Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gökyüzünün başka rengi de varmış! Geç farkettim taşın sert olduğunu. Su insanı boğar, ateş yakarmış! Her doğan günün bir dert olduğunu, İnsan bu yaşa gelince anlarmış.
448 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Huzurlu günleriniz olsun... Bugün sizlere; yazar @tamzinmerchant yazmış olduğu, @genctimas bünyesinde çıkan "Şapkacılar" kitabının yorumu ile geldim... Sihirler, ilginç eşyalar ve rengarenk şapkalarla süslüydü Cordelia'nın hayatı... Ailesi şapkaları, hiçbir yerde bulunmayacak malzemelerle bambaşka özelliklerle tasarlarken
Şapkacılar
ŞapkacılarTamzin Merchant · Timaş Yayınları · 202352 okunma
Reklam
35 yaş
Yaş otuz beş! yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün. Delikanlı çağımızdaki cevher, Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
Otuz Beş Yaş Şiiri
Yaş otuz beş! yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün. Delikanlı çağımızdaki cevher, Yalvarmak, yakarmak nafile bugün, Gözünün yaşına bakmadan gider. Şakaklarıma kar mı yağdı ne var? Benim mi Allahım bu çizgili yüz?
Gariban evlerinde babalar unutkan,anneler ise tok olur.. Her doğan günün dert olduğunu insan bu yaşa gelince anlarmış.
·
Puan vermedi
Yıl 1876 Sadullah bey ve eşi Adviye hanım kızları Nerime ve Nebiye, çalışanları Rezzan Kalfa ile istanbul /Emirgandaki konaklarında huzur içinde yaşarlar. Büyük kardeş Nebiye sadelik seven kitap okuyan maskülen tarzda bir genç kızdır. Küçük kardeş Nebiye ise tam tersi günümüz tabiri ile kokoş bir cimcimedir. Adeta evin maskotudur. İlginin onun enerjisi yüzünden, üzerinde olmasından dolayı daha çok sevdiklerini düşünen Nedime kendinden 14 yaş büyük ud hocasına aşık olup evden kaçar. Kötü bir evlilik yaşadığı için daha fazla dayanamaz ve elinden tuttuğu 8 yaşındaki oğlu ile geri döndüğünde ise kapıyı bir yabancı açar ve ailesinin yazlık eve taşındıklarını öğrenir,babası bütün mal varlığını kaybetmiş kendinin hasretiyle gözlerini hayata kapamıştır. Anne ve kız kardeşi kol kanat gererler. Böyle hüzünlü başlayan kitap zamanla Osmanlı'nın bitiş zamanına da dem vurarak Abdülhamit zamanı ve Osmanlı Rus savaşı zamanlarını da anlatırken konu yıllar geçip Atatürk ün samsuna çıkışına gelince tüylerim diken diken oldu. Ardından Halide Edip in konuşması ve Anadolu'daki hazırlıklarla devam ederken yazarın milliyetçiliği hem Osmanlı zamanındaki hayatı hemde sonra olanları anlatımıyla kalbimi öyle bir yerden yakaladı ki anlatamam. Kitapta en çok Selahattin beye ve küçük feriduna çok üzüldüğümü söylemeden geçemeyeceğim bunlar kim derseniz okuyup öğrenin derim. Hem zamana yolculuk,hem aile bağlarına atıf,hemde umudunu kaybetme bittiği yerden tekrar başla diyen bir eserdi.
Aynı Yıldızın Altında
Aynı Yıldızın AltındaOya Akçizmeci · Ayrıkotu Yayınları · 20245 okunma
Reklam
64 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Dünden beri aynı cümleyi kuruyorum. 50’den yaş mı olur? Dün yani 3 Mayıs’ta dolu dolu 50 yaşında oldum. Doğum günüm bir cuma gününe denk gelince de kendime bir şiir gecesi armağan ettim.Tesadüfen aldığım daha önce ismini duymadığım ve kitaplarından haberdar olmadığım bir şairimizi, Selahattin Yolgiden’i konuk ettim her cuma şiir gecesi rutinime.
