Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kenyalı koşucu Abel Mutai bitiş çizgisine sadece birkaç metre uzaklıktaydı, ancak tabelaları karıştırdı ve yarışı bitirdiğini düşünerek durdu. İspanyol yarışçı Ivan Fernandez hemen arkasındaydı ve neler olduğunu anlayarak Kenyalıya koşmaya devam etmesi için bağırmaya başladı. Mutai İspanyolca bilmiyordu ve anlamadı. Neler olduğunu anlayan
Değerler nesilden nesile aktarılır.
2013 yılında, uluslararası bir maraton yarışı.. Kenyalı koşucu Abel Mutai bitiş çizgisine sadece birkaç metre uzaklıktaydı, ancak tabelaları karıştırdı ve yarışı bitirdiğini düşünerek durdu. İspanyol yarışçı Ivan Fernandez hemen arkasındaydı ve neler olduğunu anlayarak Kenyalıya koşmaya devam etmesi için bağırmaya başladı. Mutai İspanyolca bilmiyordu ve anlamadı. Neler olduğunu anlayan Fernandez, Mutai'yi zafere itti. Bir muhabir Ivan'a "Bunu neden yaptın?" Diye sordu. Ivan yanıtladı, "Benim hayalim, bir gün kendimizi ve başkalarını kazanmaya zorladığımız bir tür topluluk yaşamına sahip olabileceğimiz." Muhabir, "Peki Kenyalının kazanmasına neden izin verdin?" diye ısrar etti. Ivan, "Kazanmasına izin vermedim, zaten o kazanacaktı. Yarış onundu," dedi. Muhabir ısrar etti ve tekrar sordu, "Ama kazanabilirdin!" Ivan ona baktı ve yanıtladı: "Fakat benim zaferimin değeri ne olurdu? Bu madalyanın onuru ne olurdu? Annem bunun hakkında ne düşünürdü?" Değerler nesilden nesile aktarılır. Çocuklarımıza hangi değerleri öğretiyoruz ve başkalarına kazanmaları için ne kadar ilham veriyorsunuz? Çoğumuz, onları güçlendirmeye yardımcı olmak yerine, insanların zayıflıklarından yararlanıyoruz. (Alıntı, The Way)
Reklam
Kenyalı koşucu Abel Mutai bitiş çizgisine sadece birkaç metre uzaklıktaydı ancak tabelaları karıştırdı ve yarışı bitirdiğini düşünerek durdu. ispanyol yarışçı ivan fernandez hemen arkasındaydı ve neler olduğunu anlayarak kenyalıya koşmaya devam etmesi için bağırmaya başladı. mutai ispanyolca bilmiyordu ve anlamadı. neler olduğunu anlayan fernandez, mutaiyi zafere itti. muhabir ivana "bunu neden yaptın?" diye sordu, ivan yanıtladı: "benim hayalim, bir gün kendimizi ve başkalarını kazanmaya zorladığımız bir tür topluluk yaşamına sahip olabileceğimiz." muhabir, "peki kenyalının kazanmasına neden izin verdin?" diye ısrar etti. ivan, "kazanmasına izin vermedim, o kazanacaktı. yarış onundu" diye yanıtladı. muhabir ısrar etti ve tekrar sordu, "ama kazanabilirdin!" ivan ona baktı ve yanıtladı: "fakat benim zaferimin değeri ne olurdu? Bu madalyanın onuru ne olurdu? annem bunun hakkında ne düşünürdü?" *** değerler nesilden nesile aktarılır. çocuklarımıza hangi değerleri öğretiyoruz ve başkalarına kazanmaları için ne kadar ilham veriyoruz? çoğumuz, onları güçlendirmeye yardımcı olmak yerine, insanların zayıflıklarından yararlanıyoruz.
Geçenlerde bir paragraf okumuştum burada da paylaşmak gerekirse Diyorki ; Kendinize Ben neyi başarmak istiyorum nasıl mutlu olurum, ideallerimi nasıl gerçekleştiririm gibi sorular sorduğunuzda içiniz ümitsizlik ve hayal kırıklığımı kaplıyor? yoksa kendinizi ne yapacağından Emin başaracağına kesin inanmış, enerji dolu bir yarışçı gibi mi hissediyorsunuz? eğer başaracağınız hakkında hala şüpheniz var ve ideallerinizin gerçekleşmeyeceğinizi düşünüyorsanız kabiliyetlerinize zincir vuruyorsunuz demektir. Her şeye rağmen başaracağınıza inanıyorsanız hisleriniz, beyniniz ve bütün fizyolojiniz istediğiniz sonucu üretmek için size yardım edecektir.
Profesyonel yarışçı olan bir arkadaşım var, adı Nihat. Evi araba parçaları, model arabalar ve kazandığı kupalarla dolu. Hatta bir hayranı ona kendi yaptığı araba şeklinde bir şapka hediye etmiş. Onu takınca çok komik görünüyor.
