Kitap, özellikle İsmet İnönü döneminde zarar verilen camiler ağırlıklı olmak üzere cami, türbe ve medreselerden bahsediyor.
Doğrusu beni şok içinde bıraktı. Camiler sadece kapatılmakla yada yıkılmakla kalmıyor; bazı camiler saz evi, pavyon, ahır, tahıl ambarı, kışla, düğün salonu, meyhane, CHP ocağı olarak kullanılıyor.
Kitap 4 bölümden oluşuyor:
1. Bölüm: Halktan gelen ve içeriğinde, bu zarar verilmiş camiler hakkında bilgiler ve İslam'a dair çok üzücü anılar bulunduran mektuplardan oluşuyor. Bu kısım baya akıcıydı merakla okudum.
2. ve 3. Bölüm: Eminönü, Fatih ilçeleri ve başka yerlerde katledilen camilerin uzun bir listesine veriyor bazılarını ufak açıklamalar ve fotoğraflarla destekliyor.
4. Bölüm: Câmilerin nasıl katledildiğine dair dönemin gazetelerinde yayınlanmış haber yazısı ve manşetlere yer veriyor.
Kitabın dilinden bahsedecek olursam, 2. ve 3. bölüm direk liste şeklinde olduğu için biraz sıkılmış olsam da diğer kısımları sıkılmadan okudum. Dili akıcıydı bence. Özellikle mektuplardan oluşan kısımda, bu durumu bizzat yaşayan insanların ağzından ne hissettiklerini okumak beni çok etkiledi ve merakla, hiç hiç sıkılmadan okudum oraları.
Önerir miyim sorusuna gelecek olursam, kesinlikle ve kesinlikle öneririm. Gerçekten İslam'a kendini adamak ve onu korumak isteyen herkes okumalı. Okumalı ki bir müslümanın en mahrem, en özel mekânı olan camilere geçmişte nasıl umarsızca zarar verildiğini görüp ders çıkarsın. İslam'ı kimden nasıl koruyacağına dair bir fikre sahip olsun.