Uyurken de Görebiliyorsun Geceyi
Uyurken de Görebiliyorsun GeceyiSelahattin Yolgiden · Kırmızı Kedi Yayınları · 202212 okunma
Sınıftaki Atsız: Öğrencileri, Atsız'ın iyi bir hoca olduğunu, derste açıkça propaganda yapmadığını söylüyorlar. 1950-51 ders yılında Haydarpaşa Lisesi'nde talebesi olan Altan Deliorman şöyle diyor: "Devrenin yarısından çoğunu ders vermekle geçirirdi. Anlatır, öğretirdi. Çok da iyi öğretirdi... Yazılı notlarını açıkça okurdu. Kimin
Hislere tercüman...
Yas tutmanın beş evresi var derler: inkar, öfke, pazarlik, falan filan.. Kağıtta çok şık durur, okuduğunda vay canına dersin, kim bulduysa bravo. Fakat başina gelince,söyledikleri gibi olmadığını anlarsın. Kitaplarda ne yazarsa yazsın, herkes kendi yasını kendi bildiği gibi yaşıyor. Benimkinin sadece iki evresi vardı: zift karası ve duman grisi... Zamanla karalar griye döndü.
Sayfa 276Kitabı okudu
40 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
6'dan 66'ya - Bir Ömre Sesleniş Dergisi/ ÖFKE
Neyi fark ettim biliyor musunuz? Günlük hayatın telaşında okumaya vakit ayırmaya çalışırken en çok ihmal ettiğim "dergiler" olmuş. Romanlara, şiir kitaplarına bir nebze tutunabilmişim de süreli yayınlardan eksik kalmışım. İnsan bir şeyin tadına varmayınca eksikliğini de duyumsamıyor, bunu kafamı kaldırıp birkaç sayı dergi okuyunca
6’dan 66’ya - Sayı 03 (Mart 2024)
6’dan 66’ya - Sayı 03 (Mart 2024)6'dan 66'ya Dergisi · 014 okunma
Reklam
“Belki de yaş ilerledikçe hayatın anlamı ve varlığım üzerine düşünmeye başlamış olmam bu sıkıntılı hali ortaya çıkardı . Dünyadaki birçok olay bana anlamsız gelmeye başlamıştı. Her şeyin içi boşaltılmış gibiydi. Orta yaşlara gelene kadar insan geçirdiği zamanının çokluğu ile övünür. Orta yaşlara gelince ise kaldığını zannettiği zamanın azlığı ile dövünüyor…”
Otuz Beş Yaş Şiiri
Gariban evlerinde babalar unutkan anneler ise tok olur.. Her doğan günün dert olduğunu, İnsan bu yaşa gelince anlarmış. Cahit sıtkı tarancı
Yaş otuz beş! yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün. Delikanlı çağımızdaki cevher, Yalvarmak, yakarmak nafile bugün, Gözünün yaşına bakmadan gider. Şakaklarıma kar mı yağdı ne var? Benim mi Allahım bu çizgili yüz? Ya gözler altındaki mor halkalar? Neden böyle düşman görünürsünüz, Yıllar yılı dost bildiğim aynalar? Zamanla nasıl
Otuz Beş Yaş Şiiri
Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün. Delikanlı çağımızdaki cevher, Yalvarmak, yakarmak nafile bugün, Sözünün yaşına bakmadan gider. Şakaklarıma kar mı yağdı ne var? Benim mi Allahım bu çizgili yüz? Ya gözler altındaki mor halkalar? Neden böyle düşman görünürsünüz, Yıllar yılı dost bildiğim aynalar? Zamanla nasıl
Yurtdışından vs. çokça gayrimüslim yabancı arkadaşım olduğu için kamuoyu yaratmak adına arada ingilizce Filistin paylaşımları yapıyorum. Bu videoyu da ilgi çekici olduğu için paylaşmıştım geçenlerde. Biri hayrına Türkçe'ye çevirmiş Twitter'da. Hemen buraya da linki atayım ilgili Türkler de
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.