En Eski Mehmed Şevket Eygi Sözleri ve Alıntıları
En Eski Mehmed Şevket Eygi sözleri ve alıntılarını, en eski Mehmed Şevket Eygi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bireyler olarak insanlar bile kendi geçmişlerini anlatırken az-çok değişiklikler yapmak; şık düşmeyecek unsurları ayıklayıp yaşandıkları dönemde fazla pırıltılı olmasa dahi övülmeye değer hususları öne çıkarmak eğilimindeler. Dolayısıyla içinde yaşadığımız ve ulusların açık yarışı halinde geçen bu dönemde devletlerin farklı bir tavır içinde bulunmasına şaşırmamak lazım.
Yakın tarihte kaybettiğimiz tarihçi Jean Paul Roux haklı galiba.Şöyle demişti Orta Asya adlı kitabında :"Tarihe bu kadar şaşırmamız ,onu yeterince incelemeyişimizdendir."
Sayfa 35Kitabı okudu
Vakanüvis nasihat_İber Ortaylı
Vakanüvis kendini tarihi olaylardan örnek göstererek nasihat vermeye alıştırmıştır. Haçova meydan muharebesinde (1596) bozguna uğratmak üzere olan orduya terk etmeye hazırlanan 3. Mehmedi Have Saadettin " Yerinde dur,ecdadın dahi bu duruma çok uğraşı,ama yerlerinde durdular"diye ikna etmişti.Savaş talihinin bu yüzden Osmanlılara dönüp galip gelindiği bilinir.
Sayfa 58Kitabı okudu
Vakanüvis(tarih yazıcısı) _İlber Ortaylı
Ortaçağ doğu toplumunda da #nasihatname denen edebi tür daima tarihi kendisine malzeme olarak seçer.
Sayfa 59Kitabı okudu
Resmi tarih ve tarihin resmi_Avni Özgürel
... İnönü," Nutuk tarihi değil siyasi bir belgedir"...
Sayfa 82Kitabı okudu
"Tarih icad edilebilen " birşeydir!..
Sayfa 83Kitabı okudu
Fatih ve Mimar İpsilanti
Rıvayet olunur ki. Fatıh Sultan Mehmed,adını taşıyan caminin inşaatında kullanılacak mermer sütunları kestiren Rum mimarlardan İpsilanti Efendi'ye kızıp elini kestirir. Bunun üzerine İpsilanti Efendi ,ilk İstanbul Kadısı San Hızır Çelebiye başvurur. Haksızlığa uğradığını belirtip hakkını padişahtan alınmasını ister. Kadı Padişahı çağırtır.................................beyim davacıyla yüzleşeceksin....ayağa kalk !..Padişah kalkar . Kendisini savunmasını istenince hata ettiğini belirtir. Kadı Efendi "Kısasa Kısas" hükmü verir. Hüküm gereği Padişahında eli kesilecektir. Dınleyenler dehşetten ve hayretten dona kalmışlardır. Padişah boyun bükmüş,hükme rıza göstermiştir. Durum okadar alışılmışın dışındadır ki, İpsilanti Efendinin eli ayağı titremeye başlamıştır.Aklı başına gelir gibi olunca da ,dehşete düşer,davasından vaz geçtiğini belirtir. Kadı Efendi "kısas" hükmünü "diyet"e dönüştürür.........Mahkeme sona erip herkes dışarı çıktıktan sonra ,Padişah, kadıya döner "bak a Hızır Çelebi, bu padişahtır deyu şerife mugayir hüküm verseydin, şu kılıçla başını keserdim " .... "Sizde padişahlığınıza mağruren hükmü tanımasaydınız, billahi bu topuzla başınızı ezerdim" ......sözde hukukçulara veyl !...
Sayfa 116Kitabı okudu
Mahkemeden Kovulan Padişah : Yıldırım Beyazıt
1300 yıllarda Başkent Bursa''dayız.Osmanlı tahtında genç padişah Yıldırım Beyazıt var....Emir Sultan. Yüksek mahkeme başkanı...osırada padisahın mahkemeye gelip şahitlik yapması gerekiyor.fakat Emir Sultan şu gerekçeyle Yıldırım Beyazıt'ın şahitliğini reddediyor:" Namazlarını cemaatle kılmadığın söylendiğinden(aksini ispatlayana kadar)şahitliğini kabul etmiyorum." Bunu karşılık olarak padişah Yıldırım Beyazıt,sarayının bahçesine bir cami yaptırmış(bugünkü Yıldırım Beyazıt Cami)ve beş vakit namazının bu camide cemaatle kılmaya başlamıştır !..
Sayfa 128Kitabı okudu
Yukarıdaki satırları okuyunca , '' Nasıl yani? Erzurum kongresi kararları diye ilk okuldan beri okuya okuya neredeyse ezberledigimiz maddeler bile Nutuk'ta değiştirilerek aktarılmışsa biz neye inanacağız veya inanıyoruz?'' diye hayretle sormuştum kendi kendime.
Sayfa 38 - Profil yayıncılıkKitabı okudu
Sahih bir imandan sonra, «dosdoğru kılınan bir namaz>>, Müslüman'ın, yaratıcısı olan Yüce Allah'a karşı en başta gelen ameli vazifesidir.
«Tesviyetül-'imad>> risalesinin ana mevzuu namazı güzelce eda etmek ve Şeriat'a uymak olduğundan, zamanımızda yaşayan ve çobansız kalan bir sürü gibi perişan vaziyete düşen Mü'minlerin bunu okumasından büyük fayda hasıl olacağını düşündüm. Küçük bir hizmet yapabilmek maksadıyle bu Osmanlıca eseri sadeleştirip, din kardeşlerime takdime niyet ettim.
Ey hakkı arayan kişi Yediğin tek bir lokmadaki sayısız nimet, lütuf ve İhsanları düşün .. Ve sonra tefekkür et ki, bunca fiil ve hallerimizde nice sırlar ve incelikler var. Her biri bize bir ni'mettir onların. o halde agah ol, gafletten şiddetle kaçın
Hakikate gelince: O, maksada, gayeye vasıl olmaktır ve ilahi tecellinin nurlarını müşahede etmektir
...çok yüksek sesle ve şarkıya benzer şekilde kıraatten şiddetle çekinir, rüku ve secdeleri güzelce yapar, rükudan doğrulduğunda ve iki secde arasında en az sübhanallah diyecek kadar durur ... Secdede ellerini iyi ce yere değdirmesi, iki ayaklarının da ikisini birden parmaklarını öne doğru kıvırmak suretiyle yere değdirmesi lazımdır. Parmakların altından bir kısım yere değmezse secde ve dolayısiyle namaz olmaz. Secdede, ayakların üst kısmını yere yapıştırmak çok hatalıdır; namaz fasid olur. Mutlaka, parmaklar öne doğru kıvrık şekilde yere değdirilecektir .. .
Sayfa 17