Tutsaklık sadece somut değildir, tutsaklık insanın ruhunda dolaşan soyut bir düşman gibidir de ,farketmeden zihnine yerleşmiştir ,ve yerleşmesi kolay olsa da ondan kurtulması epey zordur ; irade terbiyesi ve insanın kendini bilmesini gerektirir.Bunlarda yazıldığı kadar kolay yapılabilen şeyler değildir bir ömre sığmazlar bazen.Bir kadının evliliği içindeki tutsaklığı tabi 1960 öncesi dönemde kadın evliyse değer kazanmıştır,evliyse saygı duyulur ,kadın bir anlam ifade etmez tek başına,evlilik ona anlam katar o dönemde .Bu durumu kabullenemeyen ve bir türlü mutluluğu ve amacını bulamayan ressam bir karakter üzerinden oluşturulmuş iç içe , bağlantılı bir olay örgüsü hakim kitaba.Okurken kitap içindeki olay geçişlerini çok beğendim ,yazarı tebrik ederim.Bu geçişlerle olayları birbirine bağlayabilmesi kaleminin ne kadar güçlü olduğunun göstergelerindendir.Bu tutsaklık içerisinde halkın o dönemde ki siyasi tutsaklık içinde hapsolduğu ve çaresiz bir şekilde ihtilâli beklediklerini,Kerkük'ümüzde ki iran tutsaklığının yıllar geçtikçe kanıyor olması bu üç tutsaklık iç içe geçirilmiş bir şekilde aktarılmıştır.