Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kurtuluş Kayalı

Kurtuluş KayalıTürk Düşünce Dünyasında Yol İzleri yazarı
Yazar
Editör
7.4/10
26 Kişi
133
Okunma
20
Beğeni
3.421
Görüntülenme

Kurtuluş Kayalı Gönderileri

Kurtuluş Kayalı kitaplarını, Kurtuluş Kayalı sözleri ve alıntılarını, Kurtuluş Kayalı yazarlarını, Kurtuluş Kayalı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nurullah Ataç da 1940'lı yıllarda sonraki döne­minden bir nebze farklı düşünmekte, tercüme konusun­ da çevirmenlerin önemli ölçüde yaratıcı olmaları gereğini işaret edip, tercümenin bir kavramı mekanik olarak aktar­mak yerine bir başka kültürde yeni baştan düşünmek de­ mek olduğunu belirtmektedir. Sabahattin Eyuboğlu ve Nu­rullah Ataç'ı biraz da o dönemin, kurucuları oldukları in­san dergisinin yönelimleri çerçevesinde değerlendirmek ge­rekmektedir. Tüm bunlardan öte bizzat Hasan Al i Yücel'in kendisi sorunu anlatıldığı şekilde kavramakta ve Doğu kla­ siklerinin çevirisi konusunda ısrarlı olmaktadır. Milli Eği­ tim Bakanlığı'ndan ayrıldıktan sonra da Ankara Üniversite­ si ilahiyat Fakültesi'nde görev yapmakta olan Prof. Anne­ marie Schimmel'den onun üzerine çalışma yaptığı Muham-med lkbal'in Cdvidndme'sini Türkçeye çevirmesini istemiş­tir Bunların dışında çeviri konusundaki yaklaşımı yuka­rıda anlatılagen anlayışlardan farklı değildir.
Sayfa 88 - İletişim yayınları 2018Kitabı okuyor
Emre Kongar'm Türkiye'de yazma serüvenine başlama­sı tam da l 960'lı yılların sonlarına rastlamaktadır. Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdikten sonra bir yıl kadar Ameri­ka Birleşik Devletleri'nde bulunmasını müteakip Hacette­ pe Üniversitesi'ne Sosyal Çalışma Yüksek Okulu'nu kur­ mak üzere müdür olarak atanmıştır. Başlamasını takip eden günlerde de Türkiye' de başat olan eğilim çerçevesinde gün­cel düşünsel hayat içinde bir yer edinmiştir. Genellikle de Türkiye'deki temel düşünsel doğrultuyla uyumlu olmuş­tur. Kitaplarım çıkarmay a başladığı dönem de 12 Mart dar­ besinin hemen sonrasına rastlamaktadır. Yazdıklarının an­ lamlandırması açısından bu durumun özel bir önemi var­ dır. Öğretim üyesi ve aydın olarak temel vasıflarından biri fazla yazması ve yazdığı dönemdeki düşünsel ortama uyum sağlama endişesidir. 1970'li yıllarda Türkiye'de entelektüel iktidar bir anlamda Marksistlerdedir. Bunun yanında Cum­ huriyet Halk Partisi'nde somutlaşan sosyal demokrasi de ik­ tidara yakın bir yerde durmaktadır.
Sayfa 74 - İletişim yayınları 2018Kitabı okuyor
Reklam
Bülent Ecevit'in demokratik solu diğer siyasal eğilimler­ den bağımsızlaştırma denemesi ve sağ partilerin tabanına hapsolmuş demokratik sol oylan alt yapı devrimi anlayışıy­la demokratik sola yöneltme eylemi 1980 öncesinde başarılı olmuştur. Böylesi bir anlayışın yaşadığımız dönemde de ba­ şarılı olmasını engelleyecek bir durum yok gibi görünmek­tedir. Özellikle 1980 sonrasında yaygın bir biçimde eleştir­ menin ötesinde Bülent Ecevit'in düşüncelerini anlama gere­ği duyulmamaktadır. Bülent Ecevit'in DSP'de somutlaşan si­ yasal doğrultusu ortanın solu döneminden önemli izler taşımaktadır.
Sayfa 42 - İletişim yayınları 2018Kitabı okuyor
“Mânâ”ya verdiği önem hayat felsefesini belirledi... Halkın kaderiyle buluşmanın bir başka ifadesi, toplumun gerçeklerinin peşinden gitmekti...
Sayfa 178 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
" Çünkü o da Türk edebiyatında toplumsal gerçekçi çizginin temsilcilerindendir... "
Sayfa 170 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
"Namuslu bir aydının ferasetini bugün daha iyi anlıyoruz... Temel sorunları, esaslı meseleleri, en önemlisi geçmişe aidiyetle geleceği kendi irademizle kurma haysiyetini yeniden kazanma çabasının ne kadar önemli olduğunu şimdi bizzat tecrübe ediyoruz..."
Sayfa 165 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
Reklam
"Devlet, güç sahiplerine karşı güçsüzün tek gücüydü... Batıya karşı güçsüzlerin tek savunma mevzisiydi... Çürümeye karşı insanımızın tek sigortasıydı..."
Sayfa 163 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
"Doğuculuk, toplumculuktu, paylaşmaktı, vicdandı, merhametti. Doğunun geriliği göreceydi... Eksiklikleri, yanlışları, arızaları sömürgeciliğin ürünüydü... Bin yıldır haysiyetini inatla savunma çabasının tahrip ettiği insan yapısı, özünde sağlamdı... Bozulma, Batıya bedel ödemekle başlamıştı... "
Sayfa 163 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
" Tahir milletin ruh köküne, Anadolu’ya, köye, kasabaya iniyordu ve gerçek insanları bulup gerçek dilleriyle konuşturuyordu... Tahir, bütün sahteliklere meydan okuyor, her tür yalana ayna tutuyordu... Doğuluyduk biz, yüzyıllardır örseleniyor, aşağılanıyor, değişmeye zorlanıyorduk... Her bir yanımız yaralıydı... "
Sayfa 161 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
"Bir vicdanın sesiydi bu... Melanetlere meydan okuyan bir sayha idi... Yalanları silip süpüren bir fırtına. Kemal, her namuslu aydının yol arkadaşıydı, yol arkadaşı ve zaman zaman kılavuzu... Hataları, hepimizin hataları..."
Sayfa 160 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
Reklam
‘Eğer bir roman köy kahvesinde okunmuyorsa, kıymeti harbiyesi yoktur...’
Sayfa 152 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
"Batının Doğu ile ilişkilerinde siyaseti değişse bile temel tavrı ve kimliği aynıdır... Batı kimliğinden ve uygarlığından söz etmemize izin veren olay Doğu zenginliklerine ticaret ve soygun yoluyla el koyma çabasıdır..."
Sayfa 89 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
"Kemal Tahir’in Türkiye’den yana bir sosyalizmi, yerliliği savunması sömürüsüz bir dünya özlemi ile birliktedir... Türkiye’de Batıdan aktarma (tercüme) bir sosyalizm anlayışının sözcülüğü yerine, dünyada Türkiye’nin sözcülüğünü tercih etmiştir... Yerliliği, Türk sosyalizmini savunması bu anlamdadır..."
Sayfa 78 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
"Sosyalizm sonuçta soygun ve sömürünün olmadığı bir dünya özlemi, insanlığın bütün birikimlerini kapsayan ileri bir uygarlık projesidir..."
Sayfa 78 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
"Edebiyat, insanları, insanlarda güzellik/estetik duyguları uyandıracak biçimde bilinçlendirmelidir..."
Sayfa 30 - İthaki Yayınları 5 Kasım 2010Kitabı okudu
178 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.