Son derece güzel bir Perry Mason romanı daha. Nadine Farr adında bir kadın, kendisine gerçeği söyletme ilacı verildiği sırada Mosley amcasını öldürdüğünü söyler. Ve doktor yardım için Perry Mason'a baş vurur. Bu arada Mason bile savcı Hamilton Burger tarafından delilleri karartmak ile suçlanacaktır. Acaba Mason müvekkilini kurtarabilecek mi? Kitabın sayfa sayısı artsın diye bir hikaye daha eklemişler ve bu da ana roman kadar güzel. Kocasını buz kalıbı ile öldüren bir kadının yakalanış hikayesi.
SiyanürErle Stanley Gardner · Akba Yayınları · 196910 okunma
Eğer Ernesto CHE Guevara hakkında herhangi bir bilgi birikiminiz yoksa "Che'yi Öldürmek" tercih edeceğiniz bir kitap olmamalı. Amacınız Guevara'nın hayatını, karakterini, ideolojisini öğrenmekse başka kaynaklara başvurmanızda fayda var.
Bu kitap Guevara'nın ideolojisini anlatmaktan ziyade, o ideolojiyi Bolivya'da yaymaya çalışırken yakalanma sürecini ele alıyor. Ancak Guevara ve gerilla yaşantısı değil, daha çok onların çevrelerinde gelişen olaylar merkeze alınmış. CIA, Bolivya yönetimi ve KGB'nin yakalama sürecindeki operasyonlarını merak ediyorsanız gönül rahatlığı ile okuyabilirsiniz.
Bu arada şunu da belirtmeden edemeyeceğim; Chuck Pfarrer'ın aslında bir Amerikan askeri olması, yazarlığına hem olumlu yönde hem de olumsuz yönde yansımış. Asker olmanın getirdiği bir donanımla askeri olayları gayet iyi aktarabilmiş ancak Guevara konusunda pek de objektif olduğu söylenemez. CIA ajanı olan Hoyle'un yerden göğe kahramanlaştırılması, Guevera'nın bazı bölümlerde adî bir insanmış gibi yansıtılması ve bunun okuyucuya bu kadar keskin verilmesi rahatsız ediciydi.
Taraflı olduğunu düşündüğüm bu anlatıma rağmen Commandante Ernesto CHE Guevara'nın yakalanış süreci hayli etkileyiciydi.
Che'yi ÖldürmekChuck Pfarrer · Sonsuz Kitap Yayınları · 2015159 okunma
Onların kim olduklarını pekâlâ biliyoruz. Büyüklerimizden dinlemiştik. Çok sessiz geldiler, tatlı diller döktüler. Böyle yapmak zorundaydılar. Çünkü biz onlardan sayıca çoktuk.
Bir bölümü bizimle alışveriş yapmak için, bir bölümü de Tanrı konusunda vaaz vermek için iznimizi istediler. Henüz bu işin başıydı. Bugüne bugün bütün adalar onların malıydı. Ne kadar sığır, ne kadar toprak varsa, her şey onlarındı.
Hiç hareket etmedim bu hafta. Saatlerce, evet saatlerce parmağımı kıpırdatmadım. Şunu söyleyeyim ki, şuracıkta saatler boyu hiçbir şey yapmadan öylece dinlenmenin tadına doyum olmuyor. Daha önce hiç böyle mutlu olmadım. Bunu yapmaya zamanım olmamıştı...
Jack London’un, Yakalanış, Yüz Karası, Direniş, Aloha Oe, Mapuhi’nin Evi, Alınteri, Gurur ve Arabalık başlıklı sekiz kısa öyküden oluşan kitabı gerçekten çok etkileyiciydi. Ben en çok Yüz karası, Mapuhi’nin Evi ve Alınteri’ni beğendim. Yazarın bütün öykülerinde emperyalizmin ve kapitalizmin o hoyrat yüzünü büyük bir incelikle vermiş olması kitabın sizi daha da içine almasını sağlıyor.
YakalanışJack London · Mercek Yayınları · 200395 okunma
BİR İÇ ÇEKİŞ ÖYKÜSÜ: HEBA
Kimseler fethetmedi manâsını davamızın
Biz dahi hayranıyız dava-yı bî-manâmızın
Yenişehirli Avni
Bir anahtar kilidinin kıvrımında saklı, nice anılar taşır insan kalbinde. Bir anahtar, ne çok kapıyı açar ve ne çok kapıyı kilitler hayatımızın üzerine. Teşbihte hata var aslında; bir anahtar, yalnızca kendi kilidini açar!