Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Muhammed Nur Doğan

Muhammed Nur DoğanFatih Divanı ve Şerhi yazarı
Yazar
Çevirmen
8.4/10
21 Kişi
153
Okunma
8
Beğeni
6,3bin
Görüntülenme

Muhammed Nur Doğan Sözleri ve Alıntıları

Muhammed Nur Doğan sözleri ve alıntılarını, Muhammed Nur Doğan kitap alıntılarını, Muhammed Nur Doğan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dal
Çün ecel sulh itdürür âhir nizâ'ı kaldurur Pes nedür dünyâ içün bu kurı gavgâdan murâd - Avnî (Fatih Sultan Mehmet) (Mademki ecel, sonunda herkesi birbiri ile barıştırır, çekişmeyi sona erdirir; O hâlde dünya için bu kuru kavgaya sebep ne?)
Mehtâbda meh meh içre mehtâb Mey şîşede şîşe mehde gark-âb.. -Şeyh Galib - Hüsn-ü Aşk - 1667. beyit (Şarap kadehin içinde, kadeh ise şarabın içerisinde gark olmuş Mehtaplı bir gecedeki dolunay gibi..)
Reklam
"Âşık olanın cihanda yegâne arzusu, aşk derdine tutulmaktır. Zaten bu dünya evine gelmekten murat da, sadece, sevgilinin vuslatına ermektir."
"Ben gizli bir hazine idim, bilinmemi sevdim..."
'Işk nakdi bir hazinedür aña yokdur zevâl Mâlik olan 'Avnîyâ bir gence gencûr istemez [Ey Avnî! Aşk akçası, (aslında) tükenmeyen bir hazinedir. (Ona) sahip olan kişi (artık) hiçbir (gerçek) hazinenin bekçisi olmak istemez.]
3
Hâsılı çün mezra'-ı dünyânun oldı gam bana Yıllar ile ağladı hâlüm görüp Âdem bana Şem' çün gördi gözüm yaşın derûnum ateşin Bezm-i gamda akıdur gözyaşını her dem bana - Avnî (Ben dünya tarlasında gamdan başka bir ürün elde edemediğim için bütün insanlar benim bu halimi görerek yıllar yılı ağlayıp durdu. Mum, gözümdeki yaşı ve içimdeki ateşi gördüğü için, gam meclisinde gözyaşlarını durmadan benim için akıtmaktadır.)
Ama ne yazık ki bu devirde artık yoldaş ve arkadaş kalmamıştır.
Reklam
Fanilik yolunu seçen akıl sahibi kişi, şöhrete gözünü dikmez; çünkü uzlet köşesinde oturmanın güzelliğini idrak eden kişi dillere düşmeyi asla istemez.
'Mademki ecel, sonunda herkesi birbiri ile barıştırır, çekişmeyi sona erdirir; o halde dünya için bu kuru kavgaya sebep ne?''
Gül-i dünyâda yoktur bûy-i rahat Hemân Avnî irişür derd-i serler (Ey Avnî! Dünya dediğin şu gülün kokusunda (hiç) rahatlık ve huzur yoktur. (Onu bir nefesçik koklayanlara) hemencecik baş ağrıları yetişiverir.)
Bilmezem bu hilkat-i âlemde mı insaf yok Olmadum mı yoksa ben hâlâ sezâ-yı merhamet ( Acaba, bu âlemin yaratılışında mı insaf yok; yoksa ben mi henüz merhamete layık olamadım, bilemiyorum!)
Reklam
Dolaşdum zülf-i yâra iltemedüm başa sevdasın Hemân yüz karalığı hasıl oldu rüzgârumdan
Sayfa 192Kitabı okudu
Zehr-i firâk dili haste eyledi Vaslun şerâbına yine ümmîd-vârdur (Gönlüm ayrılığın zehri ile hastalandı ama yine de vuslat ilacından ümidini kesmedi.)
Tîr-i hecre sîne dutmakdan budur maksadumuz Yoluna baş oynamağa cânı bî-bâk eylerüz
Sayfa 99
'Aşk içinde kimi yâr edem kime halim diyem Düşman oldular seninçün dostum âlem bana
İlk Beyit
Yüzün meh-i 'îd ü ser-i zülfün şeb-i Esrâ Gamzen yed-i Musa leb-i lâ'lün dem-i 'Îsâ ( -Ey sevgili- Senin yüzün bayram hilâli, saçların ise İsra gecesidir... Edalı bakışın Hz Musa'nın mucizevi eli; lâl dudakların ise Hz. İsa'nın (hayat veren) kutlu nefesidir.)
82 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.