Maya Banks, erotik romantizm, romantik gerilim, çağdaş romantizm ve İskoç tarihi aşk romanlarının Amerikalı en çok satan yazarıdır. Banks elliden fazla roman yazmıştır.
No Place to Run adlı öyküsü, Aralık 2010'da The New York Times'ın En Çok Satanlar listesine girerken, diğer birçok öyküsü de USA Today'in En Çok Satan Kitapları listesinde yer aldı.
Eylül 2012'de Berkley Books yayınevi, Banks'in erotik aşk romanlarından oluşan bir üçlemenin yayımlanmak üzere satın alındığını duyurdu. Üçlemesi, üç milyarderin yer aldığı Elli Ton üçlemesine benzer olarak tanımlandı. Banks, 2013'te verdiği bir röportajda, genellikle birinci tekil şahıs ağzından yazılmış kitapları okumaktan kaçındığı için Grinin Elli Tonu'nu okumadığını belirtti.
2013 yılında Banks, "psişik unsurlar" içeren çağdaş romantizm türünde üç kitaplık bir anlaşma için Avon Books ile anlaştı.
Kocası ve üç çocuğuyla birlikte Teksas'ta yaşıyor. Yazarken mutlak sessizliği tercih ediyor. Yazmaya yaklaşımı hakkında Banks, "Yazmaya okumaya nasıl yaklaşırsam öyle yaklaşıyorum, çünkü açgözlü bir okuyucuyum ve bu yüzden okumayı sevdiğim şeyi yazıyorum" diyor.
Kaynak: en.wikipedia.org/wiki/Maya_Banks
Tarihi aşk kitaplarını hep bi sevmişimdir ama İskoç kitaplarını daha çok seviyorum saf aşklarını, klanları için giriştikleri mücadeleleri ve tabii entrikalarını
.
Bu kez Mairin ve Ewan 'ın aşkı bulma yolundaki çabalarını okurken, amansız savaşlardan sağ çıkmaya çalışacağız. Ahh bahtsız Mairin, kitabın başından sonuna kadar yaralanmanın her çeşidini yaşadı Nasıl sağ çıkmayı başardı ben hala şaşkınım. Tarihin içinde gezintiye çıkacağınız bu güzel kitap, türü sevenlere tavsiyemdir der hepinize şimdiden keyifli okumalar dilerim Kitapla Kalın
Bethany genel olarak günlük işlerde çalışan ve madde bağımlılığı bulunan genç bir kız.
Jace ile yolları ise garsonluk yaptığı bir davette gerçekleşiyor. Jace Bethany'i ilk gördüğü anda ona karşı daha önce hissetmediği duygular hissediyor. Jace genelde Ash ile beraber kadınlara takıldığı için bu durum karışık bir hal alıyor.
Daha sonra Jace, Bethany ile ilgili öğrendiği gerçeklerden sonra Bethany'i arayıp buluyor ve her şey böyle başlıyor.
İlk kitaptan pek bir farkı yoktu genel olarak cinsellik üzerine kurulu ve okurken sizi yormayan çok fazla karakterin olmadığı bir kitap. Aslında seri fantastikleri okumaktan sıkıldığınız zaman okuyacabileceğiniz bir iki günde bitebilen kitaplardan. Her ne kadar düşük puan versemde şu günlerde kafamın bir miktar da olsa dağılmasına yardımcı olan bir kitap oldu.
Keyifli okumalar.... Kitapla kalın...
Tamamen günümüz kafasıyla yazılmış bir tarihi aşk kitabıydı. Ne karakterlerin davranışları ne de yaşanan olaylar dönemin şartlarına uygundu. Ayrıca kitabın işlenişi çok basitti. O kadar kaçma/kaçırılma olayı oldu ama hiçbiri doğru dürüst anlatılmadı bile.
Karakterler desem, ikisi de kitabın başında anlatılandan fersah fersah uzaktı. Ewan için sert bir İskoç savaşçısı falan dediler ama değildi yani, uzaktan yakından alakası yoktu hatta. Ayrıca Mairin hakkındaki "Mairin çok cesur, Mairin tam bir korkak; Mairin sandığımdan daha zeki, Mairin gerçek bir aptal" temalı düşünceleri de çelişkiler yumağı gibiydi. Başarılı gözlem yapmak deyince de sen be Ewan!
Keza Mairin de ilk sayfalardaki kendine güvenen hâline inat çoğu zaman şaşkın ve alık davranışlar sergileyen; kendimi kanıtlayacağım diye en olmayacak işleri yapıp sürekli kendisini saf bir konuma düşüren manasız bir karakterdi.
İkilinin ilişkisine ise değinmek bile istemiyorum. Duygularının hiç samimi gelmemesi bir yana, o ilk gecelerinde yaşananlar neydi öyle ya? Gerçekten inanılmaz can sıkıcı bir sahneydi.