Arkadaşım Yarışçı - Dünyayı Öğreniyorum
Arkadaşım Yarışçı - Dünyayı Öğreniyorum
Yeni-Eski Yaşam (biçimleri)
. “Bir yerde eski yaşam biçimi parçalanırken, başka bir tanesi tıpkı yeşillikler gibi meydana çıkıyordu...” (
Oblomov
Oblomov
; Sf.383) . 🤔 Ne Düşünüyorum? 🤔 İçimizdeki oluş-dağılış süreci de böyledir: Parça parça ya da daha bütünsel olarak dağılır, yeniden yeşilleniriz... Ölmeden (eski/miş olanı bırakmadan) yeniden doğmak söz konusu olmuyor, ölüm de tümden yok etmiyor insanı... Süreç her zaman kolay olmasa da... “Yaşamdan daha yakın, hep bizimledir ölüm” demiş
Charles Baudelaire
Charles Baudelaire
... Yaşam ve ölüm hep iç içe ve de peş peşe! Ayrılmaz iki ortak gibi! Ve de yarışçı... Ölümden korkmadığımız ve ona yaşamımızın hakkını vererek hazır olduğumuz müddetçe de aslında tek hakimiyet yaşamındır. Öyle; “ölüm” değil “hayat” diyoruz yaşadığımız şeye! Ölüm halleri bile yaşanan bir şeydir; tam ölüm diye bir şey var mıdır? 🤔 “Şu ölümlü dediğimiz dünyada, bütün ölümlere rağmen hayat yine hâkim, yine muzafferdir.” (
Ziya Osman Saba
Ziya Osman Saba
) .
Reklam
- Zürafa, çünkü boyu uzun olurdu, trafikte uzakları görebilirdi. - Maymun, çünkü çok hızlı ve pratik olur, yarışçı gibi giderdi. Kuş, kaza olsa bile uçarak çıkar giderdi. - - Balık, arabanın içi suyla dolu olduğu için takla atsa bile içinde yüzerdi. - Arslan, trafikte onu gören, direksiyonunu başka tarafa çevirir, yol verirdi. Hayal gücü, çocukluk döneminde özellikle gelişir ve oyun oynarken, hikaye anlatırken veya resim çizerken kendini gösterir. Yetişkinlerin alternatif senaryoları düşünebilme ve farklı perspektiflerden bakabilme yeteneğinin iyi olmasında, yeterince iyi okumalar ve iyi gözlemler etkili olur.
Enes

Enes

@enesbir
·
21 Ocak 19:27
Sıra dışı düşünme teknikleri
Birinci teknik, hayal gücü: Hayal gücü, zihnin yeni fikirler, görüntüler veya kavramlar oluşturabilme yeteneğidir. İnsanların iç dünyasında, gerçekten farklı olan veya henüz mevcut olmayan şeyleri canlandırabilme kabiliyeti vardır. Hayal gücü, sıra dışı düşünmenin temelini oluşturur. Sanat, edebiyat, bilim, teknoloji ve diğer birçok alanda ilerlemeyi teşvik eder. Hayal gücünü çalıştırdığınızda, meşgul olduğunuz o şey ile ilgili önceden görülmemiş kombinasyonları ortaya çıkarabilirsiniz. Farklı perspektifler konusunda çocuklar çok iyidir. Onlara "Araba kullanan bir hayvanı düşünün, hangi hayvan daha iyi kullanırdı ve neden?" diye sorduk. Aldığımız cevaplardan bazısı:
Güne bir anekdot bırakıyorum.
Bir video izledim, beynime deli sorular üşüştü. Soru: Bir insan, “azimli ama başarısız” olabilir mi? Yoksa azim göstermesi, “başarılı sayılması” için yeterli midir? Başarı bir işi tamamlamak mıdır yoksa birinci bitirmek midir? Başarı yorulsa da vazgeçmemek midir yoksa kıyaslama havuzundaki rakiplerinden açık ara üstün performans göstermek
Maviler ve Yeşiller
Ecenin anısına… Fatihin 1453 te şehri fethine kadarki adıyla Konstantinopolis te bir zamanlar günümüzdeki futbol şampiyonalarına ya da büyük spor aktivitelerine benzer muhteşem at yarışlarının yapıldığını biliyoruz. Yüzlerce yıl sarayın ve halkın en büyük eğlencesi olan bu yarışlara katılan takımlar aynı günümüzdeki Beşiktaş-Galatasaray ve
Öğretmenlerin Toplumdaki Yeri İnsanlık aleminin "en kutsal" mesleği hiç şüphesiz insanı eğitmekle görevli kişilerin mesleğidir. "Bir harf öğretene köle olacak" kadar değer veren medeniyetin yanı sıra dünyanın her yerinde insan yetiştirenler toplumda en saygın yere sahiptirler muallimler. Bu bağlamda "Bir bilen"
34 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.