-Hiçbir sevinmem tam değil; hep köşe başında şeytanlar bekleşiyor sanki. Her an hevesim kursağımda kalacak gibi.
-Üst üste çok şey yaşadın Adnan, dedi Arif. Normal böyle hissetmen. Her şey geçici ama sen de biliyorsun. Baştan başlarsın, yeniden iş kurarsın, yeniden bir ailen olur. Her şey bir zaman meselesi. Biz sahip olduğumuz şeyleri hiç kaybetmezmiş gibi yaşıyoruz. Arada bir şeyler yitip gidebilir. Hiçbir şey yitmese belki biz yitip gideriz. Oyunun parçası. Önemli olan, o anı nasıl kotardığın. Ne yapalım bunu da yaşamak varmış demek lazım.
Dön babam dön. Temmuzun sarı sıcağı cayır cayır yakarken Güneşin gö-zünde,[1] düğenin üzerinde dön babam dön.
Büyükler harman kenarında bir asma gölgesinde uzanıp günün yorgunlu-ğunu atarken, düğeni sürmek için adımız söylenince hiç itiraz etmeden düğenin üstüne çıkar gönülsüz gönülsüz düğenin üzerinde dönmeye başlardık.
Biz taşra çocuklarına