4.252 okunma, 84 beğeni - Gaston Leroux kitapları, eserleri, Gaston Leroux kimdir, öz geçmişi, Gaston Leroux nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, Gaston Leroux sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.
Hakkında
Gaston Leroux okul yıllarında Aleandre Dumas ile itor Hugo'nun yapıtlarından esinlenen romanlar yazarak geçiriyordu. Leroux sırf babasını memnun etmek için Hukuk alanında eğitim aldı ve Hukuk alanında çalıştı. Babasının ölümünden sonra, mesleğini bırakarak birkaç gazetede muhabirlik yapmaya ve dünyayı gezmeye başladı. Bu sıralarda birkaç romanını tefrika halinde yayınlamaya başladı. Operadaki Hayalet (1910) isimli yapıtını Palais Garnier Opera Binası'na duyduğu ilgi ile yazmıştır ve bu yapıtın konusunun gerçek esrarengiz bir olay olduğunu söylemiştir. Operadaki Hayalet'in daha sonra Andrew Lloyd Webber tarafından müzikali yapıldı ve birçok kez sinemaya uyarlandı ayrıca polisiyede başlangıçlardan biri sayılan Sarı Odanın Esrarı gibi romanların yazarıdır. Sarı Odanın Esrarı'yla birlikte polisiye romanlarda kilitli oda cinayeti tarzı başlar, yani, içeri girilmesi veya çıkılması imkansız olan bir odada cinayet işlenmesinin ve en sonunda dedektif veya zeki bir amatör tarafından katilin yakalanmasının hikayesi. Ayrıca mesleği gereği bazı suçluların idamını izleyip bunları çalıştığı gazetede yayınlamak zorunda bırakılmış, bu idamları izlemek onu etkilemiştir. Romanlarında da bu etkinin yazıya geçirilmiş hali görülebilir.
Arkadaşlar herkese merhaba. Kendime göre uzun bir okuma listesi oluşturdum. Daha önce okuyan varsa ya da fikri olan kitaplar ile ilgili buyurun sohbet edelim. Buradaki dostların da kitapları var. Her ay kendime belirli bir miktar bütçe ayırdım almak için. Fikirlerinizi bekliyorum.
1)
''uygulama içi mesajlarda kelime ile arama yapılamadığından mesajlarda kitap pdfsi ararken daha fazla zaman kaybı yaşamamak, pdflere kolay ulaşmak için yazdığım iletidir.'' deyip pdf kitap linkleri paylaşmıştım zamanında şu şekil;
#222282026
bu iletiyi de yukarıda dediğim aynı düşünce ile
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
Herkese Merhabalar,
Uzun uzun zamandır merak ettiğim ve listemde olan Operadaki Hayalet kitabını bu sene okumak nasip oldu. Hani bittiğinde ne umdum ama ne buldum oldu benim için. Ben daha destansı bir aşk hikayesi beklerken yavan tatsız bir metinle karşılaştım. Tamam kitap güzel ve rahat okunuyor, dili sade ama o kadar...
Öncelikle kitapta hiç
Operadaki Hayalet - Gaston Leroux
Operadaki Hayaleti duymayan herhalde yoktur. Benim ismini bildiğim ama konusu hakkında bilgimin olmadığı bir kitaptı. ithaki yayınlarının kapağı da hoşuma gidince okumak istedim.
Eserimiz, Fransız edebiyatının en önemli gotik eserlerinden. Korku denilen bazı yerler dışında pekte korku olmayan bir tür bence. Dili bana aşırı ağır geldi açıkçası. Okurken baya zorlandım ama sonlara doğru alışınca birazda heyecanlanınca aktı gitti.
Operadaki Hayalet uzun zamandır okumak istediğim ve konusunu çok merak ettiğim bir kitaptı. Kitap bölüm bölüm yazılmış ve her bir bölümde hikayenin farklı bir kısmı ele alınıyor. Öncelikle kitap için genel olarak şöyle bir fikrimi izah etmem gerekirse; asıl hikayeyi çok beğendim, müthiş bir trajedi bence ama yazarın anlatımını hiç beğenmedim. Gereksiz uzatmaları beni hikayeden zaman zaman kopardı, sıkılmama sebep oldu. Açıkçası kitabı bitirdiğimde keşke bu hikayeyi Shakespeare yazsaydı demeden geçemedim. Yazarın gerçek olduğunu ileri sürdüğü bu olayların her bir kısmının çok ilginç, heyecan verici, merak uyandırıcı ve hüzünlü olduğunu düşünürken; bir yandan da yazarın, zaten karışık olan olay örgüsüne kattığı ağırlık ile hikayeyi sıkıcı hale getirdiğini düşünüyorum. Bu arada kitabı bitirdikten sonra Paris Opera Binasını görmek, gezmek çok istedim. Loca beşe gidip, içinde bulunan kolona elimle vurmak ve içinden gerçekten de o boş, tok sesin gelip gelmeyeceğini duymak çok istedim. Bir gün denemek umuduyla..iyi okumalar dilerim...
Kitap ile The Phantom Of The Opera - Prague Cello Quartet dinlemenizi tavsiye ederim.