Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayatım boyunca kendimle ilgili olarak uzun açıklamalara girmekten kaçındım. Yani duygularımı bütün açıklığıyla uzun uzun anlatmadım kimseye. Bunu yapmak doğru muydu bilemiyorum ama bu böyle sürdü. İstedim ki bana bu kadar yakın olan insanlar birkaç kelimeyle, birkaç cümleyle, bir bakışla, bir nefes alışımla anlasınlar neler olup bittiğini. Çünkü ben böyle anlayabiliyorum. Eğer sahiden birinin yakınında duruyorsam, bu kadarla da olsa farkına varabiliyorum olup bitenlerin. Yakınlarında olmanın hakkını veriyorum ve bunu onlardan da bekliyorum.
Aslında kadın sadece kadındır Erkeğin sadece erkek olduğu gibi Ne hayattır Ne de çiçek. Yani Kadın, kadın olmak dışında başka hiç bir şey değildir. Biliyoruz ki Kadın hayattır diyenler Hayatına aldıkları kadının hayatına tecavüz edenlerdir Ve kadın çiçektir diyenler de Hayatına aldıkları kadının kokusu geçinceye kadar katlanan kişilerdir. Kadına sadece kadın diyenler ise Ona sadece erkek olan kişilerdir Ki zaten bir kadına 'erkek olmak', her şey olmak demektir. Bir erkeğe 'kadın olmak', her şey olmak demek olduğu gibi. Sadece kendisi olan 'her şey' aslında kendine ve çevresine yetendir. Kendisi dışında başka bir şey olanlar ise, hiç bir kimseye ve hiç bir şeye yetemeyenlerdir. Bu yüzden kadın sadece kadındır Erkeğin sadece erkek olduğu gibi... HiraiZerdüş
Reklam
Atatürk'ün Adalet'i... Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharın güzel kokusu ve kuş cıvıltıları doluştu. Penceresinden gözüken Kurtuluş Parkına bakarak
Bazen çekip gidesim geliyor, öylesine içten… Neresi olursa olsun diyemem. Mutlaka bir deniz görmeli gözüm. Sol avucumda sıcak elleri olmalı yârimin. Yağmur yağarken ansızın, ne var ne yok toplayıp uzaklara… Bazen çekip gidesim geliyor, ansızın… Yaşama sebebimi sorguluyorum ard arda kendime sorduğum sorularla, fütursuzca… Neden burada olduğumu,
- İsmim Ebu Cendel. Allah'ın bir kuluyum. - Yalnızca bu kadar mı? - Evet - Yani senin, kariyerin, mesleğin, mali durumun, milliyet ve soy durumun yok mu? - Bize göre ''Abdiyyet'' yani Allah'a kulluk en yüce meslektir ve varoluş nedenimizdir. Diğer mevki ve makamlar, insanlar üzerine çizilmiş, geçici bir görev dağılımından ibarettir. Bunların hiçbir değer katkısı yoktur. Görevini en başarılı ve en dürüst yapan en iyisidir. Helâl kazanan, milletin hakkını gasp etmeyen bir çöpçü, bizim ve Allah'ın katında, dolandırıcı bir zenginden bin kat yüce bir insandır. Bizim katımızda üstünlük ancak Allah korkusuyla ölçülür. Çünkü bir insan Allah'tan ne kadar korkarsa o kadar az yanlış yapar. Kimseye kötülük yapamaz. Çünkü Allah'ın onu gördüğünde ve âhirette onu cezalandıracağına inanır. Allahu Teâlâ adildir. Bu dünyada insanları imtihan etmektir. Değişik şekillerde de olsa, sevap-günah bakımından hepsine eşit davranır. Dolayısıyla insanlar eşittir. Tıpkı bir resim gibi. İçindeki renk ve şekiller farklı farklıdır, fakat birbirine üstünlükleri yoktur.
Sayfa 107Kitabı okudu
Gidiyorsun biliyorum. Küçük ve kırık adımlarla uzaklaşıyorsun yanımdan. Ürkek bir keçi yavrusu kadar sessiz, gidiyorsun. "Kaçar gibisin" diyesim geliyor. Gözlerinde yabancısı olduğum, tanımlayamadığım karartılar dolaşıyor.Buğulu bakıyorsun. Daha önce hiç duymadığım kelimelerle, senin olmayan cümlelerle
Reklam
Sen, sen olduğun için değerlisin, olduğun gibi, göründüğün gibi… Kendini kimseyle karşılaştırma, eksik ve yetersiz görme! Niçin böyleyim, şöyleyim deme! Zira böyle olmasaydın, sen, sen olmazdın… Çünkü sen milyarlarca hücre arasından seçilip de bu dünyaya geldin… Sen seçilmiş birisin… Kendini sev ki başkalarını da sevebilesin. İçindeki
528 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Ahmet Ümit-Sultanı Öldürmek adlı kitaba yorumum: Esasında kitabı ilk elime aldığımda acaba tamamen tarihlemi alakalı diye düşünmedim değil. Lakin yazarı Ahmet Ümit olunca içimden bir ses bu kitabı elinden bırakamayacaksın dedi. İçimdeki sese kulak verdim ve bir tanıdığımdan aldığım kitapların ilki olarak bu kitaba başlamış buldum kendimi.. Daha
Sultanı Öldürmek
Sultanı ÖldürmekAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201920,6bin okunma
Ben deliyim… Yorgun ve yalnızım kaldırımlara misafirim… Gecenin gözleri üzerimde. Denizin ortasında küçük bir adayım, yüzme bilmem… Yüreğimi bir yere bırakmışım, bıraktığım yerden çok uzaklardayım. Kapıları kapatmışım üstüme, sürgüleri beynime çekmişim. Hey sabreden derviş banada sabretmeyi öğretsene. Ben deliyim, ama çok şey bilirim. Renkler ve
Tanrı, varlığının gerektirdiği biçimde herkesi yaratmış, niteliğini, mahiyetini, iradesini, hayrını ve şerrini, iyilik ve kötülüğünü önceden belirleyip alnına yazmış olup insan dünyaya geldiğinde, ilahi dilemenin belirlediği şeyin dışına çıkamaz ve başka bir şey olamaz. Burada da insanı insandan önce var olan bir belirlenime feda etmektedirler.
Reklam
"Üniversiteli delikanli kolejli kıza bir voleybol maçında rastladı.Okul salonundaydı maç Tribünsüz,minik bir salon.. Seyircilerle, oyuncular arasında, sahanın çizgisi vardı sadece.. O kadar yakındılar..Delikanlı, bu tatlı, bu güzel, bu dünyalar şirini kızı ilk defa göruyordu takımda.. Hoşlandıgını, fena halde hoşlandıgını hissetti. Az sonra
İnsanlar görüp duyduklariyla bir insana önyargılı yaklasmak yerine o kişiyi yakından tanımaya çalışsalar keşke. HAYAL GÜNLÜĞÜ III. Murat Han bir gün telaşlı bir şekilde uyanır. Yüzünde düşünceli bir hava vardır. Vezîr-i Âzam Siyavuş Paşa, padişahın bu halini görünce dayanamayıp sorar: - Hayırdır
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.