştik....
Ve şimdi vedâ kokuyor her yer...
Son anlar...
Son günler...
Son dokunuşlar...
Son hesaplaşmalar yürekte...
Bir vedâ mı,
Kitap ,nebiler ve nebilerin ilmine ahlakına vârisi salih kimselerin rehberliğinde yürünen o dosdoğru yol, bizi peşinen lütfedilmiş tertemiz fıtratı hayata hakim kılabilmeyi sağlıyordu. Peki, böylesi bir hakimiyetin öncelikli meyveleri nelerdir? Beşeri münasebetlerde zülüm yerine adaletin gözetilmesi. Yaratılmış her şey merhamet ve hürmetle yaklaşılması. Kin, nankörlük, çiğlik misali çirkinliklerin yerine vefa, edep, cömertlik misali güzelliklerin kuşanılması.
Sayfa 231 - gülceKitabı okudu
İlla edep
Vefa mı,sadakarlık mı?
Sessizlik mi,hainlik mi?
Acıma bana merhamet etme..
Tanrı mısın sen..
*
* RUHİ GÜZELLİKLER
* TAKVÂ:
* Allah korkusunu dâima kalpte hissetmek ve günahlardan sakınarak O’nun rahmetinden ümitvâr olmak.
* İSTİKÂMET:
* Adâletten ayrılmamak. Kur’an ve Sünnet’e tâbi olmak, Allah’a kulluk etmek.
* EMÂNET:
* Eminlik. İstikâmet üzere doğru ve dürüst olmak. Muhafaza edilmesi gereken herşeyi korumak. Emânet emin
Hatice validemizin Efendimiz'e (sas) olan sevdası bambaşka bir sevda idi. O sevdayı bilenler, başka sevdaları yazmaktan vazgeçerlerdi. Onların sedaları gerçek sevginin ne demek olduğunu âleme öğreten bir sevgi idi. O sevgi; vefa, fedakârlık, merhamet, edep, sadakat ve daha nice önemli hasletlerin nasıl olması gerektiğini gösteren bir sevgi idi.
. . .
SÖZLERİN BÜYÜKLERİ, BÜYÜKLERİN SÖZLERİ
*******
(Allah dostlarının sözleri ve güzel halleri, birer manevî askerdir. Allah onlarla zayıf kalpleri kuvvetlendirir, maneviyatı bozuk olanları düzeltir. Mümin, onlarla destek