Yaban hayvanlarının yaşam mücadelesini konu alan bir belgesel izlediğimi düşünürken bi anda seyri değişti resmen eserin..Vahşi doğanın dehşetinden sıyrılıp şefkatin güzelliğine, sevginin iyileştirici gücüne şahit oluyoruz. Acımasızlığın, zulmün, orantısız gücün, vahşetin, nefretin, öfkenin gölgesinde yetişen kurt benzerini hiç hissetmediği duygularla tanışacak; eseri okurken içimizde çırpınan boşluklar bir bir dolacak; sadakat, şefkat, empati, sevgi, merhamet, iyilik..
Adeta bir kurt üzerinden insana güzelleme yapıldığını göreceksiniz. iç güdüsel davranışları, deneyimle öğrendikleri, itaat etmesi, sevginin iyileştirmesi, şefkatin değiştirmesi..aslında bir kurdun değil insanlığın öyküsüdür eser. Şiddetle tavsiye ediyorum, ve tekrarlıyorum olur da ilk sayfalardaki belgesele yeni düşerseniz bekleyin vahşet ve şefkat arasındaki ayrıma az kalmış. Bu arada Bay Scott sen iyi ki varsın!
