Balzac, ağlamaktan gözleri şişmiş bir haldeyken arkadaşı yanına gelir.
“Niye bu kadar hüzünlüsün?” diye sorar.
Balzac: Yazdığım son romanın kahramanı bugün ölecek, içim acıyor.
Arkadaşı: Kitap senin kitabın, öldürmezsin olur biter.
Balzac: Ben romam yazarım, kader yazamam.
Doğan Cüceloğlu “annen yok, kimsen yok” gerçeğiyle yüzleşmesini anlatırken karşımda ağlayan 10 yaşında bir çocuk gördüm ben.
Bir adam teyzesinden 2.tabak patates kızartması isteyemediğinde annesinin öldüğünü “anladığını” anlatıyordu. Kocaman adam değil küçük bir çocuktu ekranda ağlayan.
O çocuklar yine var; “anneler günü” deyince, altmış
mayıs ayının ikinci pazarı
Doğan Cüceloğlu “annen yok, kimsen yok” gerçeğiyle yüzleşmesini anlatırken karşımda ağlayan 10 yaşında bir çocuk gördüm ben.
Bir adam teyzesinden 2.tabak patates kızartması isteyemediğinde annesinin öldüğünü “anladığını” anlatıyordu. Kocaman adam değil küçük bir çocuktu ekranda ağlayan.
O çocuklar yine var; “anneler günü” deyince, altmış yaşında
Bekleme kapımın eşiğinde
Bakma yaşlı gözlerinle
Yazamam sana şiir
Anlatamam seni
Karalanmış kağıtlarıma
Git bir şey demeden
Ne olursun
Bakma bana
Yazamam sana şiir
Kırıldı kalemim
Dağıldı yüreğim
Yazamam sana bir şiir
Git ne olursun
Yakma beni
Dayanmıyor aciz bedenim
Yaklaşıyor ecelim
Görüyorum
Hissediyorum
Ölümün soğuk nefesini
Ne olur git sevgili
Bekleme boşuna
Kapımda
Yazamam ben sana
Sarı papatyalı bir şiir
@mehmetbk17
Senin bu bedbin halini görmek... İşte mesele burada. Artık tek mısra yazamam, bir satır uyku uyuyamam. Yerin dibine batsın hepsi. Ne bok yemeğe sana iki yıl daha önce rastlayamadım. Ben ki 29 yaşındayım. Ama binlerce yıldır seni arıyor, hasretini çekiyorum.
Sayfa 17 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bana bakın, ben öyle tatlı matlı yazı yazamam.
Kırarım bu kalemi. Dileyen okur, dilemeyen okumaz.
