“Gökleri ve yeri yaratan ( Allah) onlar gibisini yaratmaya( ahirette diriltmeye) kadir değil midir? Elbette ( kâdirdir). O ( her şeyi) yaratan ve bilendir. Bir şeyi dilediği zaman O’ nun buyruğu sadece “ ol” demektir. O da hemen oluverir. O halde her şeyin mülkü ve hükümranlığı kendi( kudret) elinde bulunan ( Allah’) ın şânı çok yücedir. Siz ancak ona döndürüleceksiniz.”
Yasin Süresi.81-82-83. Ayet
"Biz onu öğüt alsınlar diye senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık."
- Duhan Suresi, 58. Ayet
"And olsun ki biz Kuran'ı düşünmek için kolaylaştırdık. Düşünüp ibret alan yok mudur?"
- Kamer Suresi, 17. Ayet
"Öyle bir kitaptır ki, bilen bir kavim için ayetleri uzun uzun açıklanmış, Arapça bir Kuran'dır."
- Fussilet Suresi, 3. Ayet
"Biz ona şiir öğretmedik, bu ona yakışmaz da. O sadece bir öğüt ve apaçık bir Kuran'dır. Ki, diri olanları uyarsın ve inkâr edenlere de azap sözü hakk olsun."
- Yasin Suresi, 69-70
"Biz Kuran'dan müminlere rahmet ve şifa olan şeyler indiriyoruz. Ama Kuran zalimlere -art niyetlilere- ziyanlarını arttırmaktan başka katkıda bulunmaz."
- İsra Suresi, 82. Ayet
Sumerlilere göre Tanrılar şehirleri ve bütün kültür varlıklarını meydana getirip insanlara vermişlerdir. Aynı düşünceyi Kur'an'da da buluyoruz. Allah'ın insanlara elbiseler yaptığı (A'râf Suresi, ayet 26), dağlara barınaklar, sıcaktan koruyacak elbiseler, savaştan koruyacak zırhlar (Nahl Suresi, ayet 81) ve gemileri (Yasin Suresi, ayet 82) yaptığı yazılıyor. Sumer'de Tanrılar "ol" deyince o şey olur. Yasin Suresi, ayet 82'de "Allahın yaratmak istediğine 'ol' demesi yeterlidir" denmektedir.
اِنَّـمَٓا اَمْرُهُٓ اِذَٓا اَرَادَ شَيْـٔاً اَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ
Bir şeyi dilediği zaman onun emri o şeye ancak "Ol!" demektir. O da hemen oluverir.
Onun işi bir şeyi yaratmak istediği vakit ol demektir. O şey hemen oluverir. Yasin suresi 82 ayet .
Sümer'de de Tanrılar ol der ve her şey oluverir her üç dinde de Tanrıların var edici güçleri yanında yok edecek güçleri de var.